Kul Hakkı İle İlgili Ayetler neler
Böylece bir gün ancak, ahali o günde âlemlerin Rabbinin huzurunda an duracaklardır
elMÜTAFFİFÎN, Ayet 6
Allah kiminize kiminizden daha bol rızık verdi Bol rızık verilenler, rızıklarını ellerinin altındakilere verip de bu hususta kendilerini onlara eşit kılmazlar Şart böyle iken Allah'ın nimetini inkâr mı ediyorlar?
enNAHL, Ayet 71 2 17:26 DAHASI akrabaya, yoksula, yolcuya hakkını ver boşu boşuna de saçıp savurma
elİSRÂ, Ayet 26
O halde sen, akrabaya, yoksula, yolda kalmışa hakkını ver Allah'ın rızasını
isteyenler için bu, en iyisidir İşte onlar kurtuluşa erenlerdir
erRÛM, Ayet 38
Geriye Doğru eli ermez, gücü yetmez çocuklar bıraktıkları takdirde (halleri ne olur) diye korkacak olanlar (yetimlere haksızlık etmekten) korkup titresinler; Allah'tan sakınsınlar ve içten söz söylesinler
enNİSA, Ayet 9
Bilerek hakkı bâtıl ile karıştırmayın, hakkı gizlemeyin
elBAKARA, Ayet 42
Şu iki gurup, Rableri hakkında çekişen iki hasımdır: İmdi, inkâr edenler için ateşten bir elbise biçilmiştir Onların başlarının üstünden kaynar su dökülecektir!
elHACC, Ayet 19
Kendisini ve İshak'ı kutsal (kutlu ve verimli) eyledik Lâkin her ikisinin neslinden
iyi kimseler olacağı gibi, kendine açıktan açığa kötülük edenler de olacak
esSÂFFÂT, Ayet 113
Allah'a ve öbür dünya gününe inanan bir toplumun babaları, oğulları, kardeşleri, yahut akrabaları da olsa Allah'a ve Resûlüne düşman olanlarla arkadaşlık ettiğini göremezsin İşte onların kalbine Allah, iman yazmış ve katından bir ruh ile onları desteklemiştir Onları içlerinden ırmaklar akan cennetlere sokacak, orada ebedî kalacaklardır Allah onlardan razı olmuş, onlar da Allah'tan hoşnut olmuşlardır İşte onlar, Allah'ın tarafında olanlardır İyi bilin fakat, kurtuluşa erecekler de sadece Allah'ın tarafında olanlardır
elMÜCADELE,
Kıyamet günü yakınlarınız ve çocuklarınız size menfaat vermezler Çünkü Allah aranızı ayırır Allah, yaptıklarınızı görendir
elMÜMTEHINE, Ayet 3
Ey iman edenler! Eşlerinizden ve çocuklarınızdan size düşman olanlar da vardır Onlardan sakının Ama affeder, kusurlarını başlarına kakmaz, kusurlarını örterseniz, bilin ki, Allah fazla bağışlayan, çok esirgeyendir
etTEĞABÜN, Ayet 14
Başlıcababanın ve yakınların bıraktıklarından erkeklere bir pay vardır; başlıcababanın ve yakınların bıraktıklarından kadınlara da bir pay vardır Lüzum azından, lüzum çoğundan emin bir hisse ayrılmıştır
enNİSA, Ayet 7
Allah size, çocuklarınız hakkında, erkeğe, kadının payının iki misli (servet vermenizi) emreder (Çocuklar) ikiden artı kadın iseler, ölünün bıraktığının üçte ikisi onlarındır Eğer yalnız bir kadınsa yarısı onundur Ölenin çocuğu varsa, başlıcababasından her birinin mirastan altıda bir hissesi vardır Eğer çocuğu değil da başlıcababası ona vâris olmuş ise, anasına üçte bir (düşer) Eğer ölenin kardeşleri varsa, anasına altıda bir (düşer Bütün bu paylar ölenin) oluşturacağı vasiyetten ve borçtan sonradır Babalarınız ve oğullarınızdan hangisinin size, üstünlük bakımından daha yakın olduğunu bilemezsiniz Bunlar Allah tarafından konmuş farzlardır (paylardır) Şüphesiz Allah ilim ve hikmet sahibidir
