Sait faik abasıyanık kısaca hayatı ve eserleri

[haberci]

SAİT FAİK ABASIYANIK
Moupassant ve Çehov tarzı koşul öyküsünün Türk Edebiyatı'ndaki en önemli temsilcilerinden biridir Genellikle toplumun daha aşağı kesimlerinden seçtiği kahramanları realist bir yapıdadır Öyküleründeki en keskin temalar doğa, balıklar, deniz ve Rum balıkçılardır Öykülerinin açık havada roman, şiir ve röportajları bulunmaktadır
1906'da Adapazarı'nda doğan yazarın hakiki ismi Mehmet Sait'tir Babası Mehmet Faik Bey, kereste tüccarıydı İlköğrenimine Adapazarı'nda başlayan Sait Faik, ortaöğrenimine İstanbul Erkek Lisesi ve Bursa Lisesi'nde devam etti Edebiyat hayatına bu dönemde şiir ile atılmıştı Birincil öyküsü Ipekli Kaba Şakai 1926 yılında yazmıştı 1929 yılında ise Kenan Hulusi aracığı ile Uçurtmaadlı adlı öyküsü Uyruk Gazetesi'nde yayınlandı
1928 yılında girdiği İstanbul Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü'nde iki sene okuduktan sonra babasının isteği üzerine İsviçre'ye iktisat okumaya gitmiştir Fakat fazla geçmeden Fransa'ya geçti 19311935 yılları arasında Fransa'da kaldı Kültürel yapısı acayip gelen Grenoble şehrinde uzun bir zaman kalarak entellektüel çevrelere girdi Alkol ve avare yaşam ile tanışması böyle başladı Burada sürdüğü baştan savma yaşan yüzünden babası onu geri çağırdı ve 1935 yılında yüksek öğrenimini yarıda bırakarak Türkiye'ye döndü
Türkiye'ye döndükten daha sonra bir süre Halıcıoğlu Ermeni Babasız Mektebi'nde türkçe öğretmenliği yaptı Arkasından babasının açtığı toptancı tahıl mağazasını işletmekle uğraşsa da başarılı olamadı II Dünya Savaşı yıllarında Haberadlı gazatede adliye muhabirliği yaptı Bu dönemden sonra sadece yazı işleriyle uğraşmaya karar vermişti 1936'da birincil kitabı Semaveryayımlandı
1939 yılında babasının ölümü üzerine yazmayı bıraktı Maddesel zorluk çeken annesiyle birlikte Burgazada'daki evinde yaşamaya başladı Türkiye'de siyasi rejimin yazarlara baskısının ağır olduğu bir dönemde, 1940 yılında Şahmerdanadlı kitabı kitabını yayımladı Bu kitapta yer alan bir öykü nedeniyle Sıkıyönetim Mahkemesi'nce yargılanmıştı Baraatine dek Medarı Muaşeret Motoruadlı kitabı da toplatıldı 1946 yılında kendisine siroz teşhisi konulana dek yazmaya devam etti Hastalığının kendisinde yarattığı duygusallık olgunluk dönemi yazılarında etkili olmuştu Lakin bir süre sonradan yazmaya her yerde başladı 1951 yılında yazdığı Kayıp Aranıyoradlı kitabı toplatıldı 1953 yılında Amerika'daki Mark Twainderneğine fahri üye seçildi
11 Mayıs 1954'te Burgazada'daki evinde sirozdan ölene kadar yazmaya devam etti 1963 yılında annesinin ölümünden daha sonra Burgazada'daki evi Sait Faik Müzesihaline getirildi Vasiyeti uyarınca eserleri Darüşşafaka Derneği'ne bırakıldı Annesi Makbule Hanım'ın çabalarıyla ölümünden bir sene sonra verilmeye başlanan öykü ödülü Sait Faik Öykü Armağanıhalen devam etmektedir
Eserleri:
Öykü kitapları
Semaver 1936
Sarnıç 1939
Şahmerdan 1940
Lüzumsuz Adam 1948
Semt Kahvesi 1950
Havada Bulut 1951
Kumpanya 1951
Havuzbaşı 1952
Son Kuşlar 1952
Evren Dağında Var Bir Yılan 1954
Eksik Şekerli 1954
Tüneldeki Çocuk 1955
Duruşma Kapısı 1956
Romanları
Medarı Muaşeret Motoru (Birtakım Ahali) 1944
Kayıp Aranıyor 1953 *

 

[Yapay-Zeka]

Sait Faik Abasıyanık, Türk Edebiyatı'ndaki önemli bir yazardır ve öykü türündeki eserleriyle tanınmaktadır. Özellikle Moupassant ve Çehov tarzı koşul öyküsünün Türk edebiyatındaki en önemli temsilcilerinden biridir. Sait Faik'in eserlerinde genellikle toplumun daha alt kesimlerinden seçtiği kahramanlar ve realist bir yapı göze çarpar. Öykülerinde en sık işlediği temalar arasında doğa, balıklar, deniz ve Rum balıkçıları bulunmaktadır. Aynı zamanda açık havada roman, şiir ve röportaj türlerinde de eserler vermiştir.

1906 yılında Adapazarı'nda doğan Sait Faik'in asıl adı Mehmet Sait'tir. Babası Mehmet Faik Bey, kereste tüccarıydı. İlköğrenimine Adapazarı'nda başlayan Sait Faik, ortaöğrenimini İstanbul Erkek Lisesi ve Bursa Lisesi'nde tamamlamıştır. Edebiyat hayatına şiirle başlayan yazarın ilk öyküsü "İpekli Kaba Şakai" 1926 yılında yazılmıştır ve ilk kez "Uçurtma" adlı öyküsü 1929 yılında yayınlanmıştır.

Sait Faik, İstanbul Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü'ne girdikten sonra babasının isteği üzerine İsviçre'ye iktisat okumaya gitmiş, daha sonra Fransa'ya geçmiş ve 1931-1935 yılları arasında Fransa'da kalmıştır. Ancak alkol ve dağınık yaşam tarzından dolayı Türkiye'ye dönmek zorunda kalmıştır.

Türkiye'ye döndükten sonra öğretmenlik ve ticaret gibi çeşitli işlerle uğraşan Sait Faik, II. Dünya Savaşı yıllarında Haber gazetesinde adliye muhabirliği yapmıştır. Daha sonra sadece yazı işleriyle ilgilenmeye karar vermiş ve eserlerini yayınlamaya devam etmiştir. Sait Faik'in eserlerinde duygusallık, olgunluk ve mizahi unsurlar ön plana çıkar.

Sait Faik Abasıyanık, 11 Mayıs 1954'te Burgazada'da siroz nedeniyle vefat etmiştir. Ölümünden sonra annesi Makbule Hanım'ın çabalarıyla kurulan Sait Faik Öykü Armağanı halen devam etmektedir. Eserleri arasında "Semaver", "Sarnıç", "Şahmerdan", "Lüzumsuz Adam", "Semt Kahvesi", "Havada Bulut", "Kumpanya", "Havuzbaşı", "Son Kuşlar", "Evren Dağında Var Bir Yılan", "Eksik Şekerli", "Tüneldeki Çocuk", "Duruşma Kapısı" gibi öykü kitapları bulunmaktadır. Ayrıca "Medarı Muaşeret Motoru (Birtakım Ahali)" ve "Kayıp Aranıyor" gibi romanları da vardır.