AdBlock kullandığınızı tespit ettik.

Bu sitenin devam edebilmesi için lütfen devre dışı bırakın.

Hoş Geldin!

Bize kaydolarak topluluğumuzun diğer üyeleriyle tartışabilir, paylaşabilir ve özel mesaj gönderebilirsiniz.

Şimdi Kaydolun!

Ramazan ayı ile ilgili hikayeler

zeberus

Yeni Üye
Katılım
29 Ocak 2024
Mesajlar
74.060
Tepkime puanı
2
Puan
38
Yaş
36
Ramazan ayı ile ilgili hikaye
Ramazan ayı ile ilgili yazı
Ramazan ayı ile ilgili hikayeler
Ramazan ve oruc hikayeleri,


COBAN VE AĞAC

Yaşlı coban surusunu otlatmak icin yaylaya cıktığında tepeye yakın bir elma ağacının altında dinlenir ve eğer mevsimiyse, onunla konuşarak: Hadi bakalım evladım, derdi Bu ihtiyarın elmasını ver artık Ve bir elma duşerdi, en guzelinden, en olgunundan Yaşlı adam sedef kakmalı cakısını cıkartarak onu dilimlere ayırır ve kucuk bir tas yoğurtla birlikte ekmeğine katık ettikten sonra, babasından kalan Kur'an'ını okumaya koyulurdu
Coban, bu ağacı yirmi yıl kadar once diktiğinde sık sık sular, bunun icin de buyukce bir guğume doldurduğu abdest suyundan geriye kalanı kullanırdı Elma ağacının kokleri, belki de bu sularla kuvvet bulmuş ve kısa surede serpilip meyve vermeye başlamıştı Coban o zamanlar henuz genc sayıldığından şoyle bir uzandı mı en guzel elmayı şıp diye koparırdı Fakat aradan gecen bunca yıl icinde beli bukulup boyu kısalmış, ağacınkiyse bir cınar gibi buyuyup goklere yukselmişti Ama boyu ne olursa olsun, ağac yine de yavrusu değil miydi? Onu bir evlat sevgisiyle okşarken:
Ver yavrum, derdi, gonder bakalım bu gunku kısmetimiVe bir elma duşerdi hic nazlanmadan, yıllar boyu hicbir gun aksamadan
Koyluler, uzaktan uzağa gozledikleri bu hadiseyi birbirlerine anlatıp yaşlı cobanın veli bir zat olduğunu soylerlerdi
Yaşlı adam, ağacın altında dinlenip namazını kıldığı bir gun, yine elmasını istedi Ancak dallar dolu olmasına rağmen nedense bir şey duşmemişti Sonra bir daha, bir daha tekrarladı isteğini Beklediği şey bir turlu gelmiyordu Gozyaşları, yeni doğmuş kuzuların tuylerini andıran beyaz sakalını ıslatırken, ağacın altından uzaklaşıp koyunların arasına attı kendini
Yavrusu, meyve verdiği gunden bu yana ilk defa reddediyordu onu İhtiyar cobanın beli her zamankinden fazla bukulmuş, gucsuz bacakları da vucudunu taşıyamaz olmuştu Hayvanlarını usulca toplayıp koye doğru yoneldiğinde, aşağıdaki caminin her zamankinden daha nurlu minarelerinden yankılanan ezan sesiyle irkildi birden Yeniden doğmuştu sanki coban Bir şey hatırlamıştı
Cocuklar gibi sevinerek ağacın yanına koştu ve ona şefkatle sarılırken :
Canımdedi, hıckırıp ağlayarak
Benim guzel evladım, mis kokulum Şu unutkan ihtiyarı uzmeden once neden soylemedin, bu gunun Ramazan'ın ilk gunu olduğunu ?
 
Geri
Üst