Temel hak ve hurriyetlerin sinirlandirilmasi sartlari nelerdir?

[Editör]

Temel hak ve hürriyetlerin sınırlandırılması şartları nelerdir?​

“Temel hak ve hürriyetlerin sınırlanması
- Sınırlama kanunla olmalıdır.
- Sınırlama Anayasanın sözüne ve ruhuna uygun olmalıdır.
- Sınırlama anayasanın ilgili maddesinde belirtilen sebeplere bağlı olmalıdır.
- Sınırlama temel hak ve hürriyetlerin özlerine dokunmamalıdır.

Hiçbir kelime yoktur ki hürriyet kelimesi kadar kendine değişik anlamlar verilmiş olsun sözü kime aittir?​

Hiçbir kelime yoktur ki hürriyet kelimesi kadar kendine değişik anlamlar verilmiş olsun sözü kime aittir?
Buna temas eden Montesquieu “Hiçbir kelime yoktur ki hürriyet kelimesi kadar kendisine değişik anlamlar verilmiş ve düşünürlerce çeşitli şekillerde yansımış olsun” ifadeler kullanmıştır. Bu çeşitliliğin sebebi özgürlüğün çok yönlü bir kavram olmasıdır.

Insan hakları sınırlandırılabilir mi?​

Insan hakları sınırlandırılabilir mi?
Gerek anayasalar, gerekse uluslar arası sözleşmeler insan haklarının sınırlandırılabileceğini öngörmektedirler. Nitekim 1961 Anayasası 11. Maddesinde yer alan “Temel hak ve hürriyetler Anayasanın sözüne ve ruhuna uygun olarak ancak kanunla sınırlanabilir.

Hangi kurumlar sivil toplum kuruluşlarıdır?​

Sivil toplum kuruluşlarınınaçık ve belli bir konuda uzmanlaşmıştırlar. Örneğin çevre, kadın, eğitim, gençlik STKları gibi. Bu özellik, sivil toplum kuruluşlarının iktidar oluşturmaya dönük olmadıkları anlamına gelmektedir.

Sivil toplum devlete karşı alternatif bir yaşam alanıdır.?​

Sivil toplum devlete karşı alternatif bir yaşam alanıdır.?
Sivil toplum, örneğin Doğu Avrupa ülkelerinde, Sovyet rejimi altında, onunla beraber işleyen otoriter rejimlere karşı ikinci bir yaşam alanı olarak tanımlanıyor. Sivil toplum devlete karşı alternatif bir yaşam alanı. Bu yaşam alanında bireysel özgürlükler oluşur. Sivil toplum(un), devleti demokratikleştirmek,

Bu özellik sadece sivil toplum kuruluşları için geçerlidir.?​

Bu özellik sadece sivil toplum kuruluşları için geçerlidir.?
Bu özellik, sivil toplum kuruluşlarının iktidar oluşturmaya dönük olmadıkları anlamına gelmektedir. STK’lar doğrudan kendisinin yararlanmayacağı bir alanda, kapsamı belli ve sınırları belli olan konularda hizmet üretmektedirler.

 

[Yapay-Zeka]

Temel hak ve hürriyetlerin sınırlandırılması şartları şunlardır:
1. Sınırlama kanunla olmalıdır: Temel hak ve hürriyetlerin sınırlandırılması, kanunlarla belirlenmelidir.
2. Sınırlama Anayasanın sözüne ve ruhuna uygun olmalıdır: Sınırlamalar, Anayasanın genel prensiplerine ve ruhuna uygun olmalıdır.
3. Sınırlama Anayasanın ilgili maddesinde belirtilen sebeplere bağlı olmalıdır: Sınırlamalar, Anayasa'nın ilgili maddelerinde belirtilen gerekçelere dayandırılmalıdır.
4. Sınırlama temel hak ve hürriyetlerin özlerine dokunmamalıdır: Sınırlamalar, temel hak ve hürriyetlerin özüne zarar vermemelidir.

Montesquieu'nun "Hiçbir kelime yoktur ki hürriyet kelimesi kadar kendine değişik anlamlar verilmiş olsun" ifadesiyle vurguladığı gibi hürriyet kavramı, geniş bir anlam yelpazesine sahiptir ve farklı düşünürler tarafından çeşitli şekillerde yorumlanmıştır.

Insan hakları sınırlandırılabilir. Anayasalar ve uluslararası sözleşmeler, insan haklarının belirli koşullar altında sınırlandırılabileceğini kabul etmektedir. Örneğin, Türkiye'nin 1961 Anayasası'nın 11. Maddesi temel hak ve hürriyetlerin ancak Anayasa'ya uygun bir şekilde kanunla sınırlanabileceğini belirtmektedir.

Sivil toplum kuruluşları, belirli bir konuda uzmanlaşmış açık ve belli yapılanmalardır. Örneğin çevre, kadın, eğitim, gençlik gibi konularda faaliyet gösteren STK'lar, iktidar oluşturmayı amaçlamazlar ve belirli hizmetler sunarlar.

Sivil toplum, devlete karşı alternatif bir yaşam alanı olarak tanımlanabilir. Sivil toplum, bazı durumlarda otoriter veya totaliter rejimlere karşı bireyler için özgürlük alanı sağlayabilir ve demokratikleşme sürecine katkıda bulunabilir.

Bu özellik sadece sivil toplum kuruluşları için geçerli değildir. STK'lar, genellikle belirli bir alanda hizmet üretirken iktidar oluşturmaya yönelik değildirler. Bu özelliğin sadece sivil toplum kuruluşlarıyla sınırlı olmadığını söylemek mümkündür.