enNİSA, Ayet 11
Yapacakları vasiyetten ve borçtan sonradan eşlerinizin, eğer çocukları yoksa, bıraktıklarının yarısı sizindir Çocukları varsa bıraktıklarının dörtte biri sizindir Çocuğunuz yoksa, sizin de, yapacağınız vasiyetten ve borçtan daha sonra, bıraktığınızın dörtte biri onlarındır (zevcelerinizindir) Çocuğunuz varsa, bıraktığınızın sekizde biri onlarındır Eğer bir erkek ya da kadının, anababası ve çocukları bulunmadığı halde (kelâle şeklinde) malı mirasçılara kalırsa ve bir erkek yoksa bir kızkardeşi varsa, tanesine altıda bir düşer Bundan artı iseler üçte bire ortaktırlar (Bu taksim) yapılacak vasiyetten ve borçtan sonradan, kimse zarara uğramaksızın (yapılacak)tır Bunlar Allah'tan size vasiyettir Allah her şeyi hakkıyle bilendir, halîmdir
enNİSA, Ayet 12
Ey iman edenler! Kadınlara zorla vâris olmanız size helâl değildir Anlaşılır Biçimde bir edepsizlik yapmadıkça, onlara verdiğinizin bir kısmını ele geçirmeniz için de kadınları sıkıştırmayın Onlarla iyi geçinin Eğer onlardan hoşlanmazsanız (biliniz ki) Allah'ın hakkınızda fazla uğurlu kılacağı bir şeyden de hoşlanmamış olabilirsiniz
enNİSA, Ayet 19
(Erkek ve kadından) herkes için, ana, baba ve akrabanın bıraktığından (hisselerini alacak olan) vârisler kıldık Yeminlerinizin bağladığı kimselere de paylarını verin Çünkü Allah her şeyi görmektedir
enNİSA, Ayet 33
Senden kadınlar hakkında fetva istiyorlar De oysa, onlara ait hükmü size Allah açıklıyor: Kitap'ta, kendileri için yazılmışı (mirası) vermeyip nikâhlamak istediğiniz yetim kadınlar, çaresiz çocuklar ve yetimlere aleyhinde âdil davranmanız hakkında size okunan âyetler (Allah'ın hükmünü açıkça ortaya koymaktadır) Hayırdan ne yaparsanız şüphesiz Allah onu bilmektedir
enNİSA, Ayet 127
Senden fetva isterler De ancak: Allah, babası ve çocuğu olmayan kimsenin mirası hakkındaki hükmü şöyle açıklıyor: Eğer çocuğu olmayan bir kimse ölür de onun bir kızkardeşi bulunursa, bıraktığının yarısı bunundur Kızkardeş ölüp çocuğu olmazsa erkek kardeş de ona vâris olur Kızkardeşler iki tane olursa (erkek kardeşlerinin) bıraktığının üçte ikisi onlarındır Eğer erkekli kadınlı daha pozitif kardeş mevcut ise erkeğin hakkı, iki kadın payı kadardır Şaşırmamanız için Allah size izah etme yapıyor Allah her şeyi bilmektedir
enNİSA, Ayet 176
