Zayıf Hadislerle Amel Etmek Caiz midir

SoruCevap

Yeni Üye
Katılım
17 Ocak 2024
Mesajlar
350.999
Çözümler
1
Tepkime puanı
17
Puan
308
Yaş
36
Zayıf Hadislerle Amel Etmek Caiz midir

Soru: Zayıf hadislerle amel etmek caiz midir?

Cevap:

Hadis kitaplarında yer alan hadislere “sahihlik, “zayıflık vasfı, anlamlarının Kur’an’a uygunluğuna gore değil; rivayet zincirlerinin sahih olup olmamasına gore verilmiştir Kendisine “sahih vasfı verilen hadis, onu kitabına alan alime ve senedine gore sahihken aynı hadis bir başka alime gore sahih olmayabilir Bu yuzden temel olcut daima Kur’an olmak durumundadır Yani bir hadis senet itibariyle sahih olsa ama anlamı Kur’an’a acıkca aykırı olsa onunla amel edilmez Bunun gibi senedi zayıf gorulen ama anlamı Kur’an’a uygun hadislerle amel edilebilir Fakat hadis kitaplarında zayıf hadislerle amel meselesi anlatılırken bu konu uzerinde pek durulmaz Kitaplarda anlatılan, Kur’an’da yer almayan bazı faziletli amelleribadetler konusunda gelen zayıf hadislerle amel edilip edilmeyeceğidir Bu konuda Subhi esSalih’in soyledikleri gercekten kayda değerdir Okumanızı tavsiye ederiz:

“Fezaili a’mal (faziletleri ameller) mevzuunda zayıf hadisle amel etmek caizdir sozunu herkes soyler durur Bu sozle, rivayetinde musamahalı davrandıkları, kendilerince sahih olmayan butun hadisleri bu gruba katarlar ve boylece sabit ve malum bir esasa dayanmadan bircok prensipleri dine ilave ederler Aradan asırlar gecmesine rağmen bu soz, Ahmed b Hanbel, Abdurrahman b Mehdi ve Abdullah b Mubarek gibi uc buyuk Hadis imamının soylediği buna benzer bir sozun aksi sadasıdan başka bir şey değildir Bu uc buyuk imamın sozu şudur: “Helal ve haram mevzuunda bir şey rivayet ettiğimizde pek sıkı, fezail ve benzeri mevzularda bir şey rivayet ettiğimizde de musamahakar davranırdık

Bu imamların sozleri tam olarak anlaşılmamıştır Nasıl ki bizim nazarımızda sahih’in mukabili zayıfsa, onların pek sıkı davranmak sozunden kastettikleri de, boyle karşılığı olan bir şey değildir Helal ve harama dair bir şey rivayet ettiklerinde daha temkinli davranarak ancak hadisin en yuksek derecesinde bulunanlarla ihticac ediyorlardı ki, bu da kendi zamanlarında ittifakla “sahih diye adlandırılan derecedir Helal ve haram ile ilgisi olmayan, fezaile dair bir şey rivayet ettiklerinde pek sıkı davranmak ve sadece sahihleri rivayet etmek zaruretini duymuyorlar, aksine mertebece sahihten aşağıda bulunup, kendi asırlarında henuz yerleşmemiş bir tabir olan Hasen’i de kabule taraftardırlar Her ne kadar hasen, kendilerinden sonra zayıf adı verilen hadislerden mertebece daha ustun goruluyorsa da, mutekaddiminin ıstılahında zayıf hadisin bir nev’i olarak kabul ediliyordu Halk bu imamların fezail babında musamahalı davranmaları sozuyle, sahih derecesine varmayan hasen hadisleri rivayete elverişli bulmaları şeklinde anlasalar bile, “Fezaili a’malde zayıf hadisle amel etmek caizdir sozunu pek doğru bulmuyorlardı

Şu noktada hic şuphe yoktur ki, din nazarında zayıf rivayetler ne şer’i bir hukum, ne de ahlaki bir fazilet icin kaynak olur; zira zan, gercekten hicbir şey ifade etmez Fezail de ahkam gibi dinin esas prensiplerindendir Binaenaleyh bu prensipleri curuk bir temel uzerine, paramparca olacağı bir ucurum kenarına bina etmek doğru olamaz

Musamahakar davrananların, fezaili a’mal mevzuunda zayıf hadis rivayet edebilmek icin one surdukleri şartlar ne kadar cok ve musait olursa olsun, anlattığımız sebebe binaen bunu kabul etmiyoruz

Bilindiği uzere bu şartlar uc tanedir:

1 Rivayet edilen hadis pek zayıf olmayacak

2 Kitap veya sahih sunnetle sabit olan bir asla dayanacak

3 Kendinden daha kuvvetli bir delile muhalif olmayacak

Zayıf hadis rivayetini – bu şartlara rağmen – kabul etmiyoruz

Gerek şer’i ahkam ve gerekse fezail babında, elimizde, başkasına luzum bırakmayacak kadar cok sahih ve hasen hadis vardır Biz bu şartların cokluğuna rağmen zayıf hadislerin sabit olduğuna bir turlu inanamıyoruz Boyle olsaydı ona hic zayıf der miydik? Hasılı, zayıf hadisler hakkında şuphe etmekten kendimizi alamıyoruz Zaten dinde, yakini olmayan şeylerin hicbir değeri yoktur (Subhi esSalih, Hadis İlimleri ve Hadis Istılahları, Tercume: M Yaşar Kandemir, 4 Bs, Ankara, 1986, s: 177180)
 
Geri
Üst