AdBlock kullandığınızı tespit ettik.

Bu sitenin devam edebilmesi için lütfen devre dışı bırakın.

Hoş Geldin!

Bize kaydolarak topluluğumuzun diğer üyeleriyle tartışabilir, paylaşabilir ve özel mesaj gönderebilirsiniz.

Şimdi Kaydolun!

Keynesyen goruste faiz haddi hangi piyasadaki denge sonucunda elde edilir?

Editör

Yeni Üye
Katılım
7 Mart 2024
Mesajlar
57.875
Çözümler
1
Tepkime puanı
1
Puan
36

Keynesyen görüşte faiz haddi hangi piyasadaki denge sonucunda elde edilir?​

Geliştirilen likidite tercihi teorisi ile açıklanan faiz oranı, para piyasasında denge fiyatı iken istihdam piyasasında dengesizlik fiyatı olmaktadır. Faizin parasal bir olgu olduğu ve para piyasasında para arzı ve para talebi tarafından belirlenmesi, Keynes’in teorisinin esasını oluşturmaktadır.

Keynes e göre faiz haddi neye bağlıdır?​

Keynesyen iktisatçıların faiz oranını açıklamak için kullandıkları Likidite Tercihi Teorisi’ne göre faiz oranını belirleyen faktörlerden biri de para talebidir. Para talebi, gelir ve fiyat düzeyi gibi iki faktöre bağlı olarak değişmektedir. Gelir düzeyinin artması para talebini artırır.

Faiz teorisi nedir?​

Faiz teorisi nedir?
Özetle, Klasik Sistemde tasarruflarla yatırımları dengeye getiren etken faiz oranıdır. J.M. Keynes, Genel Teori adlı ünlü eserinde bu görüşe karşı çıkmıştır. Keynes’in faiz teorisi, Likidite Tercihi Teorisi diye bilinir. O’na göre, para piyasasında denge, gelir ve harcama değişmeleri aracılığıyla sağlanır.

Klasik ve Keynesyen teorilerde faiz hangi piyasalarda belirlenmektedir?​

Klasik ve Keynesyen teorilerde faiz hangi piyasalarda belirlenmektedir?
Bu farklılık basit gibi görünmekle birlikte aslında önemli bir ayırımı işaret eder. Çünkü klasikler faiz oranının yatırım ve tasarruf tarafından belirlendiğini söylerken, Keynesyenler, Wicksell’den güç alarak faiz oranının para ve tahvil piyasasında belirlendiğini kabul ederler.

Avrupa merkez bankası’nın faiz oranını yükseltmesi döviz kurunu nasıl etkiler?​

AB Merkez Bankası politika faizini artırdığında, euro bölgesi içinde bankalararası borçlanma maliyeti artar bu da kredi faizlerine yansır. Tüketicilerin ve ticari işletmelerin borçlanma maliyetleri artar. Buna bağlı olarak tüketici harcamaları, iç talep, şirket yatırımları ve karlılıkları azalır.

Kaç çeşit faiz teorisi vardır?​

Bunlar Klasik Faiz teorisi, Ödünç Verilebilir Fonlar teorisi, Keynes’in Faiz teorisi, Hicks-Hansen’in Neokeynesyen Sentezi ve Tobin’in Portföy teorisi olarak sınıflandırılmaktadır.

Parasal faiz teorisi nedir?​

Parasal faiz teorisi nedir?
Klasik iktisatçılar ve bunların son dönem temsilcileri tarafından savunulan parasal olmayan faiz teorisi, faiz oranının reel faktörler tarafından belirlendiğini ileri sürmektedir. Buna göre faiz oranı, sermaye arzını yansıtan tasarruf ile sermaye talebini yansıtan yatırım tarafından belirlenir.

Keynesyen görüşe göre bir ekonomide işsizliğin temel nedeni nedir?​

Keynesyen görüşe göre bir ekonomide işsizliğin temel nedeni nedir?
Keynes’e göre işsizlik toplam talep yetersizliğinden kaynaklanmaktadır. Keynesci işsizliğin özünde, bireylerin az sayıda mal talep etmeleri nedeniyle firmalann az emek talep etmeleri vardır. Keynes’e göre işsizlik sorununun çözümünde mutlaka hükümetlerin politikalarla piyasalara müdahale etmesi gerekmektedir.
 
Keynesyen görüşe göre faiz haddinin belirlenmesi para piyasasındaki denge sonucunda elde edilir. Keynes'e göre faiz oranı, likidite tercihi teorisi çerçevesinde para talebine bağlı olarak belirlenmektedir. Bu teoriye göre faiz oranını etkileyen faktörler arasında gelir düzeyi ve fiyat düzeyi gibi unsurlar da bulunmaktadır. Para talebinin gelir düzeyi gibi değişkenlerden etkilenmesi, faiz haddinin belirlenmesinde önemli bir rol oynamaktadır.

Keynes'e göre, faiz haddi genellikle para ve tahvil piyasalarında belirlenir. Likidite tercihi teorisi, faiz oranının belirlenmesinde para piyasasının önemli olduğunu vurgular. Bu teoriye göre, para arzı ve para talebi arasındaki denge faiz haddinin belirlenmesinde etkilidir. Keynesyen yaklaşıma göre, faiz haddi genellikle istikrar analizleri ve para politikaları ile ilişkilendirilir.

Keynesyen iktisatçılara göre, ekonomide işsizliğin temel nedeni toplam talep eksikliğidir. Keynes'e göre, işsizlik sorunu, bireylerin az miktarda mal talep etmesi nedeniyle firmaların az miktarda işgücü istihdam etmesinden kaynaklanmaktadır. Bu nedenle, Keynesyen görüşe göre, ekonomideki işsizlik problemi genellikle tam istihdam seviyesine ulaşmak için hükümet müdahalesi gerektiren toplam talep eksikliğinden kaynaklanmaktadır. Bu nedenle, Keynesyen ekonomistlere göre, işsizlik sorununun çözümünde hükümet müdahalesi ve ekonomik politikalar önemli bir rol oynamaktadır.
 
Geri
Üst