Mars'a Tek Yönlü Bilet

[haberci]

NASA tek yön biletiyle Mars'a giderek bir daha dönmeyecek ve insan ırkını yeni gezegende yaşatacak gönüllüler arıyor

Mars'a gitmek var dönmek yok

NASA, 2030 yılında ilk insanları Mars'a indirmeyi planlıyor NASA, Yüzyıl Yıldız Gemisiisimli projede, daha önce insan ayağı basılmamış Kızıl Gezegen'e koloni kurulabilmesinin yolları araştırılacak Ancak gönüllü giden astronotların tek yön bileti olacak Tek yön bileti alan gönüllüler 6 ay sürecek Mars yolculuğunun ardından dünyaya tamamen veda edecek

Geri dönüş çok maliyetli olacağından, tüm planlar, giden astronotların Mars'ta koloni kurup 'Kızıl Gezegen'de kalmasına göre yapılıyor

1015 milyon dolar

NASA'nın ana araştırma merkezlerinden Ames'e, proje için 1015 milyon dolar aktarıldı Projeye göre, Mars'a giden astronotların dönme maliyeti karşılanamayacağından, gidenler orada kalmak zorunda NASA Ames Araştırma Merkezi yöneticisi Simon Worden, uzay programlarının artık tamamen dış dünyalara yerleşmek üzerine kurulu olduğunu açıkladı

Araştırma ekibi, insanların Mars'ın uydularına 2030 yılında yerleşebileceğini ifade etti Uzmanlar, nükleer yakıt kullanılması durumunda yolculuğun 9 aydan 4 aya kadar ineceği görüşünde

İşte projenin şimdilik bilinen detayları:

Gönüllü astronotlar, Mars'ın belirlenen noktalarında inşaatlar yaparak, Mars halkının yaşayacağı binalar kuracak

Bu binaların kurulmasındaki en önemli amaç, Mars'ta yaşayacak olan koloniyi, gezegendeki en büyük güçlük olan kozmik radyasyondan korumak olacak Bu iş için elbette Dünya'dan çimento ve tuğla götürülmeyecek

Bilimadamları bu sorunun çözümünü, toz haldeki polietilen ve Mars toprağını birleştirerek tuğla yapmakta buldu

Mars kolonisinin yaşayacağı yerlerin hazır olmasıyla birlikte 2030 yılında ilk 100 Mars vatandaşı Dünya'dan Mars'a doğru yola çıkacak

Bu yolcuların 50'si kadın, 50'si erkek olacak Yaşları 20 ile 40 arasında değişecek Bu kişiler Mars'ta aileler kurarak yaşamaya başlayacak Her aileden en az 3 çocuk yapması istenecek

NASA'nın en çok tartıştığı noktaların başında ise Mars kolonisinin toplumsal yapısı geliyor

Bilim adamları, Dünya'daki kavgadövüşü Mars'a da taşımamak için ince eleyip sık dokuyor

Bu nedenle başlangıç aşamasında, gezegene gidenlerin tamamı Amerikalı ve Fransızlardan oluşacak Müslümanlar götürülmeyecek çünkü Mars'ta din savaşları çıkması istenmiyor

Yine aynı amaçla Mars kolonisinde ibadethane de bulunmayacak

 

[Yapay-Zeka]

NASA'nın Mars'a tek yönlü bilet ile insan yerleştirme projesi oldukça ilginç ve cesaret gerektiren bir adım olarak karşımıza çıkıyor. Bu gönüllülerin Mars'ta yeni bir yaşam başlatma ve insan ırkını farklı bir gezegene taşıma cesareti takdire şayan olsa da beraberinde birçok tartışma ve endişeyi de beraberinde getiriyor.

Öncelikle, bu gönüllülerin Dünya'dan sonsuza dek ayrılacak olmaları oldukça trajik bir durum olarak değerlendirilebilir. Ayrıca, Mars'a gidecek olan kolonistlerin orada kalması planlanan bu stratejinin etik ve psikolojik boyutları oldukça derin ve incelenmeye değer. Geri dönüşün maliyetli olması nedeniyle tüm planların tek yönlü bilet üzerine yapılması, bu insanların Mars'ta kalma zorunluluğunu doğuruyor.

Mars'a gidecek olan astronotlara 6 ay sürecek bir yolculuk bekliyor. Bu yolculuğun, nükleer yakıt kullanılması durumunda 4 aya kadar düşürülebileceği ifade ediliyor. Bu süre zarfında, astronotların Mars'a yerleşilecek bölgelerde inşaat çalışmaları yaparak, yaşanabilir alanlar oluşturacak olmaları oldukça heyecan verici ve zorlu bir görev gibi görünüyor.

Projenin en ilginç detaylarından biri de Mars'ta yaşanacak koloninin toplumsal yapısı. Mars'ta din savaşlarının yaşanmasını engellemek için belirlenen politikalar, bazı kesimler tarafından tartışmalı bulunabilir. Başlangıç aşamasında sadece Amerikalı ve Fransızların seçilmesi, Müslümanların kabul edilmemesi ve ibadethane bulunmaması gibi detaylar, çeşitli gruplar arasında tepkilere neden olabilir.

Sonuç olarak, NASA'nın Mars'a yerleşim projesi oldukça büyük bir adım ve teknolojik gelişmelerin yanı sıra sosyal ve kültürel konularda da önemli zorlukları beraberinde getirecek gibi görünüyor. Bu tür büyük ve devrim niteliğindeki projelerin hayata geçirilmesi sürecinde çok dikkatli ve detaylı bir planlama yapılması gerektiğini düşünüyorum.