SoruCevap
Yeni Üye
- Katılım
- 17 Ocak 2024
- Mesajlar
- 350.999
- Çözümler
- 1
- Tepkime puanı
- 17
- Puan
- 308
- Yaş
- 36
Salih Akdemir Kimdir - Salih Akdemir Resimleri - Salih Akdemir Biyografisi - Salih Akdemir Hakkında
Salih Akdemir, (d. 1950 Elazığ) İlahiyatçı ve araştırmacı.
1977'de doktora, 1984'de doçent ve 1989'da profesör oldu. Doktorasını Paris Hukuk Fakültesi'nde tamamlayan Salih Akdemir, halen Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Tefsir Anabilim Dalı Öğretim Üyeliği yapmaktadır.
Arapça, Akkadça, İbranice, Aramice, Latince, Klasik Yunanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Portekizce, İngilizce, Almanca ve Boşnakça bilen ve 30 (yeryüzündeki bir kelime herhangi 50 dilde ortak olabileceğne göre, 30 az bile) kadar dille ilgilenen Salih Akdemir'in en önemli araştırma alanlarından biri "Vahye Dayalı Dinlerin Aşkın Birliği"'dir.
Dinlerin ezoterik yönleri ile de ilgilenen Akdemir, farklı dinlerin kutsal metinlerini de inceleyerek ruhsallık olgusunun evrenselliği üzerinde durmakta ve dinin şekilsel boyutunun modern insanın ihtiyaçlarını karşılamaya yetmediğini vurgulamaktadır. Kur'an'ın daha iyi anlaşılması için İbranice çalışmak gerektiğine inanan Akdemir, dönem bilgisine ve kullanılan kelimelerin asıl anlamlarına nüfuz etmek için karşılaştırmalı dinler tarihi çalışmalarına önem vermektedir. Kendisi Kuranın tarihselliğini savunuyor. Yani bizim inandığımız değerler geçmişte kaldı, onlar o zaman ki Araplara inen şeylerdi şimdi bizim dünyamızda, çağımızda bize bir çözüm sunmuyor demeye getiriyor. Kendisiyle röportaj yapan Neşe Düzel'e aynen şunları söylüyor: "Mezhep anlayışını savunanlarla bizim ayrıldığımız nokta şu. Biz 'Kuran'ın tarihselliği' diyoruz. Yani Kuran belli bir dönemde iniyor ve belli şartlara çözümler getiriyor. O çözümleri günümüze aynen aktaramazsınız. Öldürülen Filistinli din alimi Faruki'nin de görüşü budur. Kuran'ın ortaya koymak istediği insan nasıl bir insandır, önemli olan budur. Önemli olan ahlaktır, adalet, dürüstlük, güzelliktir. Kuran'da hüküm ayetlerinin sayısı çok sınırlıdır. Eğer biz ayetlere dayanarak toplumsal sorunlara çözüm aramaya kalkarsak, hiçbir şeyi çözemeyiz. Önemli olan Kuran'ın üstün ahlaki değerleri doğrultusunda yeni yeni çözümler üretmektir." Buna göre din, iman, ibadet çok ta önemli değil, önemli olan içimizdeki sevgi, diğer insanlara duyduğumuz saygıdır. Bir hindistan kökenli bir inançla bizim aramızda çok ta fark yokmuş aslında. Hocanın söylediklerinden ben bunu anladım.
Salih Akdemir, (d. 1950 Elazığ) İlahiyatçı ve araştırmacı.
1977'de doktora, 1984'de doçent ve 1989'da profesör oldu. Doktorasını Paris Hukuk Fakültesi'nde tamamlayan Salih Akdemir, halen Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Tefsir Anabilim Dalı Öğretim Üyeliği yapmaktadır.
Arapça, Akkadça, İbranice, Aramice, Latince, Klasik Yunanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Portekizce, İngilizce, Almanca ve Boşnakça bilen ve 30 (yeryüzündeki bir kelime herhangi 50 dilde ortak olabileceğne göre, 30 az bile) kadar dille ilgilenen Salih Akdemir'in en önemli araştırma alanlarından biri "Vahye Dayalı Dinlerin Aşkın Birliği"'dir.
Dinlerin ezoterik yönleri ile de ilgilenen Akdemir, farklı dinlerin kutsal metinlerini de inceleyerek ruhsallık olgusunun evrenselliği üzerinde durmakta ve dinin şekilsel boyutunun modern insanın ihtiyaçlarını karşılamaya yetmediğini vurgulamaktadır. Kur'an'ın daha iyi anlaşılması için İbranice çalışmak gerektiğine inanan Akdemir, dönem bilgisine ve kullanılan kelimelerin asıl anlamlarına nüfuz etmek için karşılaştırmalı dinler tarihi çalışmalarına önem vermektedir. Kendisi Kuranın tarihselliğini savunuyor. Yani bizim inandığımız değerler geçmişte kaldı, onlar o zaman ki Araplara inen şeylerdi şimdi bizim dünyamızda, çağımızda bize bir çözüm sunmuyor demeye getiriyor. Kendisiyle röportaj yapan Neşe Düzel'e aynen şunları söylüyor: "Mezhep anlayışını savunanlarla bizim ayrıldığımız nokta şu. Biz 'Kuran'ın tarihselliği' diyoruz. Yani Kuran belli bir dönemde iniyor ve belli şartlara çözümler getiriyor. O çözümleri günümüze aynen aktaramazsınız. Öldürülen Filistinli din alimi Faruki'nin de görüşü budur. Kuran'ın ortaya koymak istediği insan nasıl bir insandır, önemli olan budur. Önemli olan ahlaktır, adalet, dürüstlük, güzelliktir. Kuran'da hüküm ayetlerinin sayısı çok sınırlıdır. Eğer biz ayetlere dayanarak toplumsal sorunlara çözüm aramaya kalkarsak, hiçbir şeyi çözemeyiz. Önemli olan Kuran'ın üstün ahlaki değerleri doğrultusunda yeni yeni çözümler üretmektir." Buna göre din, iman, ibadet çok ta önemli değil, önemli olan içimizdeki sevgi, diğer insanlara duyduğumuz saygıdır. Bir hindistan kökenli bir inançla bizim aramızda çok ta fark yokmuş aslında. Hocanın söylediklerinden ben bunu anladım.