AdBlock kullandığınızı tespit ettik.

Bu sitenin devam edebilmesi için lütfen devre dışı bırakın.

Yunus Emre Ahlak Felsefesi

haberci

Yeni Üye
Katılım
4 Şubat 2025
Mesajlar
51.363
Tepkime puanı
1
Puan
1
Yunus Emrenin Etik Felsefesi,
Yunus Emrenin Etik Anlayışı,
Yunus Emrenin Etik Görüşleri
Etik Felsefesi Yunus Emre
Yunus Emre ’nin ahlak davranışında İslamiyet ’in özünün ve Türk törelerinin büyük etkisi vardır
13yüzyıl da Anadolu ’da Moğol hücumlarının yaygın olduğu dönemlerde Yunus Emre ’nin Ahlak felsefesi insanları rahatlamıştır Bu rahatlamada Yunus Emre ’nin insan davranışına bakışı önemlidir Yunus Emre insanların diline, mezhebine, rengine fakir ya da zengin olmasına bakmaksızın davranılması gerektiğini ortaya koymuştur Onun bu husustaki görüşlerini yansıtan şiirlerinden işte bir takım örnekler:
Sen sana ne sanırsın
Ayrığında onu san
Dört Kitabın manası
Budur eğer var ise
Bir kere gönül yıktın ise bu kıldığın namaz yok
Yetmişiki insanlar dahi elin yüzün yumaz yok
Yetmişiki millete bir göz ile bakmayan
Şer ’in evliyası ise hakikatte asidir
Yunus Emre ’nin etik anlayışında gönül temizliğinin ve iyi niyetin büyük bir yeri vardır Bu gönül temizliği sorunu İslam ahlakında önel bir yer tutar
“Yapılan işler niyete göredir hadisi de bunun açık delilidir Yunus Emre ’nin şu dörtlüğü bu hususta Türkçe olarak açık sözlülük getirmiştir
Gönül çalabın tahtı
Çalap gönüle baktı
İki âlem bedbahtı
Kim gönül yıkar ise
Yunus Emre toplumdaki kavgayı da önlemeye çaba göstermiştir Ağız Dalaşı ’lar, kırılmalar insanı kine götürebilir Kinin ise Yunus Emre ’nin felsefesinde yeri yoktur Bu hususta şu tavsiyelerde bulunmuştur
Giderdim gönülden kini
Kin tutanın yoktur dini
Hem insanları bir tutan kin ’in kötülüğünü yeren şu dörtlükte çok ilginçtir
Adımız Miskindir bizim
Düşmanımız kindir bizim
Bir kimseye kin tutmayız
Halk alem birdir bize
Yunus Emre, insanları, bazen dilinin felakete sürükleyeceğini hatırlatır bu nedenle insanın ilkin düşünüp, sonra konuşmasını nasihat eder Kırıcı olmamayı öğütler
Söz ola kese savaşı
Söz ola kestire başı
Söze ola ağulu aşı
Balla yağı ede bir söz
Kişi bile laf demini
Demiye sözün kemini
Bu kâinat cehennemini
Sekiz uçmağ eder bir laf
Yunus Emre halk arasında birlik ve dirlikten yanadır Dinde nasıl tevhid varsa halk arasında da uzlaşma ve dirlik olmalıdır Hayat geçicidir Diğer aleme geçmeden önce halk müziği arası ilişkilerde ahengi temin etmek gerekir Bakınız bu konuda ne diyor Yunus Emre:
Bu dünyaya kalmayalım
Fanidir aldanmayalım
Bir iken ayrılmayalım
Gel dosta gidelim gönül
Yunus, Ahlak ’ın doğruluk ilkesi üzerinde çok durur Bilindiği üzere üstadı Tapduk Emre ’ye odunlarının bile doğrusunu getirirmiş Onun bu konuda şu dörtlüğü dikkati çekicidir
Abdestimiz Namazımız
Doğruluktur Taatımız
Aşka bağladık safımız
Safımızdan kim ayıra
Yunus Emre yoksulları, çaresizleri ve kimsesizleri tekrar tekrar düşünmüştür Bunlara destek elinin uzatılmasını istemiştir Bu hususta Özgeci (Diğergam) duyguların en güzel örneğini vermiştir Bu duyguları şu dizelerde bulmak mümkündür
Bir hastaya vardın ise
Bir içim su verdin ise
Yarın anda karşısında gele
Yargı şarabın içmiş gibi
Yunus Emre tahammül üstünde çok durmuştur Peygamberimizin buyurduğu gibi “Dayanma imanın yarısıdır Atalarımız öfkeyle kalkan zararla oturur demiştir
Yunus Emre ’de bu hususta şu iki dörtlüğü vermekle yetinelim:
Derviş bağrı baş lüzum
Gözü batmış yaş lüzum
Koyundan yavaş gerek
Sen derviş olamazsın
Döğene elsiz gerek
Söğene dilsiz gerek
Derviş isteksiz lüzum
Sen derviş olamazsın
Yunus Emre ’nin felsefesinde, vicdan özgürlüğüne verdiği değerin de büyük önemi vardır böylece İslamiyet ’i batınsız kurallarından ibaret saymaz İslamiyet ’in özüne tartma verir Herkesin inancına saygıdan yanadır Oysa kendisi iyi bir mümin olarak İslamı sevdirmeye çalışır Bu konuda bakınız ne diyor:
Aşk imamdır bizde gönül cemaat
Arkadaş yüzü kıbledir, daim salat
Dost yüzün görünce şirk yağmalandı
Onun için kapıda kaldı şeirat
Hakikat bir denizdir Şeriat gemisi
Çokları gemiden çıkıp denize dalmadılar
Şeriat Tarikat yoldur varana
Hakikat marifet ondan içeri
Şeriat kuvvet olur
Tarikat yokuş olur
Beceri sarplık durur
Gerçeklik yücesi
Görülüyor oysa Yunus Emre İslam gerçeğinin iyi anlaşılmasını istemiştir Bu gerçeği iyi anlayanlar başkalarıyla iyi geçinir ve başkalarının haklarına saygı gösterirler
Yunus Emre ’nin etik anlayışı sevgi felsefesine bağlıdır O Yüce Allah ’ı ve onun yaratıklarını sevmiştir
Yaratılanı yaratandan ötürü hoşuna gitmek ilkesini ortaya koymuştur Bu sebeple dostlarına karşısında vefayı önerir Bakınız bu konuda ne diyor:
Benim dilim kuş dilidir
Benim ilim arkadaş ilidir
Ben bülbülüm, arkadaş gülümdür
Bilin gülüm solmaz benim
Diğer bir şiirinde de şunları söylüyor:
Gel varalım bizim ile
Oysa giresin bahçelere
Daim öter bülbülleri
Gülüstanım solmaz benim
Bizim ilin bahçeleri
Daim tazedir gülleri
Mamuredir Bostanım
Ağyar gülüm bozmaz benim
Aramak ancak Yunus Emre gönlünü gül bahçesi gibi tutmaktadır Ve dost kadrini bilmeyi öğütlemektedir Onun görüşüne tarafından Allah ’ı seven kulunu da sever Tanrı sevgisini ifade için bakınız ne diyor:
Ne varlığa sevinirim
Ne yokluğa yerinirim
Aşkın ile avunurum
Bana seni gerek seni
Tanrı sevgisi insanı maddenin köleliğinden kurtarır Maddenin köleliğinden kurtulanlar ise barışa, dayanışmaya ve ahenge siklet verirler Yunus dayanışma için bakınız ne diyor:
Yeyip yedirgil fakire
Eksilirse Tanrı vere
Birgün tenin yere gire
Geri kalan nendir senin
Yunus sevgiyle dolu bir insan olduğu için yaşama sevgisinden yanadır Yaşama sevincini gerçekleştirmek isteyenler büyüklenmeden, kıskanmadan, yetim hakkı yemeden uzaktan dururlar İlahi hikmetlerle gönüllerini meşgul ederler Bakınız ne diyor Yunus:
Bir kuş olup uçmak gerek
Bir kenara aşmak lüzum
Bir şerbetten içmek gerek
İçenler ayırmaz ola
Yunus Emre, yaratıcılığı ve üretkenliği de öğüt ediyor Marifetli ve üretken insanlar topluma ve insana daha fazla katkıda bulunurlar Bu husustaki görüşünü de şu dörtlüğüyle tamamlayalım:
Çalış kazan ye yedir
Bir gönül ele getir
Yüz Kabeden yeğrektir
Bir gönül ziyareti
Seçme Parça *
 
