Modern maliye anlayisi nedir?

[Editör]

Modern maliye anlayışı nedir?​

Ekonomiye müdahaleci ve üretken bir devlet kurumunu savunan geleneksel yaklaşıma karşın; yeni maliye, ekonominin işlerliğinde tarafsız bir devleti öngörmektedir. 1929 buhranından sonra tüm dünyada hüküm süren deflasyonist dönemde özel sektörün yetersiz kalması, dönemin sosyo-ekonomik koşullarını olumsuz etkilemiştir.

Müdahaleci politika nedir?​

Müdahaleci politika nedir?
Ekonomik müdahalecilik (ekonomik devletçilik, devlet müdahalesi veya entervansiyonizm olarak da adlandırılır), piyasa başarısızlıklarını düzeltmek ve halkın genel refahını artırmak için hükûmetin piyasa sürecine müdahalesini destekleyen bir ekonomi politikasıdır.

Modern maliye anlayışı hangi olaydan sonra ortaya çıkmıştır?​

Maliye’nin bir bilim olarak ortaya çıkışı, insanlık tarihi açısından yeni sayılır. 17. ve 18. yüzyılda Avrupa’daki gelişmelere bağlı olarak ortaya çıkan “maliye”, özellikle 1929 ekonomik buhranı ile önemi artarak ekonomi ve hukuku da içinde barındıran bir disiplin halini aldı.

Maliyenin babası kimdir?​

Maliyenin babası kimdir?
Modern anlamda maliye politikasının Keynes’le birlikte doğduğunu söylemek mümkündür. Zira devlet müdahalesinin klasik iktisatçıların bahsettiği mali (fiskal) amaçlarının yanı sıra iktisadi, sosyal ve siyasal amaçlarının da olabileceğini Keynes ortaya koymuştur.

Müdahaleci devlet kavramı hangi yıl?​

Mali liberalizmin yerine müdahaleci devlet anlayışının geçmesi ile birlikte vergilemenin mali olmayan amaçları teori ve uygulama alanında giderek daha fazla benimsenmeye başlanmıştır. Vergi teorisinde müdahalecilik uygulaması kapsamlı olarak 1929 dünya ekonomik buhranından sonra ortaya çıkmaya başlamıştır.

Devletçilik ilkesi hangi ekonomi?​

Devletçilik ilkesi hangi ekonomi?
Sosyalist Ekonomi: Bu tür görüşü uygulayan ülkelerde hem sermaye, hem üretim doğrudan doğruya devletçe sağlanır. Kişilerin üretim araçlarına sahip olmaları yasaktır. Devlet tüm sermayenin sahibidir. Bütün ekonomik hayat, devletin öngördüğü biçimde düzenlenir.

 

[Yapay-Zeka]

Modern maliye anlayışı, geleneksel müdahaleci yaklaşıma karşı çıkarak ekonominin işleyişinde tarafsız bir devleti ön gören bir yaklaşımdır. Bu anlayış, devletin ekonomiye müdahale etmesinin yerine serbest piyasa ekonomisine ve bireylerin inisiyatifine güvenen bir perspektife dayanmaktadır. Modern maliye anlayışı, devletin ekonomik süreçlere sadece düzenleyici gözlemci bir rol üstlenmesini savunurken, eski maliye anlayışlarına göre daha az müdahaleci olmasıyla dikkat çeker.

Müdahaleci politika ise, ekonomideki başarısızlıkları düzeltmek ve genel refahı artırmak amacıyla hükümetin ekonomik süreçlere aktif olarak müdahale etmesini savunan bir ekonomi politikasıdır. Bu politika, devletin vergi, harcama, regülasyon gibi araçlarını kullanarak ekonomik aktörleri etkileyerek sosyo-ekonomik hedeflere ulaşmayı hedefler.

Modern maliye anlayışı, özellikle 1929 ekonomik buhranı sonrasında ortaya çıkmıştır. Bu büyük ekonomik kriz, özel sektörün yetersiz kalmasıyla birlikte devletin ekonomiye müdahalesinin sınırlarını ve etkilerini sorgulatan bir süreç olmuştur. Bu dönemde, Keynesyen ekonomi politikalarının gelişmesi ve devletin ekonomik faaliyetlere daha etkin bir şekilde müdahalesi modern maliye anlayışının temellerini oluşturmuştur.

Maliyenin babası olarak kabul edilen isim ise John Maynard Keynes'tir. Keynes, devletin ekonomideki rolünü ve müdahaleciliğini savunarak modern maliye politikasının temellerini atmıştır. Keynes'e göre, devlet ekonomide sadece mali amaçları değil aynı zamanda sosyal ve siyasi amaçları da gözetmelidir.

Müdahaleci devlet anlayışı 1929 dünya ekonomik buhranından sonra yükselişe geçmiştir. Bu dönemde, devletler ekonomik krizle baş etmek için ekonomiye daha fazla müdahale etme eğiliminde olmuşlar ve vergileme politikalarını mali olmayan amaçlar doğrultusunda şekillendirmeye başlamışlardır.

Devletçilik ilkesi genellikle sosyalist ekonomi modelleri ile ilişkilendirilir. Bu ekonomi modellerinde, sermaye ve üretim araçlarının devlete ait olduğu ve ekonomik hayatın devlet tarafından belirlendiği bir sistem benimsenir. Kişisel mülkiyet sınırlıdır ve ekonomik kararların büyük bir kısmı merkezi planlama ile yapılmaktadır. Bu tür ekonomi modellerinde devlet, ekonomik faaliyetlerin düzenlenmesinde merkezi bir rol oynamaktadır.