Boşama iki defadır Bundan sonrası ya iyilikle yetişmek ya da güzellikle salıvermektir Kadınlara verdiklerinizden (boşanma esnasında) bir şey almanız size helâl olmaz Ama erkek ve kadın Allah'ın sınırlarında kalıp evlilik haklarını tam başvuru formu edememekten korkarlarsa bu koşul müstesna (Ey müminler!) Siz de karı ile kocanın, Allah'ın sınırlarını, hakkıyla muhafaza etmelerinden kuşkuya düşerseniz, kadının (erkeğe) fidye vermesinde her iki taraf için de sakınca yoktur Bu söylenenler Allah'ın koyduğu sınırlardır Sakın onları aşmayın Kim Allah'ın sınırlarını aşarsa işte onlar zalimlerdir
elBAKARA, Ayet 229
Kendilerine mehir görev ederek evlendiğiniz kadınları, temas etmeden boşarsanız, görev ettiğiniz mehrin yarısı onların hakkıdır Oysa kadınların vazgeçmesi veya nikâh bağı elinde bulunanın (velinin) vazgeçmesi hali müstesna, affetmeniz (mehirden vazgeçmeniz), takvâya daha uygundur Aranızda iyilik ve ihsanı unutmayın Kuşkusuz Allah yapmakta olduklarınızı hakkıyla görür
elBAKARA, Ayet 237
Kadınlara mehirlerini gönül rızası ile (cömertçe) verin; eğer gönül hoşluğu ile o mehrin bir kısmını size bağışlarlarsa onu da afiyetle yeyin
enNİSA, Ayet 4
Eğer bir eşi bırakıp da yerine diğer bir benzer olmak isterseniz, onlardan birine yüklerle mehir vermiş olsanız dahi ondan hiçbir şeyi geri almayın Siz iftira ederek ve apaçık günah işleyerek onu geri alır mısınız?
enNİSA, Ayet 20
Eskiden siz birbirinizle haşirneşir olduğunuz ve onlar sizden sağlam bir güvence almış olduğu halde onu nasıl geri alırsınız!
enNİSA, Ayet 21
(Harp esiri olarak) sahip olduğunuz cariyeler müstesna, evli kadınlar da size haram kılındı Allah'ın size emri budur Bunlardan başkasını, namuslu olmak ve zina etmemek üzere mallarınızla (mehirlerini vererek) istemeniz size helâl kılındı Onlardan faydalanmanıza karşılık kararlaştırılmış olan mehirlerini verin Mehir kesiminden daha sonra (bir miktar indirim için) müşterek anlaşmanızda size günah yoktur Şüphesiz Allah ilim ve hikmet sahibidir
enNİSA, Ayet 24
İçinizden, imanlı hür kadınlarla evlenmeye gücü yetmeyen kimse, ellerinizin altında yer alan imanlı genç kızlarınız cariyelerinizden alsın Allah sizin imanınızı daha iyi bilmektedir Daima aynı köktensiniz (insanlık bakımından aranızda ayrım yoktur) O Kadar ise iffetli yaşamaları, zina etmemeleri ve sıcacık arkadaş da tutmamaları şartı ve sahiplerinin izni ile onları nikâhlayıp alın, mehirlerini de normal miktarda verin Evlendikten sonradan bir fuhuş yaparlarsa onlara, özgürlük kadınların cezasının yarısı (uygulanır) Bu (cariye ile evlenme izni), içinizden günaha düşmekten korkanlar içindir Sabretmeniz ise sizin için daha hayırlıdır Allah çok bağışlayıcı ve esirgeyicidir
enNİSA, Ayet 25
Allah'ın insanlardan bir kısmını diğerlerine üstün kılması sebebiyle ve mallarından masraf yaptıkları için erkekler kadınların yöneticisi ve koruyucusudur Onun için sâliha kadınlar itaatkârdır Allah'ın kendilerini korumasına karşılık gizliyi (kimse görmese de namuslarını) koruyucudurlar Baş kaldırmasından üzüntü ettiğiniz kadınlara tavsiye verin, onları yataklarda yalnız bırakın ve (bunlarla yola gelmezlerse) dövün Eğer size itaat ederlerse artık onların aleyhine diğer bir yol aramayın; çünkü Allah yücedir, büyüktür
