Orucun Hikmetleri ve Faydaları Hakkında Bilgiler

SoruCevap

Yeni Üye
Katılım
17 Ocak 2024
Mesajlar
350.999
Çözümler
1
Tepkime puanı
17
Puan
308
Yaş
36
Orucun Hikmetleri ve Faydaları Hakkında Bilgiler
Orucun Hikmetleri,
Faydaları Hakkında Bilgiler,

Orucun Hikmetleri ve Faydaları Hakkında Bilgiler

Orucun Hikmetleri ve Faydaları Hakkında

Allah ’ın her emrinde olduğu gibi oruçta da çoğu hikmetler ve bizim için öyle çok faydalar olduğu tanıdık bir gerçektir Orucu Allah rızası için tutmakla beraber, bunları da gözönünde bulundurarak değerlendirmek durumundayız Orucun başlıca faydaları şunlardır:

Oruç Kötülüklerden Korur

Kur ’anı Kerimde orucun farz kılındığını gösteren ayetin sonundaki “ta oysa korunasınız ifadesi orucun hikmetine dikkatimizi çekmektedir

Allah Tealâ, her derde bir derman, her hastalığa bir ilaç verdiği gibi kötülüklere karşısında da korunma vasıtaları vermiştir İşte orucun bir özelliği de bizi kötülüklerden koruyan bir ibadet oluşudur

Nitekim Peygamberimiz orucun bu özelliğini hepimizin kolayca anlayabileceği şekilde hoş bir benzetme ile açıklayarak şöyle buyurmuştur:

Oruç bir kalkandır, o halde oruçlu fena söz söylemesin Kendisi ile çekişip kavga etmek isteyen kimseye iki defa, “ben oruçluyum desin 24

Bilindiği gibi kalkan, savaşlarda kişiyi düşmanın kılıcından koruyan bir vasıta idi Kalkan, sahibini düşmandan koruduğu gibi oruç da benzer şekilde kişiyi kötülüklerden ve günah işlemekten korur Oruçlu, kötülüğü başlatan kişi olmayacağı gibi, kendisine kötü laf söyleyen ve kavga etmek isteyenlerin bu davranışlarına karşılık: “Ben oruçluyum, ben oruçluyum diyerek nefsine egemen olacak ve kendisini kavganın içine çekmek isteyenlere uymayacaktır Bu Nedenle oruç, bir kalkan gibi kişiyi kötülüklerden korumuş olacaktır

Oruç, kişiyi yalnızca kötülüklerden korumakla kalmayacak, onu cehennem ateşinden de koruyacaktır Çünkü, insanı cehenneme sürükleyen kötülüklerdir, bunlardan uzaklaşan cehennemden de uzaklaşmış demektir

Her kötülüğün başı, Allah ’ı unutmak ve sorumluluk duygusunu kaybetmektir Halbuki oruç, bize tekrar tekrar Allah ’ı hatırlatır, yükümlülük duygusunu geliştirir Bir ay her tarafında devam eden bu manevî eğitim sonucu Allah korkusu kalblere adamakıllı yerleşir,bunun olumlu tesiri ile de insan davranışlarını yoklama altına alarak her türlü kötülükten uzaklaşmış olur

Oruç Ahlâkımızı Güzelleştirir

Oruç, açıklanmış bir süre kolay bir aç kalma olayı değildir Onu sadece bu yönüyle değer biçmek son derece hatalı olur Oruç, köklü bir irade terbiyesi, insanı fena alışkanlıklardan temizleyen, çirkin davranışlardan uzaklaştıran ve iyi huylar kazandıran bir ahlâk eğitimidir

Peygamberimiz (sas) şöyle buyuruyor: “Her kim yalan söylemeyi ve yalanla meslek görmeyi bırakmazsa Allah onun yemesini, içmesini bırakmasına değer vermez 25

Bu hadisi şerifte orucun yüksek hedefi dobra dobra gösterilmiş, oruç tuttuğu halde kötü huyları terketmeyenlerin oruçlarına Cenabı Hakk ’ın değerinde vermeyeceği bildirilmiştir

Konunun önemi hakkında peygamberimiz diğer bir hadisi şerifinde birazcık daha açıklık getirerek buyuruyor ancak:

“Çok oruç tutanlar var ancak onlara tuttukları oruçlardan yalnızca istek ve susuzluk kalır Çok gece ibadet edenler vardır ama onlara da bundan kalan sadece uykusuzluktur 26

