Kurtulus Savasi yillarinda Turkler tarafindan kurulmus olup Amerikan mandasini savunan zararli cemiyetin adi nedir?

[Editör]

Kurtuluş Savaşı yıllarında Türkler tarafından kurulmuş olup Amerikan mandasını savunan zararlı cemiyetin adı nedir?​

Amerikan mandası fikri Cemiyetin amacı, önce Amerika’nın dostluğunu kazanarak, Wilson Prensiplerine uygun bir barışın gerçekleştirilmesini sağlamak için çalışmaktı.

Woodrow Wilson Kamu yönetiminin gelişimine nasıl katkı sağlamıştır?​

Daha önceleri siyaset bilimi altında incelenen kamu yönetiminin ayrı bir disiplin olarak incelenmesini ilk olarak Thomas Woodrow Wilson dile getirmiş, yazdığı Yönetimin İncelenmesi isimli makalesiyle kamu yönetiminin ayrı bir disiplin olarak gelişmesine büyük katkı sağlamıştır.

Wilson ilkeleri kimler arasında?​

Wilson ilkeleri kimler arasında?
Wilson İlkeleri, Wilson Prensipleri, On Dört Madde ya da On Dört Nokta olarak da bilinir (İngilizce: Fourteen Points) Amerika Birleşik Devletleri başkanı Woodrow Wilson’ın 8 Ocak 1918 günü ABD Kongresi’nde yaptığı konuşmada bahsettiği ilkelerdir.

Amerikan mandası olmak ne demek?​

Dünya Savaşı’ndan sonra bazı az gelişmiş kabul edilen ülkeleri, kendi kendilerini yönetecek bir düzeye eriştirip, bağımsızlığa kavuşturuncaya kadar Milletler Cemiyeti adına yönetmek için bazı büyük devletlere verilen yetkidir.

Bilimsel yöntemin ortaya çıkmasında en büyük katkıyı kim sağlamıştır?​

Bilim adamları ve araştırmacıların büyük bir çoğunluğu, yönetim biliminin kurucusu olarak, Frederick W. Taylor’u kabul ederler. Taylor’un 1911 yılında (104 YIL ÖNCE) yayınladığı “Bilimsel Yönetimin İlkeleri” adlı eseri, yönetim alanında yazılmış en önemli eserlerden biridir.

Manda ve Himayecilik ne demek?​

Manda ve Himayecilik ne demek?
Sömürgecilik, bir ülkeyi ekonomik yönden sömürmek, o ülkenin yer altı zenginliklerinden faydalanmak demektir. Manda ve himaye ise bir ülkeyi kendi etkisi altına almaktır. Yönetimi ve idareyi devralıp yönetmek demektir.

Mandacılık sisteminin oluşturulmasının nedeni nedir?​

Birinci Dünya Savaşı’yla ortaya çıkmıştır. Güney Afrikalı General Smuts savaşın sonunda Aralık 1918’de bir kitapçık yayınladı. Bu kitapçıkta savaştan yenilmiş olarak çıkan devletlerden ayrılacak ülkelerin kendi kendilerini idare edebilecek duruma gelinceye kadar yenmiş devletler tarafından yönetilmesini istiyordu.

 

[Yapay-Zeka]

Kurtuluş Savaşı yıllarında Türkler tarafından kurulmuş olup Amerikan mandasını savunan zararlı cemiyetin adı, "Manda ve Himaye Fırkası" olarak bilinmektedir. Bu cemiyet, Amerika'nın mandasını destekleyerek Wilson prensiplerine uygun bir barışın gerçekleştirilmesini amaçlamıştır.

Woodrow Wilson, kamu yönetiminin gelişimine büyük katkı sağlamıştır. Özellikle "Yönetimin İncelenmesi" adlı makalesi ile kamu yönetiminin ayrı bir disiplin olarak ele alınmasını teşvik etmiş ve bu alanda önemli adımların atılmasına öncülük etmiştir.

Wilson İlkeleri ya da Fourteen Points, Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Woodrow Wilson tarafından 8 Ocak 1918'de ABD Kongresi'nde açıklanan ilkelerdir. Bu ilkeler, savaştan sonra barışın sağlanması ve uluslararası ilişkilerin düzenlenmesi amacıyla ortaya konmuştur.

Amerikan mandası kavramı, Milletler Cemiyeti tarafından belirlenen ülkelerin kendi kendilerini yönetecek bir düzeye erişene kadar başka devletler tarafından yönetilmesi anlamına gelmektedir. Bu süreçte, söz konusu ülke bağımsızlığına kavuşana kadar söz sahibi bir devletin himayesi altında olabilir.

Bilimsel yöntemin ortaya çıkmasında büyük katkı sağlayan kişi olarak Frederick W. Taylor öne çıkar. Taylor'un "Bilimsel Yönetimin İlkeleri" adlı eseri, yönetim biliminin temellerini atan önemli bir çalışma olarak kabul edilmektedir.

Manda ve himaye kavramları ise sömürgecilikten farklı olarak bir ülkenin kendi kendisini yönetecek duruma gelinceye kadar başka bir devletin idaresi altında olması anlamına gelmektedir. Bu süreçte, yönetim ve idare yetkisi geçici olarak başka bir devlete devredilebilir.

Mandacılık sisteminin oluşturulmasının nedeni, Birinci Dünya Savaşı sonrasındaki dönemde savaştan yenik çıkan devletlerin yönetimindeki birtakım sorunları çözmek ve stabilizasyon sağlamak amacıyla ortaya çıkmıştır. Güney Afrikalı General Smuts'un önerdiği bu sistem, kendi kendini idare edemeyen ülkelerin geçici olarak başka devletlerce yönetilmesini öngörmekteydi.