enNİSA, Ayet 34
Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı (gönderdik) Dedi fakat: Ey kavmim! Allah'a kulluk edin, sizin ondan diğer tanrınız yoktur Size Rabbinizden açık bir kanıt gelmiştir; bundan böyle ölçüyü, tartıyı tam yapın, insanların eşyalarını yetkisiz vermeyin Düzeltilmesinden daha sonra yeryüzünde bozgunculuk yapmayın Eğer inananlar iseniz bunlar sizin için daha hayırlıdır
elARÂF, Ayet 85
Ve ey kavmim! Ölçüyü ve tartıyı adaletle yapın; insanlara eşyalarını yetersiz vermeyin; yeryüzünde bozguncular olarak dolaşmayın
HÛD, Ayet 85
İnsanların hakkı olan şeyleri kısmayın Yeryüzünde bozgunculuk yaparak keşmekeş çıkarmayın
benzeşenŞUARÂ, Ayet 183
Rüşd çağına erişinceye dek, yetimin malına, sadece en iyi tutumla yaklaşın; ölçü ve tartıyı adaletle yapın Biz herkese ancak gücünün yettiği kadarını yükleriz Laf söylediğiniz süre, yakınlarınız zeka olsa adaletli olun, Allah'a verdiğiniz sözü tutun İşte Allah size, en ince ayrıntısına kadar düşünesiniz diye bunları emretti
elENAM, Ayet 152
Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı (gönderdik) Dedi fakat: Ey kavmim! Allah'a kulluk edin, sizin ondan diğer tanrınız yoktur Size Rabbinizden açık bir kanıt gelmiştir; bundan böyle ölçüyü, tartıyı bütün yapın, insanların eşyalarını beceriksiz vermeyin Düzeltilmesinden daha sonra yeryüzünde bozgunculuk yapmayın Eğer inananlar iseniz bunlar sizin için daha hayırlıdır
elARÂF, Ayet 85
Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı (gönderdik) Dedi ki: Ey kavmim! Allah'a kulluk edin! Sizin için ondan başka tanrı yoktur Ölçüyü ve tartıyı beceriksiz yapmayın Zira ben sizi hayır (ve bolluk) içinde görüyorum Ve ben, fiilen sizin için kuşatıcı bir günün azabından korkuyorum
HÛD, Ayet 84
Ve ey kavmim! Ölçüyü ve tartıyı adaletle yapın; insanlara eşyalarını yetersiz vermeyin; yeryüzünde bozguncular olarak dolaşmayın
HÛD, Ayet 85
Rabbin rızkı dilediğine bol verir, dilediğine daraltır hiç kuşkusuz O, kullarından haberdardır, (onları) mükemmel görür
elİSRA, Ayet 30
Ölçtüğünüz vakit tastamam ölçün ve içten terazi ile tartın Bu, keza daha iyidir ayrıca de neticesi bakımından daha güzeldir
elİSRA, Ayet 35
Ölçüyü tastamam yapın, (insanların hakkını) eksik verenlerden olmayın
benzeyenŞUARÂ, Ayet 181
Doğru terazi ile tartın
eşŞUARÂ, Ayet 182
Sakın dengeyi bozmayın
erRAHMÂN, Ayet 8
Ölçüyü adaletle tutun ve yetkisiz tartmayın
erRAHMÂN, Ayet 9
Eksik ölçüp noksan yapan hilekârlara yazıklar olsun!
elMÜTAFFİFÎN, Ayet 1
Onlar insanlardan alırken ölçüp tarttıklarında tam,
elMÜTAFFİFÎN, Ayet 2
Onlara belirlemek için ölçüp tarttıklarında ise beceriksiz ölçer ve tartarlar
elMÜTAFFİFÎN, Ayet 3
Onlar düşünmezler mi ancak, yeniden diriltilecekler!