Bu kimseler, helâl olan şeylerden uzaklaştıkları halde, başlıca uzaklaşmaları gereken haramlardan uzaklaşmadıkları için ibadetlerinden bekledikleri karşılığı bulamayacaklardır

Görülüyor ama orucun ana gayesi, insanı kötülüklerden uzaklaştırarak olgunlaştırmak, ahlâk ve fazilet sahibi olmasını sağlamaktır

İslâm bilginleri orucun üç mertebesi olduğunu bildirmişlerdir:

Birincisi; imsaktan akşama dek yemekten, içmekten ve cinsel arzulardan kaçınmak suretiyle tutulan oruçtur Bu oruç, şartları yerine getirildiği için sahihtir Oysa bunun gayesine ulaşması için oruçlunun ikinci basamağa yükselmesi lâzımdır

İkincisi; birinci maddedekilerle birlikte, kulak, göz, dil, el, üçgenin taban olmayan kenarı ve öteki organları günahlardan uzaklaştırmak suretiyle tutulan oruçtur Makbul olan oruç budur Çünkü bu, organlar üzerinde olumlu etkisini gösteren ve sahibine ahlâkî faziletler kazandırarak gayesine ulaşan oruçtur

Üçüncüsü; birinci ve ikinci maddedekilerle beraber gönlünde Allah ’tan başkasına yer vermemek, kalbini Allah ’tan başka şeylerle meşgul etmemek suretiyle tutulan oruçtur Oruçta ulaşılan en yüksek derece budur Peygamberlerin ve Allah ’ın veli kullarının tuttuğu oruç budur

Oruçlu, önce helâl olan erzak ve cinsel arzularından geçici bir zaman uzaktan kalarak iradesine baskın olmayı öğrenir Bu irade terbiyesi ile organlarının her türlü kötülükten uzaklaşmasını karşılayan mü ’min, nihayet kalbini de fena duygulardan arındırarak âdeta melekleşir Maddî bağlardan, fani ihtiraslardan uzaklaştıkça kulluğun zirvesine ulaşır ve Allah ’a yaklaşır

Oruç İnsanı Sağlıklı Yapar

Orucun, ruh ve gövde üzerinde olumlu etkileri ve karoser sağlığı bakımından yardımcı sonuçları tıbben de kanıtlanmış bir gerçektir Öyle çok hikmetleri olan oruç emrinin bu yönüne de Peygamber Efendimiz dikkatimizi çekerek şöyle buyurmuştur:

“Oruç tutunuz ancak sağlıklı olasınız27

Peygamberimizin bu evrensel mesajının taşıdığı mânâ, çağlara ışık tutmakta, dinimizin emirlerindeki sır ve hikmetler vakit geçtikte daha iyi anlaşılmaktadır

Burada sözü, konunun uzmanı olan tıp doktorlarına bırakarak orucun sağlık yönünden faydalarını bir kere de uzmanlarından dinleyelim:

“Sağlam insanlara orucun hiç bir zararı yoktur Aksine “Oruç tutunuz, sağlık bulursunuz hadisi şerifinde işaret buyurulduğu veçhile, vücûda faydası vardır 816 saat sindirim cihazının, karaciğerin dinlenmesi kendi kendini toparlaması büyük bir faydadır 28

“Oruç sıradan sıhhatli olan insanlar için çok faydalı bir perhiz teşkil eder Az yemek ve itidal ile yaşamak sonucu oruç tutanlar genellikle Ramazanda bir kaç kilo zayıflarlar Bu suretle 11 ay zarfında vücutta ambar edilen zararlı yağlar erimiş olur Bu ise asrımızda herkese öğüt edilen en mühim sağlık durumu kuralıdır Çünkü şişmanlık şeker hastalığına öyle yakındır Hem damar sertliği, kalb hastalığı, tansiyon yüksekliği ve buna alt öyle çok hastalığa müsait bir zemin hazırlar Seslenmek oluyor ki oruç, tüm bu dertlerden insanı koruyucu bir etki yapar29

Bu gerçeği, sadece bizim bilim adamlarımız yok, konuyu inceleyen yabancı bilim adamları da dile getirmektedir:

1940 Nobel Tıp ödülünü şampiyon meşhur bilim adamı, Dr Alexis Carrel (Aleksi Karel) “L ’Hamme, Soy İnconnu adlı eserinde: “Oruç sırasında organizmalarda ambar edilmiş gıda maddelerinin harcandığını, sonradan bunların yerine yenilerinin geldiğini, bu nedenle tüm vücutta bir yenilenme olduğunu ve orucun sağlık bakımından çok faydalı olduğunu söyler 30

