AdBlock kullandığınızı tespit ettik.

Bu sitenin devam edebilmesi için lütfen devre dışı bırakın.

İnsan Uyuduğunda Ruhu Nere Gider?

SoruCevap

Yeni Üye
Katılım
17 Ocak 2024
Mesajlar
350.999
Çözümler
1
Tepkime puanı
17
Puan
308
Yaş
36
İnsan Uyuduğunda Ruhu Nere Gider?

Ruh
, parlak bir nur gibi alemde gezer. Bu gezinti esnasında alemde gördüklerini bazan beyne aktarır. Bu esnada rüya görülür. Rüyalar görülmeyen alemlerin kapısını aralayan şifreler gibidir.

Ölümün küçük kardeşi olan uyku, Rabbimiz tarafından bir "dinlenme vasıtası" kılınmıştır. Uykudayken, gün boyu çalışan bütün azalarımız dinlenir. Başta göz, kulak, el, ayak, kemikler, kaslar, sinirler, damarlar, kalb, ruh olmak üzere, bütün zahiri ve batıni duygular, hasseler ve organlar istirahata çekilir. Bu tatil esnasında, yani insanın uykuya dalması sırasında ruhun cesetle irtibatı belli bir ölçüde kesilir.

Rüya kelimesi Arapça menşelidir ve kökü "rü'yet"tir. Ekseriyet gözle görmek "rü'yet" kelimesiyle ifade edilir. Rüya ise beyinle görmektir. Daha doğrusu ruhun gördüklerini beyine aktarmasından sonra hafızada kalanlardır. İnsan yüzündeki gözüyle sınırlı alemleri görebilir. Ama ruh ve kalb vasıtasıyla şu madde gözüyle göremediği alemleri de görebilir.

Nasıl odamızdaki hava zerrelerinde saklı yüzlerce, binlerce televizyon ve radyo istasyonlarının yayınladıkları görüntüleri ve sesleri ancak görüntüyü ve sesi görünür ve işitilir hale çevirebilen cihazlar vasıtasıyla idrak edebiliyorsak; gözle görülmeyen alemleri de ruh ve kalb vasıtasıyla idrak edebiliriz. İşte rüyalar da o görülmeyen "alemlerin kapısını aralayan şifreler gibidir.

Rüya, Hz.Adem Aleyhisselam zamanından beri varolan, konuşula gelen, insanların devamlı birbirine aktardığı, üzerinde pek çok ilmi çalışmalar yapılan, hakkında yüzlerce, binlerce eser yazılan, yüzlerce rüya tabirnamesi yayınlanan bir "gerçek"tir. Peki rüya nedir? "Rüya gerçeği" ile ilgili bilmemiz gereken "temel gerçekler" nelerdir?

Allahu Azimüşşan, peygamberliğinin ilk devresinde sadık rüyalar vasıtasıyla sevgili Resulünü (asm) büyük vazifeye hazırlamıştır. O rüyaların ertesi sabah veya birkaç gün sonra aynan tahakkuk etmesi, peygamberliğin mühim delillerindendi.

Kur'an-ı Kerim, ya açık bir şekilde, ya da işari manalarla rüyaya yer vermiştir. Rüya ile ilgili ayet-i kerimelerden bazılarına bakalım:

Yunus Suresinin 64. Ayet-i kerimesinde mealen şöyle buyrulmaktadır:

"Dünya hayatında da, ahirette de onlar için müjde vardır. Allah'ın sözlerinde asla değişiklik olmaz. En büyük kurtuluş işte budur."

Peygamber Efendimiz (asm), bu ayetteki "müjde"den muradın "Müslümanın gördüğü sadık rüya" olduğunu beyan buyurmuştur. (Tirmizi, Rüya: 3)

Yusuf Aleyhisselam'ın rüyası:

Rüya, Yusuf Aleyhisselam'ın hayatında mühim bir yer tutar. Onun kardeşleri tarafından kuyuya atılmadan önce görmüş olduğu rüyanın tabiri yıllar sonra aynen çıkmıştır. Cenab-ı Hakk'ın kendisine rüya tabirini öğrenmeyi lutfettiği Hz.Yusuf Aleyhisselam, bu "rüya tabiri bilgisi" vasıtasıyla Mısır Azizi olmuştur. Cenab-ı Hak, Peygamberinin o makama gelmesinde rüyayı bir vasıta kılmıştır. Kur'an-ı Kerim'de Yusuf Suresinin birçok ayet-i kerimesinde bu maceralar ve rüyanın bu maceradaki yeri anlatılmaktadır.

Hadis-i Şeriflerde rüya:

Sevgili Peygamberimiz (asm) sabah namazlarından sonra ashabına dönerek rüya gören olup olmadığını sorar, anlatılan rüyaları tabir ederlerdi. Rüya gören yoksa kendi rüyasını anlatır ve tabir ederlerdi.

Peygamber Efendimizin (asm) rüya ile ilgili hadis-i şeriflerinden bazılarına bakalım:

"Rüya nübüvvetin kırk altıda biridir. Salih kimse tarafından görülen gizli rüya, peygamberliğin kırk altı parçasından bir parçadır." (Buhari, Ta'bir 4, 5; Muvatta, Rüya 3; Ebu Davud, Edeb 96)

"Güzel rüya bir müjdedir. Onu Müslüman olan görür veya kendisine gösterirler." (İbn Mace, Tabir 1)

"En sadık rüya, seherlerde görülen rüyadır." (İbn Mace, Tabir 1Tirmizi, Rü'ya 3)

"Rüya yorumlanacağı şekilde gerçekleşir. Bu tıpkı ayağını yerden kaldırıp da ne zaman (onu tekrar) yere bırakacağını bekleyen bir adamın haline benzer. Onun için, biriniz rüya gördüğü zaman onu ancak öğüt veren bir adama yahut bir alime anlatsın ve ona yorumlatsın." (İbn Mace, Tabir 6)

“Zaman yaklaşınca mü’minin rüyası yalan çıkmaz. Mü’minin rüyası nübüvvetin kırk altı cüzünden biridir.” (Buhari, Ta’bir 26; Müslim, Rü’ya 6)

"Rüya üç kısımdır. Biri Allah'tan müjdedir. Biri nefsin konuşmasıdır. Biri de şeytanın korkutmasıdır. Biriniz, hoşuna giden bir rüya görecek olursa, dilerse onu anlatsın. Eğer hoşuna gitmeyen bir şey görürse onu kimseye anlatmasın, kalkıp namaz kılsın." (İbn Mace, Tabir 3)

"İyi rüya Allah'tandır. Kötü rüya şeytandandır. Bir kimse hoşlanmadığı bir rüya görürse sol tarafına üç defa tükürsün ve şeytandan Allah'a sığınsın. Böylece o rüya zarar vermez." (Buhari Tıbb 39; Müslim, Rüya 5)

"Sizden birisi sevdiği rüyayı görürse bilsin ki o Allah tarafından ikazdır... Rüyayı gören Allah'a hamd etsin ve başkasına da söylesin. Sevmediği bir şeyi görünce de muhakak ki, bu rüya şeytandandır. Rüyayı gören rüyanın şerrinden Allah'a sığınsın ve rüyasını kimseye söylemesin, böylece o rüya sahibine zarar vermez." (Buhari, Ta’bir 3, 46; Müslim, Rü’ya 3; bk. Tirmizi, Daavat 52; İbni Mace, Rü’ya 3)

“Sizin en doğru rüya görenleriniz, en doğru söyleyenlerinizdir.” (Müslim, Rü’ya 6)
 
Geri
Üst