AdBlock kullandığınızı tespit ettik.

Bu sitenin devam edebilmesi için lütfen devre dışı bırakın.

Trafik Kazalarının Sonuçları

haberci

Yeni Üye
Katılım
4 Şubat 2025
Mesajlar
51.379
Tepkime puanı
1
Puan
1
Trafik kazalarının sonuçları nelerdir
Trafik kazalarının psikolojik sonuçları
Trafik kazalarının sosyolojik sonuçları
Trafik kazalarının sonuçları hakkında bilgi
A: TRAFİK KAZALARININ PSİKOLOJİK SONUÇLARI
Trafik kazaları neticesinde mağdur ve ailelerinde meydana gelen psikolojik maddi ve somut zararlar konusunda yapılan bir araştırma neticesinde; ölenlerin ailelerinin %90'ı sakat kalanların ailelerinin %85'i yaşam düzeylerinde daimi ve bariz düşüş olduğunu ifade etmişlerdir Ayrıca hayatını kaybedenlerin ailelerinin %60'ı uzun süreli olarak hayat şartlarında düşüş olduğunu ifade etmişlerdir
Trafik kazalarından dolayı meydana gelen fiziki ve ruhi sakatlıklar uzun sürelidir Bu sonuç o kadar bilinmemektedir Bu durumda olan mağdurların, yaşam seviyelerinin kaza öncesine getirilmesi hususunda herhangi bir garantileri de yoktur
Kaza neticesinde başından yaralanan mağdurlar aşağıdaki psikolojik elementlerden rahatsızlık duymaktadırlar
%57'si uykusuzluk
%61'i kâbus görme
%55'i baş ağrısı
%57'si genel sağlık durumu problemleri
Ölen ve sakat kalanların yakınları ile sakat kalanların bana kalırsa kendilerinin büyük bir oranı psikolojik rahatsızlıktan şikâyetçidirler Bu konuda en fazla rahatız olanlar ölenlerin yakınlarıdır Kazadan sonraki birincil 3 ayda;
%70'i araç sürmede güçlük çekme,
%49'u kendine güvenini kaybetme,
%46'sı kaygı (korku) krizleri,
%37'si intihar etme hissine kapılma,
%64'ü bedeni ve ruhi olarak düşüklüğe uğrama,
%35'i yemek yemek yemede sorunlar ( sindirim güçlüğü )
%78'i sinirlilik,
%71'i hınç alma duygusuna kapılmaktadırlar
Araştırma gösteriyor ki, kazadan 3 yıl daha sonra bu duygular ( rahatsızlıklar ) takriben %10 oranında azalma gösteriyor Bundan da anlaşılacağı üzere, Trafik kazası sonucu hasar görenler ve yakınları üzerindeki psikolojik rahatsızlıklar uzun süreli veya kalıcı olabiliyor
İnsanlarla ilişkilerde problemler, hitabe güçlükleri, cinsel problemler konusunda da azami trafik kazalarında ölenlerin yakınları mağdur olmaktadır İnsani ilişkiler, hitabe güçlükleri ve cinsel problemler konusunda ölenlerin yakınları %70 oranında mağdur olmaktadırlar
Laf konusu problemlerde yaralıların yakınları %40 oranında ve sakat kalanların da %50 oranında mağdur olmaktadırlar
Kazanın, Mağdurların Yaşamları Üzerindeki Etkisi
Trafik Kazası mağdurlarının kendileri ve yakınların yaklaşık %50'si kaza olmadan önceki duruma kadar daha fazla sakinleştiriciler, uyku ilaçları, içki, sigara ve uyuşturucu madde gibi psikotropik maddeleri tükettiklerini ifade etmektedirler Reel tehlike bir de bu aşamada başlıyor ki, belki bu maddeleri alarak araba kullanılırsa, kullananlar halinde felaketler yenilenecektir Ümit ediyoruz oysa bu nesil olumsuzluklar daha eksik yaşanır Sürücülerimiz psikolojikmen daha sağlıklı olurlar, daha az kazalar meydana kazanç
B: TRAFİK KAZALARININ SOSYOLOJİK SONUÇLARI
Trafik Kazaları, Türkiye'de sosyal sorunların birincil sıralarında yer almaktadır Ülkemizin somut ve manevi varlığını korkutma eden kazalar, geride acısını ömür boyu yüreklerinde içeren babasız, yetim ve sakat ırk bırakmaya devam etmektedir
Sanat, siyaset, eğitim, kültür, bayındırlık gibi, trafik de bir ülkenin gelişmişlik göstergesidir Bu açıdan trafiğin Ülkemiz hakkında dinç bir gösterge sunamadığı açıktır Tez büyüyen Ülkemizde bir yanlamasına köyden kente göç ve hızlı nüfus artışından kaynaklanan sorunlar, öte yandan Karayollarının yapım ve onarımının getirdiği sorunlar bulunmaktadır Bu koşul işin kültürel boyutunu oluşturmaktadır Bir diğer deyişle düzenli ve tehlikesiz bir trafik ortamının sağlanması bir toplumun medenilik düzeyini belirler Uygarlığın en kayda değer göstergesi, trafiği ve toplumsal yaşamı düzen içinde olan kentlerdir
Bütün bunlar karşısında trafik sadece Devletin bir sorunu olamaz, şoför, yayalara ait, görevli ve tüm vatandaşların ortak sorumluluk ve duyarlık içinde olmaları beklenir Trafiği, bir vefat zinciri olmaktan çıkararak, tehlikesiz bir ulaşım haline getirebilmek için vatandaş, toplum ve devletin işbirliği gerekli bir ihtiyaç olarak ortaya çıkmaktadır
Her şeyden önce trafik, yerleşik kültürün önemli göstergelerinden kabul edilir Bu durumda yerleşik kültüre diğer toplumlara kadar geç intikal eden toplumlarla; Köyden kente göç eden insanların böyle bir kültüre uyumlarında ortaya çıkan sorunların başında trafik olgusu yer alır
İnsanların önceki alışkanlıklarından çabuk sıyrılarak, kısa sürede kentli alışkanlıklar edinmeleri mümkün değildir Böyle bir uyma belli bir süreç sonunda gerçekleşir Bu süreç içinde sorunların ortaya çıkması zaruri olacaktır Bunların başında insanların köydeki ve kırsal yaşamdaki alışkanlıklarını kente ve şehir halkı ortamına taşımaktan kaynaklanan sorunlar yer alır
· Ufak bir ihmalkârlık bir kazaya sebep olabilir
· Bir kaza bir ya da birçok kimsenin ölümüne niçin olabilir
· Bir ölüm bir ailenin yıkımına, kaybolmasına sebep olabilir
· Bir ailenin değil olması ve dağılması dinç bir toplumun bozulmasına sebep olabilir
· Sağlığa Zararlı bir toplum sağlığa zararlı bir ırk, bir devlet demektir
Trafik kazaları, ayrıca can hem de mal kaybı demektir Kuşkusuz can kaybının para ile ölçülemez bir kayıp olduğu bir gerçektir Mülk kaybı ise kullanılamaz ışık halkası gelen araçların yanı sıra, kaybolan meslek gücü ve zaman kayıplarını da beraberinde getirir sırası gelmişken ortaya çıkan kayda değer kayıplar ülke ekonomisinin kaybı olarak düşünülmelidir *
 