elMÜTAFFİFÎN, Ayet 4
*
Böylece bir gün ancak, ahali o günde âlemlerin Rabbinin huzurunda an duracaklardır
elMÜTAFFİFÎN, Ayet 6
Allah kiminize kiminizden daha bol rızık verdi Bol rızık verilenler, rızıklarını ellerinin altındakilere verip de bu hususta kendilerini onlara eşit kılmazlar Şart böyle iken Allah'ın nimetini inkâr mı ediyorlar?
enNAHL, Ayet 71 2 17:26 DAHASI akrabaya, yoksula, yolcuya hakkını ver boşu boşuna de saçıp savurma
elİSRÂ, Ayet 26
O halde sen, akrabaya, yoksula, yolda kalmışa hakkını ver Allah'ın rızasını
isteyenler için bu, en iyisidir İşte onlar kurtuluşa erenlerdir
erRÛM, Ayet 38
Geriye Doğru eli ermez, gücü yetmez çocuklar bıraktıkları takdirde (halleri ne olur) diye korkacak olanlar (yetimlere haksızlık etmekten) korkup titresinler; Allah'tan sakınsınlar ve içten söz söylesinler
enNİSA, Ayet 9
Bilerek hakkı bâtıl ile karıştırmayın, hakkı gizlemeyin
elBAKARA, Ayet 42
Şu iki gurup, Rableri hakkında çekişen iki hasımdır: İmdi, inkâr edenler için ateşten bir elbise biçilmiştir Onların başlarının üstünden kaynar su dökülecektir!
elHACC, Ayet 19
Kendisini ve İshak'ı kutsal (kutlu ve verimli) eyledik Lâkin her ikisinin neslinden
iyi kimseler olacağı gibi, kendine açıktan açığa kötülük edenler de olacak
esSÂFFÂT, Ayet 113
Allah'a ve öbür dünya gününe inanan bir toplumun babaları, oğulları, kardeşleri, yahut akrabaları da olsa Allah'a ve Resûlüne düşman olanlarla arkadaşlık ettiğini göremezsin İşte onların kalbine Allah, iman yazmış ve katından bir ruh ile onları desteklemiştir Onları içlerinden ırmaklar akan cennetlere sokacak, orada ebedî kalacaklardır Allah onlardan razı olmuş, onlar da Allah'tan hoşnut olmuşlardır İşte onlar, Allah'ın tarafında olanlardır İyi bilin fakat, kurtuluşa erecekler de sadece Allah'ın tarafında olanlardır
elMÜCADELE,
Kıyamet günü yakınlarınız ve çocuklarınız size menfaat vermezler Çünkü Allah aranızı ayırır Allah, yaptıklarınızı görendir
elMÜMTEHINE, Ayet 3
Ey iman edenler! Eşlerinizden ve çocuklarınızdan size düşman olanlar da vardır Onlardan sakının Ama affeder, kusurlarını başlarına kakmaz, kusurlarını örterseniz, bilin ki, Allah fazla bağışlayan, çok esirgeyendir
etTEĞABÜN, Ayet 14
Başlıcababanın ve yakınların bıraktıklarından erkeklere bir pay vardır; başlıcababanın ve yakınların bıraktıklarından kadınlara da bir pay vardır Lüzum azından, lüzum çoğundan emin bir hisse ayrılmıştır
enNİSA, Ayet 7
Allah size, çocuklarınız hakkında, erkeğe, kadının payının iki misli (servet vermenizi) emreder (Çocuklar) ikiden artı kadın iseler, ölünün bıraktığının üçte ikisi onlarındır Eğer yalnız bir kadınsa yarısı onundur Ölenin çocuğu varsa, başlıcababasından her birinin mirastan altıda bir hissesi vardır Eğer çocuğu değil da başlıcababası ona vâris olmuş ise, anasına üçte bir (düşer) Eğer ölenin kardeşleri varsa, anasına altıda bir (düşer Bütün bu paylar ölenin) oluşturacağı vasiyetten ve borçtan sonradır Babalarınız ve oğullarınızdan hangisinin size, üstünlük bakımından daha yakın olduğunu bilemezsiniz Bunlar Allah tarafından konmuş farzlardır (paylardır) Şüphesiz Allah ilim ve hikmet sahibidir
