SoruCevap
Yeni Üye
- Katılım
- 17 Ocak 2024
- Mesajlar
- 350.999
- Çözümler
- 1
- Tepkime puanı
- 17
- Puan
- 308
- Yaş
- 36
Iskatı savm ne demektir?
Iskatı savm, olunun uzerindeki oruc borclarını duşurmek demektir Iskat, kişinin sağlığında ceşitli sebeplerle eda edemediği oruc, adak, keffaret gibi dini mukellefiyetlerinin, olumunden sonra fidye odenerek duşurulmesi, boylece o kişinin bu tur borclarından kurtulması anlamını taşır Olunun uzerinden, sağlığında mazereti sebebiyle tutamadığı oruc borclarının duşurulmesi icin fidye verilmesi hususu, ayet ile sabittir Kur’anı Kerim’de, “Oruc tutmaya guc yetiremeyenler, bir yoksul doyumuna yetecek kadar fidye oder (Bakara, 2184) buyrulmaktadır Bu ayetin hukmune gore, oruca dayanamayan veya sağlık mazeretleri sebebiyle Ramazan’da ve diğer zamanlarda oruc tutmaktan aciz olan kimselerin, her bir oruc gunu icin fidye odemeleri gerekir Ayette, hayatta olup oruc tutmaya sağlığı imkan vermeyenlerin fidye vermeleri soz konusu edilmektedir Hayatta iken imkan buldukları halde oruc tutmadan olenler icin oruc keffareti odenip odenemeyeceği konusu alimler arasında tartışmalıdır Fakihlerin coğunluğu, yukarıdaki ayeti kerimeden hareketle, mazeretli veya mazeretsiz oruc tutmamış ve kaza etmeden vefat etmiş olan kimselerin oruc borcları icin de fidye odeneceğini, hatta bu kimselerin bu konuda vasiyette bulunmaları gerektiğini ifade etmişlerdir (Merğinani, elHidaye, II, 270) Cunku fidyenin gerekcesi, oruc tutmaktan aciz olmaktır Olen kimse de oruc tutmaktan mutlak surette acizdir O halde bunların durumu, tutamadıkları oruca karşı fidye vermeleri nass ile sabit olan kişilerin durumuna kıyas edilebilir (Serahsi, elMebsUt, III, 100; İbn Kudame, elMuğni, IV, 395396) Başta Şafii mezhebi olmak uzere bazı goruşlere gore ise bir kimse imkanı olduğu halde fidyeyi vermeden olurse vasiyete de gerek olmaksızın bıraktığı mirastan odenir Zira onun fidye odemesi, hasta ve yolcunun orucu kaza etmesi gibidir (Nevevi, elMecmU’, VI, 259)
Iskatı savm, olunun uzerindeki oruc borclarını duşurmek demektir Iskat, kişinin sağlığında ceşitli sebeplerle eda edemediği oruc, adak, keffaret gibi dini mukellefiyetlerinin, olumunden sonra fidye odenerek duşurulmesi, boylece o kişinin bu tur borclarından kurtulması anlamını taşır Olunun uzerinden, sağlığında mazereti sebebiyle tutamadığı oruc borclarının duşurulmesi icin fidye verilmesi hususu, ayet ile sabittir Kur’anı Kerim’de, “Oruc tutmaya guc yetiremeyenler, bir yoksul doyumuna yetecek kadar fidye oder (Bakara, 2184) buyrulmaktadır Bu ayetin hukmune gore, oruca dayanamayan veya sağlık mazeretleri sebebiyle Ramazan’da ve diğer zamanlarda oruc tutmaktan aciz olan kimselerin, her bir oruc gunu icin fidye odemeleri gerekir Ayette, hayatta olup oruc tutmaya sağlığı imkan vermeyenlerin fidye vermeleri soz konusu edilmektedir Hayatta iken imkan buldukları halde oruc tutmadan olenler icin oruc keffareti odenip odenemeyeceği konusu alimler arasında tartışmalıdır Fakihlerin coğunluğu, yukarıdaki ayeti kerimeden hareketle, mazeretli veya mazeretsiz oruc tutmamış ve kaza etmeden vefat etmiş olan kimselerin oruc borcları icin de fidye odeneceğini, hatta bu kimselerin bu konuda vasiyette bulunmaları gerektiğini ifade etmişlerdir (Merğinani, elHidaye, II, 270) Cunku fidyenin gerekcesi, oruc tutmaktan aciz olmaktır Olen kimse de oruc tutmaktan mutlak surette acizdir O halde bunların durumu, tutamadıkları oruca karşı fidye vermeleri nass ile sabit olan kişilerin durumuna kıyas edilebilir (Serahsi, elMebsUt, III, 100; İbn Kudame, elMuğni, IV, 395396) Başta Şafii mezhebi olmak uzere bazı goruşlere gore ise bir kimse imkanı olduğu halde fidyeyi vermeden olurse vasiyete de gerek olmaksızın bıraktığı mirastan odenir Zira onun fidye odemesi, hasta ve yolcunun orucu kaza etmesi gibidir (Nevevi, elMecmU’, VI, 259)