AdBlock kullandığınızı tespit ettik.

Bu sitenin devam edebilmesi için lütfen devre dışı bırakın.

Klasik Türk Edebiyatı

SoruCevap

Yeni Üye
Katılım
17 Ocak 2024
Mesajlar
350.999
Çözümler
1
Tepkime puanı
17
Puan
308
Yaş
36
Klasik Türk Edebiyatı hakkında bilgi
Klasik Türk Edebiyatı öncüleri
Divan edebiyatının özelliği
Klasik Türk Edebiyatının özellikleri
Klâsik Türk edebiyatı, eski Türk edebiyatı, yüksek zümre edebiyatı diye de adlandırılır. Aydın tabaka, yüksek zümre edebiyatı denmesinin sebebi bu edebiyatı yapanların ve ona ilgi gösterenlerin seçkin çevrelerden oluşu olarak gösterilir. Bu bir iddiadan öteye gitmiş değildir. Klâsik edebiyatta nesirden çok nazım önemlidir. Nesirde de nazım unsurları (seci, ahenk vb) kullanılmıştır. Nesirdeki dil nazma göre daha anlaşılmazdır. Bu edebiyatta şekil ve muhteva bakımından belirli kalıplar vardır: güzellik anlayışı, mecazlar Tezkireler, şairlerin hayatlarını anlatan ve şiirlerinden örnekler veren eserler olarak bu edebiyatın tarihinin ve başarısının vesikalarıdır.

Divan Şiirinin Başlıca Özellikleri

Divan şiirinin kökleri İslâm öncesi Arap şiirine dayanır. Bu şiir tarzı İslâmiyet ten sonra, bu dine giren çeşitli milletlerin katkısı ile önce Arapça da, daha sonra Farsça ile Doğu ve Batı Türkçelerinde, en sonra da Hint Müslümanlarının yazı dili olan Urduca da gelişmiştir. Nazım birimi genel olarak beyit tir. Dört ve daha fazla dizeden oluşan bentler de kullanılmıştır. Ölçü aruz ölçüsüdür. Son zamanlarında az da olsa hece kullanılmıştır. Tuyuğ ve şarkı hariç bütün nazım şekil ve türleri Fars edebiyatı aracılığıyla Arap edebiyatından alınmıştır. Kelime ve kelime grupları yönünden Arapça ve Farsça dan oldukça çok etkilenmiştir. Süslü, sanatlı ve ağır bir dil kullanmışlardır. Redif ve kafiyeye önem verilmiştir. Göz için kafiye esastır, tam ve zengin kafiye kullanılmıştır.

Şiirlerin (kasideler ve mesneviler hariç) belli bir adı yoktur. Şiirin sonunda şairin mahlası (takma adı) geçer. Nazım şekil ve türleri kesin sınırlarla birbirinden ayrılmıştır. Şiirlerde genellikle konu bütünlüğü olmadığı gibi bütün güzelliğine değil parça güzelliğine önem verilir. Kısmen kasidede ama özellikle mesnevilerde konu bütünlüğü vardır. Sanat için sanat ön plândadır.

Anlam da söyleyiş de son derece önemlidir. Bu yüzden söz sanatları bolca kullanılmıştır. Konular genellikle gerçek hayattan uzaktır. Aşk, sevgili, ölüm, ıstırap, şarap, övgü ve din gibi konular en çok işlenen konulardır. Soyut konular işlenir. Duygu ve düşünceler, kalıplaşmış mazmun larla anlatılır. Fikirler ve duygular neredeyse ortaktır. Boyun servi; kaşı keman; çenenin elma; ağzın nokta oluşu her şairde aynıdır.

Divan şairlerinin müstakil dünya görüşleri ve felsefeleri yoktur. Hepsi aynı fikirleri değişik bir biçimde söylemişlerdir. Divan şairleri Fars edebiyatının üstatlarına yetişmeyi hedefleyip zamanla onları geçtikleri gibi birbirlerine de benzemeye çalışmışlardır. Bundan dolayı nazirecilik geleneği oluşmuştur. Şairin kişiliğini ve büyüklüğünü, söyleyiş orijinalliği ve güzelliği sağlar. Divan şairi daima aşıktır. Bu aşk onulmaz dert olmakla beraber şair bu dertten memnundur, onlara göre bu derdin dermanı gene bu derdin kendisidir. Hatta zamanla beşerî aşk yerini Allah aşkına bırakır. Bu sebeple âşık mecazî sevgilisine kavuşmak istemez. En başarılı ve tanınmış divan şairleri Baki, Fuzuli, Nedim ve Nefi dir.

Divan Nesri

Divan edebiyatında nesre inşa, nesir yazana münşi, nesirlerin toplandığı eserlere münşeat denir. Nesir türündeki eserler; tarihler, münşeat, tezkireler; ilmî, dinî ve ahlâkî eserlerdir.

Divan nesri üç bölümde incelenir:

Sade Nesir

Halk için yazılan sade anlatımlı nesirlerdir. Bu nesirle halka yönelik masal, efsane, öykü, destan, dinî ve tasavvufî konular anlatılır. Aşıkpaşazade Tarihi, Mercimek Ahmet in Kabusname si, Kul Mesut un Kelile ve Dimne çevirisi, Evliya Çelebi nin Seyahatname si bu nesrin önemli örnekleridir.

Orta Nesir

Tarih ve bilim kitaplarında gördüğümüz nesirdir. Ustalık göstermek amacı güdülmediği hâlde dili sade nesirden ağırdır. Katip Çelebi nin bazı eserleri ve Naima nın kendi adıyla anılan tarihi bu nesre örnektir.

Süslü ve Sanatlı Nesir

Seciler (düz yazıda kafiye), söz ve anlam sanatları, bağlaçlarla uzayıp giden cümleler bu nesrin ayırıcı özelliğidir. Dili, yabancı söz ve tamlamalarla yüklüdür. Sanatçı bu nesirle ustalığı göstermeye çalışır. Süslü nesir, ahlâk ve felsefe konularını işler ve bazı mektuplarda görülür. Sinan Paşa nın Tazarruname siyle Veysî ve Nergisî nin nesirleri bu türün örnekleridir.

Nesir Türleri
Münşeat: Mektuplar ve düzyazı örnekleri.
Tarih: Tarihî olayları anlatan eserler. Örn: Naima, Neşrî
Siyer: Peygamberimizin hayatı ve savaşları.
Tezkire: Çeşitli sınıftan meşhur insanların, özelikle şairlerin biyografileri. Örn: Ali Şir Nevai, Mecalisün-nefais; Lâtifî, Tezkire; Sehî, Tezkire; Kınalızade Hasan Çelebi, Tezkiretüş-şuara
Surname: Büyük düğün törenleri.
Gazavatname: Çeşitli kahramanların savaşları.
Seyahatname: Gezi yazıları Örn: Evliya Çelebi, Seyahatname (17. yy.).
Hilye: Peygamberimizin iç ve dış özellikleri.
 
Geri
Üst