enNİSA, Ayet 11
Yapacakları vasiyetten ve borçtan sonradan eşlerinizin, eğer çocukları yoksa, bıraktıklarının yarısı sizindir Çocukları varsa bıraktıklarının dörtte biri sizindir Çocuğunuz yoksa, sizin de, yapacağınız vasiyetten ve borçtan daha sonra, bıraktığınızın dörtte biri onlarındır (zevcelerinizindir) Çocuğunuz varsa, bıraktığınızın sekizde biri onlarındır Eğer bir erkek ya da kadının, anababası ve çocukları bulunmadığı halde (kelâle şeklinde) malı mirasçılara kalırsa ve bir erkek yoksa bir kızkardeşi varsa, tanesine altıda bir düşer Bundan artı iseler üçte bire ortaktırlar (Bu taksim) yapılacak vasiyetten ve borçtan sonradan, kimse zarara uğramaksızın (yapılacak)tır Bunlar Allah'tan size vasiyettir Allah her şeyi hakkıyle bilendir, halîmdir
enNİSA, Ayet 12
Ey iman edenler! Kadınlara zorla vâris olmanız size helâl değildir Anlaşılır Biçimde bir edepsizlik yapmadıkça, onlara verdiğinizin bir kısmını ele geçirmeniz için de kadınları sıkıştırmayın Onlarla iyi geçinin Eğer onlardan hoşlanmazsanız (biliniz ki) Allah'ın hakkınızda fazla uğurlu kılacağı bir şeyden de hoşlanmamış olabilirsiniz
enNİSA, Ayet 19
(Erkek ve kadından) herkes için, ana, baba ve akrabanın bıraktığından (hisselerini alacak olan) vârisler kıldık Yeminlerinizin bağladığı kimselere de paylarını verin Çünkü Allah her şeyi görmektedir
enNİSA, Ayet 33
Senden kadınlar hakkında fetva istiyorlar De oysa, onlara ait hükmü size Allah açıklıyor: Kitap'ta, kendileri için yazılmışı (mirası) vermeyip nikâhlamak istediğiniz yetim kadınlar, çaresiz çocuklar ve yetimlere aleyhinde âdil davranmanız hakkında size okunan âyetler (Allah'ın hükmünü açıkça ortaya koymaktadır) Hayırdan ne yaparsanız şüphesiz Allah onu bilmektedir
enNİSA, Ayet 127
Senden fetva isterler De ancak: Allah, babası ve çocuğu olmayan kimsenin mirası hakkındaki hükmü şöyle açıklıyor: Eğer çocuğu olmayan bir kimse ölür de onun bir kızkardeşi bulunursa, bıraktığının yarısı bunundur Kızkardeş ölüp çocuğu olmazsa erkek kardeş de ona vâris olur Kızkardeşler iki tane olursa (erkek kardeşlerinin) bıraktığının üçte ikisi onlarındır Eğer erkekli kadınlı daha pozitif kardeş mevcut ise erkeğin hakkı, iki kadın payı kadardır Şaşırmamanız için Allah size izah etme yapıyor Allah her şeyi bilmektedir
enNİSA, Ayet 176
