SoruCevap
Yeni Üye
- Katılım
- 17 Ocak 2024
- Mesajlar
- 350.999
- Çözümler
- 1
- Tepkime puanı
- 17
- Puan
- 308
- Yaş
- 36
Uzay aslında siyah değildir Teorik olarak hicbir şeyin rengi yoktur
Işık kaynağından cıkan ışık ışınları cisimlere carparlar ve maddenin cinsine gore belli dalga boylarında yansırlar
Yansıyan ışınlar bizim gozumuze de gelirler Bize hangi dalga boyunda geldiyse o dalga boyunda algılarız o cismi
Uzayın siyah değil fakat karanlık gozukmesinin nedeni ise şudur:
Uzayda, ışık kaynaklarından cıkan ışınları yansıtacak bir tabaka yoktur
Işık sacan guneş ve yıldızlardan cıkan ışık ışınları uzayın dort bir tarafına savrulur Bir yerden yansımadığı icinde tekrar bize gelmezler
Bize geri gelen ışınlarda vardır; en guzel orneği dunyanın uydusu, aydır
Guneşten gelen ışık ışınları aydan yansıyarak gozumuze gelir Bu şekilde ayı aydınlık goruruz
Aynı şekilde aslında ışık sacmayan gok cisimlerini de ışık kaynaklarından gelen ışınların yansıması ile goruruz
Uzayı karanlık gormemizin nedeni de budur
Cevresini sarmalayan ve aynı zamanda ışığı yansıtan bir cisim olmadığı icin baktığımızda gozumuze yansıyan ışın gelmediği icin her yer bizim icin karanlıktır
Eğer yansıyan ışınlar varsa bile goremememizin 2 bir nedeni vardır: Karanlık madde karanlık maddenin, şimdiye kadar yapılan araştırmalar sonucunda uzaydaki enerjiyi emdiği ortaya cıkmıştır
Işıkta bir enerji olduğuna gore ışık ışınları karanlık madde tarafından emilir Eğer uzayın bir sınırı varsa bile karanlık maddeler bu ışınları emmektedir
Ucuncu ve son acıklama ise evrenin genişliğiyle ilgilidir Eğer evrenin X ışık yılı once oluştuğunu ve genişleme hızının bu X ışık yılı hızından daha buyuk olduğunu varsayarsak, uzayı cevreleyen bir katman varsa bile ışık kaynaklarından cıkan ışınlar daha uzayı cevreleyen cisimden yansımamış ve gozumuze gelmemiştir Eğer uzay tek bir noktadan genişlemiyorsa tum noktaları genişlemekte ise bu ışınların gozumuze hicbir zaman gelmeme olasılığı bile vardır
NOT: Uzayın cevresinde bir katman olup olmadığı bilimsel olarak kanıtlanamamıştır Şimdiye kadar yapılan acıklamalar her fiziksel acıklama gibi varsayımdan oluşmaktadır Eğer oyle bir tabaka varsa bile şimdiki teknolojiyle bunu algılamak imkansızdır
alıntı
Işık kaynağından cıkan ışık ışınları cisimlere carparlar ve maddenin cinsine gore belli dalga boylarında yansırlar
Yansıyan ışınlar bizim gozumuze de gelirler Bize hangi dalga boyunda geldiyse o dalga boyunda algılarız o cismi
Uzayın siyah değil fakat karanlık gozukmesinin nedeni ise şudur:
Uzayda, ışık kaynaklarından cıkan ışınları yansıtacak bir tabaka yoktur
Işık sacan guneş ve yıldızlardan cıkan ışık ışınları uzayın dort bir tarafına savrulur Bir yerden yansımadığı icinde tekrar bize gelmezler
Bize geri gelen ışınlarda vardır; en guzel orneği dunyanın uydusu, aydır
Guneşten gelen ışık ışınları aydan yansıyarak gozumuze gelir Bu şekilde ayı aydınlık goruruz
Aynı şekilde aslında ışık sacmayan gok cisimlerini de ışık kaynaklarından gelen ışınların yansıması ile goruruz
Uzayı karanlık gormemizin nedeni de budur
Cevresini sarmalayan ve aynı zamanda ışığı yansıtan bir cisim olmadığı icin baktığımızda gozumuze yansıyan ışın gelmediği icin her yer bizim icin karanlıktır
Eğer yansıyan ışınlar varsa bile goremememizin 2 bir nedeni vardır: Karanlık madde karanlık maddenin, şimdiye kadar yapılan araştırmalar sonucunda uzaydaki enerjiyi emdiği ortaya cıkmıştır
Işıkta bir enerji olduğuna gore ışık ışınları karanlık madde tarafından emilir Eğer uzayın bir sınırı varsa bile karanlık maddeler bu ışınları emmektedir
Ucuncu ve son acıklama ise evrenin genişliğiyle ilgilidir Eğer evrenin X ışık yılı once oluştuğunu ve genişleme hızının bu X ışık yılı hızından daha buyuk olduğunu varsayarsak, uzayı cevreleyen bir katman varsa bile ışık kaynaklarından cıkan ışınlar daha uzayı cevreleyen cisimden yansımamış ve gozumuze gelmemiştir Eğer uzay tek bir noktadan genişlemiyorsa tum noktaları genişlemekte ise bu ışınların gozumuze hicbir zaman gelmeme olasılığı bile vardır
NOT: Uzayın cevresinde bir katman olup olmadığı bilimsel olarak kanıtlanamamıştır Şimdiye kadar yapılan acıklamalar her fiziksel acıklama gibi varsayımdan oluşmaktadır Eğer oyle bir tabaka varsa bile şimdiki teknolojiyle bunu algılamak imkansızdır
alıntı