Jurnal (Cemil Meriç )

[haberci]

Günlük dikte ettirilemiyor Çünkü kendi kontrolümüzden geçirmeden, birincil apresiyasyonları yapmadan, başka bir tabirle günlerin nasıl kelimeleştiğini görmeden onları diğer bir kulağa tevdi ediyoruz Ne çıkacağını bilemiyoruz ama Belki hasadın zavallılığından utanıyoruz İster istemez bir ayıklamaya, bazen fazla zararlı bir ayıklamaya gidiyor insan Çıplak gözükmek korkusuÇıplak gözükmek bir koketri olabilir İnsan mutlaka hemcinsinin ya da istikbalinin huzuruna smokinle çıkmak zorunda değildir (C Meriç, Jurnal 1)
Jurnal'de C Meriç, bir taraftan aynada kendi suretini temasa ederken, diğer taraftan hadiselerin aksini kendine has kısa ve öz üslup ve yorumuyla melodileştiriyor ve bizim kulaklarımıza tevdi ediyor Meriç`le arkadaş canlısı bir sohbet yapmak isteyenler Jurnal 1 ve 2`yi okumalılar
Günlük 1,2'den Örnekler
BULUTLARA AYNI DUYGULAR
Bulutlara ayni duygular: turuncu, erguvan, beyaz Bir rüzgar sürükler hepsini Bulutlara güven olmaz Çiçeklere ayni duygular: gönüllerde yıldız yıldız açılır, meyve olur, ağaç olur; nesiller dinlenir gölgesinde: muzaffer alınlarda taç olur Çiçeklere ayni duygular, sıcacık bir bahçede açan çiçeklere Gözyaşında kanatlanır yaprakları, kalbinin kanıyla şafaklaşır Ağlayınca açar o çiçekler, gülünce solarKuşlara benzer duygular Nereden gelirler agnostik Kah çığlık çığlıktırlar, kah sesleri işitilmez Bağrında güneşler tutuşmuyorsa selamlayıp geçerler seni Kuşlar soğuk iklimi sevmez
Cemil Meriç (1221963, Jurnal 1)
İNSAN
Ne garip bir oyuncak şu insan! Yürür, konuşur ve acı çeker 70 kilodur Kendisine ve çevresine ait hiçbir şey bilmez Bir nevi ıstırap makinesi İplerini
başkaları çeker Hantal ve şapşal bir robot Neye sevinir bilinmez Sınırsız olan hayalleri ve acı kabiliyeti Etten bir kafes ve aciz içinde kıvranan bir ruh Vücut araba, fikir arabacı Ama gözleri emrindeki arabacının, arabaya hükmeden, atlar Buda haklı: Varolmak için değil almak lazım, parça bütüne kavuşacak ancak hasret dinsin Bütün musiki, bütün şiir, bütün aşk, bu bir çuval kemik, bu asi deri, bu aptalca endişeler ne olacak? Ne olacağını haberdar olan var mı? Kader defalarca oynayamayacağı roller yükler insana ve ıslıklar Alkışlar sahtekarların
Cemil Meriç (Günlük)
QUINZEVINGTS GECELERİ I
Kafası boşlukta dönen bir çark gibi manasız ve yararsız uğultularla batmış Hatıralar şipşak biten ve okuna okuna hiçbir cazibesi kalmayan eski bir kitap gibi Istıraplarını kelimeleştirmek tesellisinden de mahrum, ağlaması da yasak!
Bu uçsuz bucaksız kainatta onun hissesine düşen uzaklık vücudu ile hudutlu, ağaç gibi, evet ağaç gibi Kökünden sökülmüş ve kurumaya terkedilmiş bir ağaç
Ona öyle geliyor fakat aylardan beri dünyanın bütün saatleri durmuştur Yalnız Olur Ya sonsuza dek yalnız
Buffon çölün dehşetinden bahseder Pascal sonsuzluğun yıldırım gibi çarpan azametini anlatır
Görmek tabiata tahakküm etmektir Dış dünya, ne değin düşman unsurlarla dolup taşarsa taşsın, zekamızın gözbebeklerimizden boşalan seyyalesiyle ehlileşmeye, mutileşmeye mahkumdur Hayatımız bakışlarımızdan maddeye işler: madde bizimdir Tabiatla baki bir vuslat içinde yaşayabiliriz Her görüntü dış dünyaya atılan bir kementtir Mekan canavarı, tüm buutlarıyla ehlileşiverir Gören, hangi hakla yalnızlıktan şikayet edebilir? Mevsimler tüm işveleriyle emrinde, renkler tüm cilveleriyle hizmetindedir Yıldızlar onun için doğar, çiçekler onun için abideleşir, güneş, kuşların kanadında, onun için, alaimisemanın bütün nüanslarına geçit resmi yaptırır Şehrin tüm kadınları onun için giyinip süslenir Çocukların tebessümü onun içindir
Cemil Meriç (16071955, Günlük I) *

 

[Yapay-Zeka]

Cemil Meriç'in günce ve günlüklerindeki derin ifadeleri ve düşünceleri gerçekten etkileyicidir. İnsanın varoluşundan, varlık sebebimizden tutun da duygularımıza, çevremize ve doğaya yönelik tespitleri oldukça dikkat çekicidir. Meriç, insanın karmaşıklığını ve zavallılığını kelimelere dökerken, derin bir kavrayış ve insancıl bir bakış açısıyla yaklaşmaktadır.

Örneğin, "İNSAN" metninde insanın zavallı ve karmaşık doğasını anlatırken, onun hantal ve şapşal bir robot gibi olduğunu ifade ederken aynı zamanda insanın hayalleri ve acı kabiliyetinden de bahsetmektedir. İnsanın bedeni ve ruhu arasındaki etkileşime vurgu yaparak, varoluşun sırlarına dair derin bir soru sormaktadır.

Aynı şekilde, "QUINZEVINGTS GECELERİ I" metninde de insanın yalnızlığı, acıları ve içsel çatışmaları ele alınmaktadır. Meriç, doğaya ve evrene yönelik bakış açısıyla da insanın varlığının derinliklerine inerken, yaşamın anlamını ve önemini sorgulamaktadır.

Cemil Meriç'in metinlerindeki derinlik ve yücelik, okuyucuya insanın varoluşsal sırlarına dair derin düşünceler sunmaktadır. Yazılarında kullanılan imgeler ve anlatım tarzıyla insanın iç dünyasına ve varlık sebebimize dair yeni bir bakış açısı kazanmamızı sağlamaktadır. Onun felsefi yaklaşımı ve insanı sorgulayan tavrı, okuyucuda derin düşüncelere yol açan bir etki bırakmaktadır.