Orucun faydaları yalnızca bedenimizle ilgili değildir Onun ruhumuzda ve sinir sistemi üzerindeki olumlu etkileri ve bu ibadetten oruçlunun duyduğu iç huzuru, öyle çok manevî rahatsızlığı tedavî ederek kişiye kuvvetli bir moral kazandırır

“Oruçta ana asap sistemi tam bir rahatlama içindedir Bir ibadeti yerine getirme mutluluğu bizdeki gerginliklerin, huzursuzlukların yaklaşık olarak tümünü yok eder Günümüzün en kayda değer iç sorunlarından olan stresler bu nedenle büyük ölçüde kalkar

Oruç Nimetlerin Kıymetini Öğretir

Nimet elde iken değeri gereği gibi bilinemez İnsan sahip olduğu nimetlerin değerini fakat bunlar elden çıktıktan sonra anlayabilir Ama meslek işten geçtiği için bundan böyle bunun yararı olmaz

Oruç tutmakla bir vakit nimetlerden uzak kalan kimse bunların değerini daha iyi anlar Sahip olduğu nimetlerden bir vakit uzaktan kalmak insana, onları daha iyi korumasını, savurganlık etmemesini ve nimetleri kendisine veren Allah ’a daha fazla şükretmesini öğretir Nimetlere şükür ise onların çoğalmasına vesile olur

Allah Tealâ şöyle buyuruyor:

“Andolsun, şükrederseniz muhakkak (nimetimi) artırırım 32

Oruçlu Sabırlı Olmayı Öğrenir

Katlanma, başarıya ulaşmanın en kayda değer şartlarından biridir Sahip olduğu helâl şeylere oruçlu olduğu için el sürmeyen kimse; iradesine egemen olmuş, nefsini zorluklara alıştırarak edep etmiş ve üstün bir meziyet kazanmış olur

Böyle bir insan hayatta karşısına çıkabilecek sıkıntılar karşısında sarsılmaz, bunlara kolaylıkla sabreder ve güçlükleri yenerek başarıya ulaşır Acılı ve üzüntülü durumlar aleyhinde dayanma ve tahammül göstererek soğukkanlılığını korur

Orucun askerlik ve yurt savunması bakımından da ayrı bir önemi vardır Savaş zamanlarında cephedeki asker, gıda ve içecek bulamadığı vakit açlığa ve susuzluğa katlanmak zorunda kalabilir oruç tutmaya alışmış olanlar, böyle zorluklara daha kolay dayanırlar

Orucun Sosyal Faydaları

Orucun fert bakımından pek fazla faydaları yanına toplumun huzuruna da sağladığı fazla kayda değer faydaları vardır

Oruç, insanın şefkat ve acıma duygularını geliştirerek bunun topluma sevgi ve yardım şeklinde yansımasını sağlar

Hayatında arzu nedir bilmeyen bir insan yoksulların çektiği arzu ve sıkıntıyı gereği gibi anlayabilir mi? “Bir eli yağda, bir eli balda olan zengin bir kimse yoksulların çektiği ızdırabı yüreğinde duyabilir mi?

Elbetteki, gereği gibi duyamaz

Lakin oruç tutan kimse açlığın ne çağrıda bulunmak olduğunu bana kalırsa tatmış olduğundan sefalet içinde kıvranan fakirlerin, kimsesizlerin çektikleri sıkıntıları içinde duyarak şefkat ve acınacak şey duyguları gelişir Bunun sonucu olarak da fakirlere destek elini uzatarak sıkıntılarını giderir, toplumun huzur ve mutluluğuna katkıda bulunur

Dinimiz, tüm müslümanları tek bir gövde gibi kabul etmiş, müslümanların birbirlerinin dertleri ile ilgilenmelerini istemiştir

Peygamberimizin, “Yanıbaşında komşusu aç olduğu halde tok yaşamış, olgun mü ’min değildir 33anlamındaki sözü, konunun önemini açık bir şekilde ortaya koymaktadır

Bizim için en hoş örnek olan sevgili Peygamberimiz insanların en cömerdi idi

Ramazan ayında cömertliği zirve noktasına ulaşır, elinde ne varsa yoksullara dağıtırdı

