- Katılım
- 17 Ocak 2024
- Mesajlar
- 264.936
- Çözümler
- 3
- Tepkime puanı
- 1
- Puan
- 38
Saf maddelerin erime ve donma noktaları aynı mıdır?
Saf maddelerin donma noktaları değişmiyor, ancak madde miktarını artırırsanız donma süreleri değişir. Bir maddenin erime ve donma noktaları birbirine eşittir. Yani erimeye başladığı sıcaklık aynı zamanda donma sıcaklığıdır.Donma ısısı ne ile gösterilir?
Mesela saf su, 0 °C de donar. Fakat saf olmayan maddelerin, yani karışımların donma ve erime noktaları farklıdır. Erime ısısı cisme ve sıcaklığa bağlıdır. Mesela buzun 0 °C’deki erime ısısı, 79,8 cal/g’dır.Maddenin ayırt edici özelliklerden bazıları erime noktası, kaynama noktası ve donma noktasıdır. Ayrıca maddelerin yoğunlukları da ayırt edici özellikleri arasında yer almaktadır. Maddenin ayırt edici özelliklerinden olan erime maddenin katı bir halden sıvı hale geçmesine denmektedir.
Saf sıvı maddenin kaynamaya başladığı sıcaklığa ne denir?
Bu değer maddenin cinsine bağlıdır ve ayırt edici bir özelliktir. Kaynama noktası saf su için farklı sıcaklık birimlerinde 100 °C, 212 F ve 373 K olarak belirlenmiştir. Bazı maddelerin Celsius ve Kelvin birimlerinde kaynama sıcaklıkları: Su: 100 °C (373 K)
Derişim arttıkça donma noktası nasıl değişir?
Çözücünün yani suyun içerisinde çözünmüş durumda olan maddenin derişimi arttıkça çözeltinin donmaya başlama sıcaklığı düşer. Buna göre doygun çözeltinin sahip olduğu derişimi doymamış ise bu durumda donma sıcaklığı daha yüksektir. Dolayısıyla donmaya başlama sıcaklığı daha düşük olmaktadır.
Donma sıcaklığı kaç derecedir?
Pek çok kişinin bildiği üzere ise su 0 santigrat derecede donma noktasına ulaşır.Donmak üzere olan kediye ne yapılır?
Donmaya maruz kalan bölgeyi hemen kuru, yünlü veya pamuklu kıyafetler/örtüler örterek ısıtmaya çalışın. Donan bölgeyi hiçbir şekilde hareket ettirmeyin, ovmayın. Dokunun içindeki buz kristalleri sinir ve damarlara zarar verecektir.Donma, vücut ısısının 35°C altına düşmesiyle ortaya çıkan belirtiler ve hastalık tablosudur. İlk aşamada titreme, üşüme gibi hafif belirtiler varken, arkasından el kol bacak gibi uzuvlarımızda donmaya bağlı ağrılar, uyku ve maalesef en sonunda ölüm meydana gelmektedir.