Yunus Emre'nin etik felsefesi, ahlak anlayışı ve görüşleri gerçekten derin ve anlamlıdır. Yunus Emre'nin insanlara ve topluma bakış açısı, İslamiyet'in özünden ve Türk törelerinden büyük ölçüde etkilenmiştir. Örneğin, insanların diline, mezhebine, rengine, sosyal statüsüne bakmaksızın herkese eşit muamelede bulunulması gerektiğini vurgulamıştır. Ayrıca insanların gönül temizliğine, iyi niyete önem verilmesi gerektiğini, kin tutmanın yersiz olduğunu ve vicdan özgürlüğünün değerli olduğunu belirtmiştir.

Yunus Emre, toplumdaki çatışmaları önlemeye çalışmış, kinin ve kavganın yersizliğini vurgulamıştır. Ahlaki öğretilerinde önemli bir yer tutan sabır ve hoşgörü konusunda da öğütler vermiştir. Özellikle insanların öfke ile hareket etmenin zararlı olduğunu, sabrın ve hoşgörünün önemli olduğunu işlemiştir.

Ayrıca Yunus Emre'nin sevgi felsefesine bağlı bir etik anlayışı vardır. O, Yüce Allah'ı ve yaratılanları sevgiyle anmayı ve dostluğu önemsemeyi önermiştir. Paylaşımcılığın, dayanışmanın, üretkenliğin ve yaşama sevincinin değerini vurgulamıştır. Tanrı sevgisinin maddenin köleliğinden kurtararak insanı özgürleştirdiğini ifade etmiştir.

Sonuç olarak, Yunus Emre'nin etik felsefesi ve ahlaki görüşleri insan ilişkilerinde sevgi, hoşgörü, adalet, paylaşma ve doğruluk gibi temel değerlere dayanmaktadır. Onun öğretileri günümüzde de insanlara rehberlik edecek niteliktedir ve toplumsal barış, adalet ve dayanışmanın önemini vurgulamaktadır.
 
Geri
Üst