Boşama iki defadır Bundan sonrası ya iyilikle yetişmek ya da güzellikle salıvermektir Kadınlara verdiklerinizden (boşanma esnasında) bir şey almanız size helâl olmaz Ama erkek ve kadın Allah'ın sınırlarında kalıp evlilik haklarını tam başvuru formu edememekten korkarlarsa bu koşul müstesna (Ey müminler!) Siz de karı ile kocanın, Allah'ın sınırlarını, hakkıyla muhafaza etmelerinden kuşkuya düşerseniz, kadının (erkeğe) fidye vermesinde her iki taraf için de sakınca yoktur Bu söylenenler Allah'ın koyduğu sınırlardır Sakın onları aşmayın Kim Allah'ın sınırlarını aşarsa işte onlar zalimlerdir
elBAKARA, Ayet 229
Kendilerine mehir görev ederek evlendiğiniz kadınları, temas etmeden boşarsanız, görev ettiğiniz mehrin yarısı onların hakkıdır Oysa kadınların vazgeçmesi veya nikâh bağı elinde bulunanın (velinin) vazgeçmesi hali müstesna, affetmeniz (mehirden vazgeçmeniz), takvâya daha uygundur Aranızda iyilik ve ihsanı unutmayın Kuşkusuz Allah yapmakta olduklarınızı hakkıyla görür
elBAKARA, Ayet 237
Kadınlara mehirlerini gönül rızası ile (cömertçe) verin; eğer gönül hoşluğu ile o mehrin bir kısmını size bağışlarlarsa onu da afiyetle yeyin
enNİSA, Ayet 4
Eğer bir eşi bırakıp da yerine diğer bir benzer olmak isterseniz, onlardan birine yüklerle mehir vermiş olsanız dahi ondan hiçbir şeyi geri almayın Siz iftira ederek ve apaçık günah işleyerek onu geri alır mısınız?
enNİSA, Ayet 20
Eskiden siz birbirinizle haşirneşir olduğunuz ve onlar sizden sağlam bir güvence almış olduğu halde onu nasıl geri alırsınız!
enNİSA, Ayet 21
(Harp esiri olarak) sahip olduğunuz cariyeler müstesna, evli kadınlar da size haram kılındı Allah'ın size emri budur Bunlardan başkasını, namuslu olmak ve zina etmemek üzere mallarınızla (mehirlerini vererek) istemeniz size helâl kılındı Onlardan faydalanmanıza karşılık kararlaştırılmış olan mehirlerini verin Mehir kesiminden daha sonra (bir miktar indirim için) müşterek anlaşmanızda size günah yoktur Şüphesiz Allah ilim ve hikmet sahibidir
enNİSA, Ayet 24
İçinizden, imanlı hür kadınlarla evlenmeye gücü yetmeyen kimse, ellerinizin altında yer alan imanlı genç kızlarınız cariyelerinizden alsın Allah sizin imanınızı daha iyi bilmektedir Daima aynı köktensiniz (insanlık bakımından aranızda ayrım yoktur) O Kadar ise iffetli yaşamaları, zina etmemeleri ve sıcacık arkadaş da tutmamaları şartı ve sahiplerinin izni ile onları nikâhlayıp alın, mehirlerini de normal miktarda verin Evlendikten sonradan bir fuhuş yaparlarsa onlara, özgürlük kadınların cezasının yarısı (uygulanır) Bu (cariye ile evlenme izni), içinizden günaha düşmekten korkanlar içindir Sabretmeniz ise sizin için daha hayırlıdır Allah çok bağışlayıcı ve esirgeyicidir
enNİSA, Ayet 25
Allah'ın insanlardan bir kısmını diğerlerine üstün kılması sebebiyle ve mallarından masraf yaptıkları için erkekler kadınların yöneticisi ve koruyucusudur Onun için sâliha kadınlar itaatkârdır Allah'ın kendilerini korumasına karşılık gizliyi (kimse görmese de namuslarını) koruyucudurlar Baş kaldırmasından üzüntü ettiğiniz kadınlara tavsiye verin, onları yataklarda yalnız bırakın ve (bunlarla yola gelmezlerse) dövün Eğer size itaat ederlerse artık onların aleyhine diğer bir yol aramayın; çünkü Allah yücedir, büyüktür
