AdBlock kullandığınızı tespit ettik.

Bu sitenin devam edebilmesi için lütfen devre dışı bırakın.

kayıkcı kul mustafa genc osman destanı

haberci

Yeni Üye
Katılım
4 Şubat 2025
Mesajlar
51.379
Tepkime puanı
1
Puan
1
Genc Osman Destanı
Sultan Dorduncu Murad ’ın Bağdat Seferine katılan Genc Osman adlı delikanlı ile ilgili menkıbe
Olay 17 yuzyılın yeniceri aşıklarından Kayıkcı Kul Mustafa ’nın destanıyla da bestelenerek gunumuze kadar gelmiştir Gunumuze farklı manzum metinler halinde gelen menkıbenin konusu şu şekildedir:
İran şahı, Dicle Nehrini gecip Bağdat ’ı fetheylemiş, Ehli sunnet Muslumanlarına şiddetli eziyetler ve mubarek makamlara karşı hurmetsizlik etmektedir Haber Sultan Murad Hana ulaştığında Padişah ’ın canı sıkılmış, harp anını toplamış ve Bağdat ’a sefer icin ordunun hazır olmasını dilemiş Sultan yeniceri ve sipahilerden başka gonullulerin de sefere gelmesini istemiş ve bu hususta şoyle buyurmuş:
Ayrıca ulaklar salın her yere
Gonulluler dahi gelsin sefere
Gonullu olanlar bıyık burmalı
Oyle ki, ustunde tarak durmalı
Bıyıksız genclerle Bağdad iline
Varamam Buyruğum boyle biline
Padişahın bu fermanına rağmen gonlu cihad ateşiyle yanan, 18 yaşında, uc aylık evli Genc Osman kendini nefer olarak yazdırmayı başarır Fakat bu haber padişahın kulağına gider Murad Han; “O soz dinlemezden hesap sorayım! diyerek otağı humayuna cağırtır Osman ’ı goren butun vezirler ve beyler padişahın onu cezalandıracağını duşunerek: “Eyvah bu tuysuz yiğide yazık olacak! dediler:
Osman otağ icre elpence an
Gok gibi gurledi Sultan Murad Han
Bre bilmez misin eyledik ferman
Şol Bağdad ustune gider olanda
Gonullu olanlar bıyık burmalı
Oyle ki ustunde tarak durmalı
Bir pence vuruşta kalkan kırmalı
Duşman uzere hamle eder olanda
Osman kaşla goz arasında cebinden cıkardığı demir tarağı ust dudağına vurdu Demir tarak korpe dudağa saplanıp titredi ve durdu Tarağın dişlerinin dibinden kan damlaları dokulurken, elleri gobeğinin uzerinde goğsu kabarık, başı dik olduğu halde şoyle dedi:
Gunduz gece gonlu ayık sultanım
Bin Bağdad şehrine layık sultanım
İşte tarak işte bıyık sultanım
Olurum ben, size keder olanda
Murad Han fevkalade memnun Osman ’ı dualarla taltif ettikten sonra Bağdad ’a ilerleyen onculere serdar eyledi
Genc Osman bundan sonra kırk gun Bağdat muhasarasında cansiperane carpıştı Kırkıncı gun Osmanlı sancağını surlara dikti Bu sırada kolları ve bir rivayete gore de başı kesilmesine rağmen savaşmaya devam etti Neticede Bağdat ’ın kesin olarak elde edilmesinden sonra vasiyetini yaparak toprağa uzandı:
Sozumu iletin ol Murad Hana
Din ve devlet icin boyandım kana
Akşam, sabah her an yolumu gozler
Bir taze gelinle bir garip ana
Anam gozlemesin artık yolumu
İncitmesin benim korpe dulumu
Ak sutunu helal etsin oğluna
Boylesine arz eyleyin halımı
Kaynak: Rehber Ansiklopedisi
 
Genc Osman Destanı, Sultan Dördüncü Murad'ın Bağdat Seferi'ne katılan Genc Osman adlı delikanlının hikayesini anlatan bir menkıbedir. Bu menkıbe genellikle 17. yüzyılda yaşamış olan Yeniceri Aşıklardan Kayıkcı Kul Mustafa'nın destanıyla da bestelenerek günümüze kadar gelmiştir. İran Şahı’nın Dicle Nehri'ni geçip Bağdat'ı fethettiği ve Müslümanlara karşı zulmettiği dönemde, Sultan Murad'ın bu durumdan haberdar olmasıyla Bağdat'a sefer düzenlenmesi kararı alınır.

Sultan Murad, sadece Yeniçeriler ve sipahiler değil, gönüllülerin de sefere katılmasını ister. Bu gönüllülerin bıyıklı olmaları ve bıyıklarının üzerinde tarak bulunması gerektiğini belirtir. Ancak bu emre rağmen genç ve cesur Osman, 18 yaşında ve üç aylık evli olmasına rağmen kendini nefer olarak yazdırmayı başarır. Bu durum Sultan Murad'ın kulağına gider ve Osman çağrılır. Osman'ı gören vezirler ve beyler, Sultan'ın onu cezalandıracağını düşünerek endişelenirler.

Ancak Osman, Sultan Murad'ın huzuruna çıktığında, kendisini savunur ve bıyığını çıkarmaz. Tam aksine, cebinden çıkardığı demir tarakla dudağına vurur ve Sultan Murad'ın emrine uygun olarak bıyığını oluşturur. Bu cesur hareketi Sultan'ı memnun eder ve Osman'a dualarla taltifte bulunur. Daha sonra Osman, Bağdat'ı ele geçirmek için verilen göreve liderlik eder.

Genc Osman, Bağdat kuşatmasında kırk gün boyunca cesurca savaşır. Kırkıncı gün Osmanlı sancağını surlara dikecek kadar gözü pek ve kararlıdır. Bazı rivayetlere göre kolları kesilmesine rağmen dövüşmeye devam eder. Sonunda Bağdat kesin olarak Osmanlıların eline geçer ve Osman, toprağa vasiyetini yaparak hayatını kaybeder.

Genc Osman'ın cesaret ve fedakarlıklarla dolu hikayesi, Sultan Murad'a olan sadakati ve vatan sevgisiyle öne çıkar. Osman'ın son vasiyetinde ise annesine ve eşine olan duyguları vurgulanarak, ulvi bir aşk ve vefakarlık örneği sergilenir. Bu menkıbe, cesaret, sadakat ve vatan sevgisi gibi değerleri ön plana çıkararak okuyucularına ilham verir.
 
Geri
Üst