Peygamberimizin saygı layık eşi Hz Aişe diyor ama: “Allah ’ın Rasûlü üç gün peşpeşe karnını doyurmamıştır İsteseydi doyururdu Lâkin o, yoksulları doyurup kendisi aç kalmayı tercih ederdi 34

Onun ahlâk ve fazilet dolu yaşayışını misal bölge müslümanlarda da benzer davranışları görüyoruz

Hz Ömer ’in halifeliği zamanında dokuz ay süren bir kıtlık olmuştu Ömer, “gereklilik sahipleri bize gelsin diye halka duyuru yapmış; kendisi de, müslümanlar bolluğa kavuşuncaya kadar ekmekle beraber zeytin yağından diğer katık yemeyeceğine ant etmişti

Makbul Olan Oruç

Oruç, kayıtlı bir zaman yalnızca yemeyi, içmeyi ayrılmak değil, bununla beraber her türlü kötülükten de uzaklaşmıştır

Helâl olan yiyecek ve içeceklerden uzaktan durduğumuz gibi;

Dilimiz, yalancıktan,

Ellerimiz, haram işlerden,

Midemiz, haram lokmadan,

Gözlerimiz, harama bakmaktan,

Kulaklarımız, yalan ve söylenti dinlemekten,

Ayaklarımız kötü işler arkasında koşmaktan uzaklaşarak, oruçtan nasibini almalı ve ömür boyu böyle devam etmelidir

Oruçlu, çeşitli yemeklerle donatılmış sofranın başında iftar vaktine bir dakika kalsa bile, helâl olan yiyecek ve içeceklere elini sürmez Fazla acıkmış ve susuz olsa bile sabırla iftar vaktini bekler Bu, zorunlu bir bekleyiş yok, içten gelen umut dolu huzurlu bir bekleyiştir

Mü ’minin, Allah ’ın emri aleyhinde gösterdiği bu teslimiyet lezzetli terbiyesi ve iradeye egemen olma eğitiminin fazla olumlu bir sonucudur

İnsanı, nefsanî arzularının esiri olmaktan kurtarıp âdeta melekleştiren reel bir eğitimdir bu

Böyle bir eğitimden geçen mü ’min;

Helâl olan şeylere bile elini sürmezken, nasıl olur da harama el uzatabilir?

Vücuda faydalı olan gıda ve içecekleri istediği zaman bırakabildiği halde, nasıl olur da vücuduna zararlı olan içkilerden ve fena alışkanlıklardan vazgeçmez?

Meşru olan cinsel arzularından vazgeçen mü ’min, nasıl olurda haram yollara düşebilir? Zina ve fuhuş gibi meşru olmayan ilişkilerde bulunabilir?

Orucun olumlu etkileri hayatımıza yansıdığı ölçüde oruç gayesine ulaşmış ve oruçludan beklenen gerçekleşmiş olacaktır

Orucun Vakti

Farz olan orucun vakti, Ramazan ayının günleridir Oruç ay takvimine kadar tutulur Bilindiği gibi kameri aylar güneş takvimindeki aylara göre on gün önce gelir

Böylece Ramazan orucuna her sene on gün erken başlandığından Ramazan ayı takriben 33 yılda sıra ile yılın tüm mevsimlerini dolaşmış ve oruç tutacağımız zamanlar da değişmiş olur Bu şart, müslümanın değişik mevsimlerde oruç tutmasını ve dolayısıyla her mevsimin zorluklarına kendini alıştırmasını ve yoksulların çeşitli mevsim şartlarında çektikleri sıkıntıları anlamasını sağlar

Bilindiği gibi dünya üzerinde bölgeler arasında önemli farklar vardır Meselâ; Kuzey yarım kürede kış iken güney yarım kürede yaz hüküm sürmektedir Eğer oruç, güneş takvimine tarafından belirli bir mevsimde tutulsaydı, bazı bölgelerdeki müslümanlar ömür boyu soğuk mevsimde oruç tutarken bazıları tekrar tekrar sıcak günlerde tutacak, benzer şekilde müslümanların bir kısmı her zaman uzun günlerde oruç tutarken, bir kısmı da kısa günlerde tutmuş olacaktı Böylece bazı müslümanlar orucu defalarca kolaylıkla tuttuğu halde bazıları da her zaman güçlük içinde yetişmek zorunda kalacaktı

Orucun, yılın tüm mevsimlerini sıra ile dolaşan kameri bir ayda (Ramazanda) tutulması ile bu sakıncalar ortadan kalkmıştır *
 
Geri
Üst