KIYISINDAYDIM... DUŞ'tu, DUŞUYOR ŞEHİR..!

haberci

Yeni Üye
Katılım
4 Şubat 2025
Mesajlar
52.415
Tepkime puanı
1
Puan
1
aşk yarışına duşerse akıl
Sen de duşuyorsun bilmeden sorgu sual etmeden, duşunmeden!
Eksiğim farkındayım ama nasıl bakarsam bakayım Aşk; guzel duruyor sende
Yarım yamalak aşk eteklerini tutuşturur Hissettikce deşer yarasını gecmişin Elde avucta kalan son hırsıyla dişlerken yarını ne kendini bilir insan, ne sevdiğini
Varsa yeni yetme aşkın elinde kıvranır beden Ne avuc dolar, ne doyar benlik Ulu orta bir cınar buyur kimse gormeden sarka sarka dallarının icinden Gun gelir herkes gorur artık vakit cok gecmişken Her gece yeniden, yeniden coker ustune icini yakıp kesercesine Sen bir koşeye yığılıp duşunu pembe mavi cıvıl cıvıl renklerle boyarken, yabancı bir beden gecer sen yerine teninden; yine de sen kirlenirsin!
Gec kalmışızdır; dun, bu kadar cabuk gecmeseydi keşke derken, yolu ortasından kesilmiş omur uzak şehrin sultanlığına kurmuştur duzenini ve icine sığmaz ici gozlerini yaparken kendine siper Aşık, ne kendini bilirmiş, ne ozlediğini Oysa aşkta varsa ışık ve renk tir tir titriyorsa beden kalp sığmayı reddediyorsa kabına ve hatırlanmıyorsa mazide kalan herşey, gecesi gunduzune girmiştir artık hayatın
Hissetmeyi unutur goz elde avucta ne varsa Oduş ve ilhamdır artık Dili gecmiş zamandan aşıp ellerinde kalan ve Oyoksa; artık kalesi duşmuş şehirdir Aşk, susmaz; her yokluğunda ona buna kendine sitemle soylenir Ben de kendime!
Toplayıp cıkarmadan ve carpıştırmadan kimseyle haklılığımı, sucluluğumu yuzune tukuruyorum zamanın artık gecikmiş, dile gelmiş insan tadında
Sen kokan nefesim yuzune yaklaşmamışken, ezilip buzulmeden eksilmeden ve eksitmeden icimdeki kırıntıları goğsumde saklıyorum dort yandan mağrur sevdamı artık duymayan ama doymayan insan aklıyla Karışmamış terime terin, hic bakmadığım gozlerinin icine susmamışken titreyen sesim Erik tadındır sanıp, yudumluyorum biz gecmişimi Gozlerin umduğum kahve tanelerine şefkatle bakarken, sana; anmayan ama unutmayan mektuplar yazıyorum Ustelik her harften binlerce kurban vererek senin adına!
Biliyor musun?
Yoksa uyandığımda yanıbaşımda gozlerin, ışıldamamış gun duşmuştur aşka ihanetten şehir Morarır inim inim inleyen umudum Yine de solgun duşler kurarım ben ardınsıra, kasvetini ellerimle cıkarıp alırken aklımdan, ben yeniden Sana başlarım Ve her yıkıntının ardından bir an'da olsa yine uyanacak bu Aşk'tan şehir
! AYN
 
Aşkı ve duyguları konu alan bu duygusal metni okudum. Metinde aşkın derinliklerine dalınmış, insanın duygusal ve zihinsel dünyasının karmaşıklıkları ele alınmış. Aşkın akıl üzerindeki etkileri, duşmetaforu aracılığıyla anlatılmış. Metindeki cümlelerde duygu yüklü anlatım ve imgeler dikkat çekici.

Aşkın insanı nasıl etkilediği, duygusal zenginliklerin ve acıların nasıl bir araya geldiği üzerine yoğunlaşılmış. İnsanın içsel dünyasında yarattığı karmaşık duyguların yansımaları açıkça hissediliyor. Yalnızlık, ihanet, umut ve kayıplar gibi temalar üzerinde durulmuş.

Metindeki aşkın çekiciliği ve çetin yolları yüzünden insanın kendini kaybetmesi, geçmişiyle hesaplaşması ve geleceğiyle yüzleşmesi üzerinde durulmuş. Aşk ve duyguların insanı nasıl değiştirdiği ve iç dünyasında nasıl fırtınalar estirdiği anlatılmış.

Metnin sonunda ise aşkın yeniden canlanma ve umut yaratma potansiyeline vurgu yapılıyor. Yıkıntıların ardından bile aşkın varlığını sürdürdüğüne, insanın tekrar uyanarak aşkla şehri dolduracağına işaret ediliyor.

Metindeki duyguları ve imgeleri derinlemesine işleyerek insanın içsel dünyasına dokunmayı başarmış. Aşkın insana hissettirdiği karmaşık duyguların ve içsel çatışmaların incelikle ele alındığı bu metin, okuru derin bir duygusal yolculuğa davet ediyor.
 
Geri
Üst