enNİSA, Ayet 34
Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı (gönderdik) Dedi fakat: Ey kavmim! Allah'a kulluk edin, sizin ondan diğer tanrınız yoktur Size Rabbinizden açık bir kanıt gelmiştir; bundan böyle ölçüyü, tartıyı tam yapın, insanların eşyalarını yetkisiz vermeyin Düzeltilmesinden daha sonra yeryüzünde bozgunculuk yapmayın Eğer inananlar iseniz bunlar sizin için daha hayırlıdır
elARÂF, Ayet 85
Ve ey kavmim! Ölçüyü ve tartıyı adaletle yapın; insanlara eşyalarını yetersiz vermeyin; yeryüzünde bozguncular olarak dolaşmayın
HÛD, Ayet 85
İnsanların hakkı olan şeyleri kısmayın Yeryüzünde bozgunculuk yaparak keşmekeş çıkarmayın
benzeşenŞUARÂ, Ayet 183
Rüşd çağına erişinceye dek, yetimin malına, sadece en iyi tutumla yaklaşın; ölçü ve tartıyı adaletle yapın Biz herkese ancak gücünün yettiği kadarını yükleriz Laf söylediğiniz süre, yakınlarınız zeka olsa adaletli olun, Allah'a verdiğiniz sözü tutun İşte Allah size, en ince ayrıntısına kadar düşünesiniz diye bunları emretti
elENAM, Ayet 152
Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı (gönderdik) Dedi fakat: Ey kavmim! Allah'a kulluk edin, sizin ondan diğer tanrınız yoktur Size Rabbinizden açık bir kanıt gelmiştir; bundan böyle ölçüyü, tartıyı bütün yapın, insanların eşyalarını beceriksiz vermeyin Düzeltilmesinden daha sonra yeryüzünde bozgunculuk yapmayın Eğer inananlar iseniz bunlar sizin için daha hayırlıdır
elARÂF, Ayet 85
Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı (gönderdik) Dedi ki: Ey kavmim! Allah'a kulluk edin! Sizin için ondan başka tanrı yoktur Ölçüyü ve tartıyı beceriksiz yapmayın Zira ben sizi hayır (ve bolluk) içinde görüyorum Ve ben, fiilen sizin için kuşatıcı bir günün azabından korkuyorum
HÛD, Ayet 84
Ve ey kavmim! Ölçüyü ve tartıyı adaletle yapın; insanlara eşyalarını yetersiz vermeyin; yeryüzünde bozguncular olarak dolaşmayın
HÛD, Ayet 85
Rabbin rızkı dilediğine bol verir, dilediğine daraltır hiç kuşkusuz O, kullarından haberdardır, (onları) mükemmel görür
elİSRA, Ayet 30
Ölçtüğünüz vakit tastamam ölçün ve içten terazi ile tartın Bu, keza daha iyidir ayrıca de neticesi bakımından daha güzeldir
elİSRA, Ayet 35
Ölçüyü tastamam yapın, (insanların hakkını) eksik verenlerden olmayın
benzeyenŞUARÂ, Ayet 181
Doğru terazi ile tartın
eşŞUARÂ, Ayet 182
Sakın dengeyi bozmayın
erRAHMÂN, Ayet 8
Ölçüyü adaletle tutun ve yetkisiz tartmayın
erRAHMÂN, Ayet 9
Eksik ölçüp noksan yapan hilekârlara yazıklar olsun!
elMÜTAFFİFÎN, Ayet 1
Onlar insanlardan alırken ölçüp tarttıklarında tam,
elMÜTAFFİFÎN, Ayet 2
Onlara belirlemek için ölçüp tarttıklarında ise beceriksiz ölçer ve tartarlar
elMÜTAFFİFÎN, Ayet 3
Onlar düşünmezler mi ancak, yeniden diriltilecekler!
elMÜTAFFİFÎN, Ayet 4
*