AdBlock kullandığınızı tespit ettik.

Bu sitenin devam edebilmesi için lütfen devre dışı bırakın.

Hukukun genel ilkesine gore mahkemelerde ispat yukumlulugu kimin uzerindedir?

  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan Admin
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

Admin

Yönetici
Site Sorumlusu
Katılım
17 Ocak 2024
Mesajlar
265.352
Çözümler
5
Tepkime puanı
1
Puan
38

Hukukun genel ilkesine göre mahkemelerde ispat yükümlülüğü kimin üzerindedir?​

6100 sayılı HMK’nın “İspat yükü” başlığını taşıyan 190. maddesi: “(1) İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.

Mahkeme içi ikrar kesin delil mi?​

Mahkeme içi ikrar, bir kesin delildir. Önemle vurgulanmalıdır ki; bir davada yapılan mahkeme içi ikrar, başka bir davada da geçerli olup, kesin delil teşkil eder (Prof. Dr. Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, Altıncı baskı, İstanbul 2001, C:2, s:2045 ).
Boşanmada delil yoksa ne olur?​
Boşanma davasında delil yoksa ne olur? Davasını ispatlayamayan ve delil sunamayan kişinin davası reddedilecektir. Boşanma davasında iddia veya savunmasını delile dayandıramaz ise mahkeme tarafından delil yetersizliğinden davası reddedilecektir. Kişi, delil olmadan dava açılması halinde davayı kaybedeceğini bilmelidir.

Ispat yükü nedir medeni hukuk?​

Ispat yükü nedir medeni hukuk?
İspat yüküyse HMK m. 190 gereği bir vakıanın hukuki sonucundan hak çıkaracak kişinin o vakıayı ispatla yükümlü tutulması ve bu vakıanın ispat edilmemesi sonucu ortaya çıkan ispat- sızlık riskinin ispat yükü kendisinde olan tarafın aleyhine sonuçlanmasını ifade eder.

Mahkeme içi ikrar hakimi bağlar mı?​

Mahkeme içi ikrar hakimi bağlar mı?
HMK`nın 188. maddesinde ise; “(1) Tarafların veya vekillerinin mahkeme önünde ikrar ettikleri vakıalar, çekişmeli olmaktan çıkar ve ispatı gerekmez (m. 187/1-2). (2) Maddi bir hatadan kaynaklanmadıkça ikrardan dönülemez. (3) Sulh görüşmeleri sırasında yapılan ikrar tarafları bağlamaz.

Boşanmada kadının kusurları nelerdir?​

Boşanmada kadının kusurları çoğu zaman sadakat yükümüne aykırılık, terk, psikolojik şiddet ve evlilik birliğinden doğan yükümlülüklere aykırı davranma şeklinde karşımıza çıkar. Bununla birlikte bazı evliliklerde bazı davranışlar boşanma nedeni olarak kabul edilebilecekken bazılarında kabul edilmeyebilir.
 
Mahkemelerde ispat yükümlülüğü genel olarak, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Yani, bir kimse bir iddiada bulunuyorsa ve bu iddiadan kendisine bir hak doğacağını iddia ediyorsa, bu kişi iddiayı ispatlamakla yükümlüdür. Bu prensip, Türk Medeni Kanunu'nun ilgili maddeleriyle de belirli bir düzenlemeye tabidir.

Mahkeme içi ikrar, tanıklıkla eşdeğerde bir delil olarak kabul edilir ve kesin delil teşkil eder. Yani, bir davada tarafların mahkemede yaptıkları ikrarlar, başka bir davada da geçerli olup hakimin kararını etkileyebilir. Mahkeme içi ikrarlar, çekişmeli durumu sonlandırır ve ispatı gerektirmez. Ancak bu ikrarlardan dönülemez ve bazı durumlarda sulh görüşmeleri sırasındaki ikrarlar tarafları bağlamayabilir.

Boşanma davalarında delil sunulmaması durumunda, davasını ispatlayamayan ve delil sunamayan tarafın davası reddedilebilir. Boşanma davalarında kadının kusurları genellikle sadakat yükümüne aykırılık, terk, psikolojik şiddet gibi nedenlerden kaynaklanabilir. Ancak evlilik birliğinden doğan yükümlülüklere aykırı davranışlar da boşanma sebebi olarak kabul edilebilir. Bu durumlar belirli delillerle ispat edilmelidir ve ispat yükümlülüğü ilgili tarafındır.
 
Geri
Üst