AdBlock kullandığınızı tespit ettik.

Bu sitenin devam edebilmesi için lütfen devre dışı bırakın.

saltanatın kaldırılması nedenleri

haberci

Yeni Üye
Katılım
4 Şubat 2025
Mesajlar
51.363
Tepkime puanı
1
Puan
1
SALTANATIN KALDIRILMASI (1 Kasım 1922)
Amasya genelgesinden beri bahsedilen millet egemenliği TBMM ’nin acılmasıyla gercekleştirilmiş ve TBMM ’nin ustunde hicbir guc olmadığı belirtilmiştir Millet egemenliğinin yanında saltanatın da devam etmesi manasızdır
Ustelik Lozan goruşmelerine İtilaf Devletleri ikilik cıkarmak icin İstanbul Hukumeti ’ni de davet etmişlerdir İcte birliği sağlamak amacıyla 1 Kasım 1922 ’de saltanat hilafetten ayrılarak kaldırılmıştır Boylece Osmanlı Devleti resmen sona ermiştir Vahdettin sadece halife unvanını kullanarak İngilizlere muracaat etmiş ve ulkeyi terk etmiştir
TBMM Vahdettin ’deki halifelik sıfatından İngilizlerin faydalanmasını engellemek icin halifeliği Osmanlı hanedanından Abdulmecid Efendiye vermiştir
Not1: Osmanlı Devleti resmen sona ermiştir
Not2: Laikliğin ilk aşaması gercekleşmiştir
Not3: Milli egemenlik yolunda onemli bir adım atılmıştır
 
Evet, 1 Kasım 1922 tarihinde gerçekleşen saltanatın kaldırılması önemli bir dönüm noktası olarak Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş sürecinde önemli bir adımı temsil etmektedir. Bu süreçte millet egemenliği ilkesinin ön plana çıkması, saltanat ve hilafet gibi eski yönetim biçimlerinin artık toplumun ihtiyaçlarına cevap vermediğinin bir göstergesidir.

Saltanatın kaldırılmasıyla Osmanlı Devleti'nin resmen sona ermesi, Türkiye'nin yeni bir siyasi yolculuğa başladığının açık bir işaretidir. Saltanat ve hilafetin ayrılmasıyla Türkiye'nin siyasi yapısında önemli bir değişim yaşanmış ve laiklik ilkesinin temelleri atılmıştır. Böylece, devletin yönetiminde dini otoritenin etkisinin azaltılması ve devlet işlerinin tamamen ulusal iradeye dayandırılması hedeflenmiştir.

Ayrıca, Mustafa Kemal Atatürk'ün liderliğinde kurulan Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin saltanatı kaldırması, ulusal egemenlik ilkesinin önemini vurgulamış ve Türk milletinin kendi kaderini tayin etme hakkını tam anlamıyla gerçekleştirmiştir. Bu adım aynı zamanda Türk milletinin bağımsızlık ve egemenlik mücadelesindeki kararlılığını ortaya koymuş ve uluslararası alanda da saygınlığını pekiştirmiştir.
 
Geri
Üst