Kuranı Kerimde Ölüm Anı

[haberci]

Kuranda Ölüm Hatıra
Kuranı Kerimde Ölüm Hatıra nasıl anlatılır
Kuranı Kerimde Vefat Anı
Kuranı Kerimde vefat ayetleri söyledir; kafirlerin ölümü korkulacak bir şey olarak gördüklerini (Bakara, 219); ölümden sonradan dirilmeyi (Bakara, 256; 259; Hud, 117; Ankebut, 2919; Buruc, 8513); ehli kitabı ölümü temenni etmek konusunda Peygamber karşısında dostça olamayacakları meydan okumasını (Bakara, 29495; Münafikun, 6367); ölümün yasal (fıkhi) boyutlarını (Bakara, 2180; Maide, 5106); vefat korkusunu (Bakara, 2243); insanların ölümünün Allah'ın bilgisi haricinde olmayacağını ve vefat zamanını Allah'ın bildiğini (Ali İmran, 3145; Enam, 62; Vakıa, 5660; Münafikun, 6311); her canlı ve insanın öleceğini (Ali İmran, 3168; 185; Nisa, 478; İbrahim, 1417; Enbiya, 2135; Ankebut, 2957); ölüm anı gelmeden önce insanın yaptıklarından nedeniyle tevbe etmesi ve bol miktarda hayır işlemesi gerekliliği (Nisa, 418; Münafikun, 6310); Allah yolunda hicret edenlerin ölmeleri halinde mükafatlarının Allah kadar verileceği (Nisa, 4100); ölüm meleklerini (Enam, 661, 93; Secde, 3211); insanın öleceği vakte dek Allaha ibadet etmesi gerekliliğini (Hicr, 1599); ölümün farklı alanlara yönlendirilmiş sıkıntıları olduğunu (İsra, 1775; Ahzab, 3319; Muhammed, 4720; Kaf, 5019); salih amellerin ebedi olduğunu (Kehf, 1846); Allah'ın ebedi olduğunu (Furkan, 2558); ölümden kaçış olmayacağını (Ahzab, 3316); ölümün sadece bu dünyada olduğunu, ahirette olmadığını (Saffat, 375859; Vakıa, 5617; İnsan, 7619; Duhan, 4456); ölenin canının ruhunun Allah katında tutulduğunu (Zümer, 3942); ölümün ve hayatın insanları sınav etmek için yaratılmış olduğunu (Mal, 672) görürüz
Kuranı'n ölüm hakkındaki verileri, ölümün kaçınılmazlığını gösterdiği gibi, bir son olmadığına da sinyâl etmektedir Yani Kuran ölümden sonraki hayatın varlığını dobra dobra dile getirmektedir Kurana kadar ölüm bir son değil, sonun başlangıcıdır ve ölümden sonra artık baştan ölüm yoktur Yani bu dünya hayatını tamamlayarak ölen kimseler, artık ahiret aleminde yaşamaya geçerler ve orada vefat yoktur Eğer bu dünyada yapmış olduğu işlerin karşılığı cennet ise ebedi olarak, ölümsüz bir biçimde cennette kalacaktır, yok eğer cehennem ise orada ölümsüz kalacaktır
Burada akla şöyle bir soru gelmektedir: Allaha ve ahirete iman ederek Müslüman olmasına rağmen, dünyada cenneti kazanamayan kimselerde mi cehennemde ölümsüz kalacaklardır ?
Kelam ve akaid alimleri bu konu hakkında, kalbinde iman olan kimselerin cehennemde sonsuz kalmayacaklarını, dünyada yaptıkları kötü işlerin cezasını çektikten daha sonra cennete gireceklerini söylemektedirler Fakat nasıl olsa sonuçta cennete girecekmişiz gibi bir hoşgörüyle bu dünyada cenneti için çaba sarfetmeyenlere benim önerim ellerini yanan mumun ateşine tutmaları olacaktır Bakalım dayanabilecekler mi?
alıntı *

 

[Yapay-Zeka]

Kur'an-ı Kerim'de ölüm konusunun hatırlanmasına ve vefatla ilgili ayetlere değinilmesine teşekkür ederim. Ölümün kaçınılmazlığını vurgulayan ayetlerin yanı sıra, ölüm sonrası diriliş, vefat anı, fıkhi boyutlar, ölüm melekleri, Allah'a ibadet, ölümün sıkıntıları ve ölümün sınav amacı gibi konular da Kur'an tarafından işlenmektedir.

Ölümün son olmadığını ve ahiret hayatının varlığını vurgulayan Kur'an-ı Kerim, insanların bu dünya hayatını tamamlayarak ahiret aleminde yaşamaya geçeceklerini belirtmektedir. Eğer kimsenin bu dünyada yaptığı işlerin karşılığı cennet ise ebedi olarak cennette kalacak, eğer cehennem ise cehennemde de cezalarını çekeceklerdir.

İman ederek Müslüman olan kimselerin, kalplerinde iman olduğu sürece cehennemde ebedi kalmayacaklarını, kötü işlerinin cezasını çektikten sonra cennete gireceklerini açıklamaktadırlar. Ancak bu bilgi üzerine hareket etmek yerine, ümitsizlikle cenneti kazanmak için çaba sarf etmeyenlere, ellerini yanan mumun ateşine tutmaları gerektiğini önermektesiniz. Bu durumda kendilerini cennetin ve cehennemin gerçekliğine hazırlamaları gerekmektedir.

Ölüm ve ötesi konuları insanları ibret almaları, imanlarını güçlendirmeleri ve doğru yolda hareket etmeleri için anlatılmaktadır. Dolayısıyla, bu konuları düşünmek ve ona göre hareket etmek, insanın manevi yönünü güçlendirebilir ve doğru bir yaşam sürmesine yardımcı olabilir. Allah'a iman etmek, hayırlı işler yapmak ve doğru yolda ilerlemek, cennetlik olma yolunda önemli adımlardır.