Said Nursinin Mezarı Nerde

SoruCevap

Yeni Üye
Katılım
17 Ocak 2024
Mesajlar
350.999
Çözümler
1
Tepkime puanı
17
Puan
308
Yaş
36
Said Nursinin Mezarı Nerde


Said Nursi'nin mezarı nerededir ?


Yıkılmış bir mezarım ki, yığılmıştır icinde Said'den yetmiş dokuz emvat baasam alama

Kabir, ebedi istirahatgah olarak kabul edilir Vefat edenler icin, ebedi istirahatgahına defnedilditabiri kullanılır Herkes bilir ki, o kişi artık defnedildiği yerde ameli ile baş başadır O yerin dokunulmazlığı vardır Anadolu'nun bazı yerlerinde gomulu olup, sonradan yanından yolun gectiği mezarlara rastlamak mumkundur Genelde tek bir mezar olarak bulundukları halde, sırf oluye hurmet babından, kabre dokunulmaz, yolun istikameti değiştirilir Mezara dokunma, buyuk bir saygısızlık olarak kabul edildiğinden kimse boyle bir lekeyi ustune almak istemez Ancak, tarihimizde bunun bilinen bir istisnası vardır Omrunu, iman hizmetine adayıp, dunya nimetlerinden feragat eden Bediuzzaman, vefat ettikten sonra kabrinde de rahat bırakılmamıştır

Bu olayın iki vechesi mevcuttur Birincisi, vefat etmiş bulunana ve sevenlerine buyuk saygısızlık İkincisi ise, hayatta iken kendisine yonelen teveccuhleri daimi bir surette Risalei Nur'a yonelten, buyuk tevazu timsali Bediuzzaman'ın, vefatından sonra kabrine olabilecek yonelmeleri arzu etmediğinden, İlahi Rahmetten, kabrinin bilinmemesi niyazında bulunmasıdır

Bediuzzaman, vefatı ve defnedilmek istediği yerle ilgili olarak, değişik tarihlerde talebelerine yazdığı mektup ve derslerinde temas etmiştir Bu konuda, Risalei Nur'da gecen kayıtların ilki 1913 yılına aittir

Mubarek talebelerini duşunup, vefat ettiği zaman onların bulunduğu kabristanda defnolunmayı arzuladığında birden bir ihtarın geldiğini ifade Bediuzzaman, sebebini de şoyle kaydeder Gerci Medresetu'zZehra'nın merkezi olan Isparta vilayetinde maddeten bulunmak cok cihetle faideli, saadetlidir; fakat nurun mesleği ve Nurcular'ın meşrebi cihetiyle daima berabersiniz Zaman ve mekan, perde olamazlar

Bediuzzaman, arkasında bir halife değil, Risalei Nur Kulliyatı gibi bir hazineyi bırakarak Hakk'ın rahmetine kavuştu Hayatta iken, arzu etmediği bir hususun vefatından sonra gercekleşmesini asla istemedi Once, gereksiz kabir ziyaretinin yapılmaması ikazında bulundu Dostlar uzaktan ruhuma fatiha okusunlar, manevi dua ve ziyaret etsinler Kabrimin yanına gelmesinler Fatiha uzaktan da olsa ruhuma gelir Risalei Nur'daki azami ihlas ile butun butun terki enaniyet icin buna bir manevi sebep hissediyorumdedikten sonra, kendisini Nurlara vakfetmiş birinin kabri başında nobet tutarak, luzumsuz ziyaret edenlere bu hususu bildirmesini ister

Emirdağ Lahikası'nda yer alan, talebelerine yaptığı son dersinde ise, daha dikkat cekici ifadelere yer verir Benim kabrim gayet gizli bir yerde bir iki talebemden başka hic kimse bilmemek lazım geliyor Bunu vasiyet ediyorum Cunku, dunyada sohbetten beni men eden bir hakikat, elbette vefatımdan sonra da o hakikat bu surette beni mecbur ediyorEvet, Bediuzzaman'ı arayan Risalei Nur sayfalarında bulabilir ve sohbet edebilir Ruhuna fatiha gondermek isteyen herkes, bulunduğu yerde okumak suretiyle (mezarına uğramasına gerek kalmadan) gonderebilir ve gondermelidir

Bediuzzaman, 23 Mart 1960 yılında, mubarek Ramazan ayının Kadir Gecesi'nde Hakk'ın rahmetine kavuştu ve Urfa'daki Halilurrahman Dergahı'ndaki caminin bahcesine defnedildi Ancak, 27 Mayıs İhtilali'nden sonra darbeciler tarafından, buradan alınarak bilinmeyen bir yere goturuldu Cenabı Hak bazen şerleri hayreyler Bunda da oyle oldu ve farkında olmadan nebbaşlar, Bediuzzaman'ın duasının kabulune vesile oldular
 
Geri
Üst