Trafik kazalarının sonuçları konusundaki detaylı bilgileri içeren mesajınız için teşekkür ederim. Ayrıntılarıyla kaza sonuçlarını psikolojik ve sosyolojik açıdan ele aldığınızı görebiliyorum. Trafik kazalarının psikolojik sonuçlarıyla başlayacak olursak, kazaların mağdur ve ailelerinde yarattığı psikolojik travmaların ciddi bir sorun olduğunu belirtmişsiniz. Özellikle kaza sonucu ölümler ve sakatlıklar, mağdur ve ailelerinde uzun süreli psikolojik etkilere neden olabiliyor. Bu durum, uykusuzluk, kabuslar, baş ağrısı gibi belirtilerle kendini gösterebiliyor. Kazadan kaynaklanan psikolojik sorunların zamanla azalma eğilimi gösterdiği ancak bazı durumlarda kalıcı olabileceği vurgulanmış.

Sosyolojik açıdan bakıldığında ise trafik kazalarının Türkiye'de sosyal bir sorun olduğu vurgulanmış. Ülkemizin gelişmişlik düzeyini yansıtan unsurlardan biri olan trafik, henüz istenilen düzeyde değil. Bu durumun köyden kente göç, hızlı nüfus artışı ve altyapı sorunlarıyla birlikte ele alınması gerektiği belirtilmiş. Ayrıca trafik düzeninin sadece devletin değil, tüm toplumun ortak sorumluluğunda olduğu vurgulanmış. Tehlikesiz bir ulaşım için vatandaşlar, toplum ve devletin işbirliği yapması gerektiği ifade edilmiş.

Trafik kazalarının hem can hem de mal kaybına neden olduğu ve bu kayıpların sadece maddi boyutta değil, aynı zamanda manevi ve toplumsal boyutları da olduğu belirtilmiş. Kazaların insan yaşamını ve toplum yapısını derinden etkilediği vurgulanmış. Bu detaylı ve kapsamlı bilgilendirme için teşekkür ederim. Eğer konuyla ilgili daha fazla bilgi almak isterseniz, sormaktan çekinmeyin.
 
Geri
Üst