SoruCevap
Yeni Üye
- Katılım
- 17 Ocak 2024
- Mesajlar
- 350.999
- Çözümler
- 1
- Tepkime puanı
- 17
- Puan
- 308
- Yaş
- 36
Hayvan Şiirleri - Hayvanlar İle İlgili Şiirler (Hayvan Konulu Şiirler)
Aslan
Kuyruğu var yelesi var
Önü geniş arkası dar
Görkemli bir gövdesi var
Hayvanlar kralı aslanın
Ormanda yüzlerce cariyesi
Binlerce kölesi var
Parkları meydanları
Müzeleri süsler yontusu
Ağzı mağara kapısıdır
Dişleri diş değil hançer
Yoktur kimseden korkusu
Ali YÜCE
Balıklar
Şaşıyorum şu küçük balıklara:
Nasıl yaşıyorlar denizde
Böyle ömürlerinin sonuna kadar?
Hiç merak etmiyorlar mı yeryüzünü,
Doğan ayı, batan günü?
Sudan başka yer bilmiyorlar,
Ne mevsimlerin değiştiğinden,
Ne günlerin geçtiğinden haberleri var.
Kıskanıyorum şu ufacık balıkları :
Neden bizden iyi yüzüyorlar?
Onların bizim gibi
Ne eli, ne ayağı var!..
Şükrü Enis REGÜ
KELEBEK
Yel estikçe uçuşan
Yapraklara benziyor.
Durmadan yorulmadan
Daldan dala geziyor.
Kanatları ipektir,
Bozulur dokununca.
Sanki canlı çiçektir,
Açar bahar olunca.
Ben onu çok severim.
Koşup tutmak isterim.
Fakat kaçar yaramaz,
Uçmadan yaşayamaz.
Hasan Ali YÜCEL
RENGİN
Beyaz kedim,
Siyah kedim,
Sarı kedim,
Adı "Rengin" olsun dedim.
Rengin ablamın adıdır;
O şimdi kızacak bana,
Fakat öğretmenim söyledi ya?
Rengin demek renkli demek,
Bunda ne var gücenecek ?
Lâkin ablam,
Rengin ablam.
Hain ablam.
Sofra başında dün akşam,
Astı bana çehresini.
Belki biraz hakkı vardı,
Çünkü Rengin onun adı,
Fakat ne var gücenecek;
Rengin demek, renkli demek;
Benim kedim de üç renkli,
Hem de benekli.
Beyaz kedim,
Siyah kedim,
Sarı kedim,
Adı "Rengin" olsun dedim.
Tevfik FİKRET
SERÇELER
Bir gün gelir, geçer bu geceler
Tırtıllar tırmanır yapraklara
Damla damla sızmaz dudaklara
Kalbin kaynağından bu heceler
Alnı işleyerek düşünceler
Gözyaşı döker zambaklara
Ve üşüşür olgun başaklara
Akşamın dallarından serçeler.
Ahmet Muhip DIRANAS
Geyik
Ormanlarda yaşar geyik
Yüce dağlar aşar geyik
Boynuzları çatal çatal
Ağaç mısın be kardeşlik
Suda gölgesini görmüş
Bakar kara kaşlı geyik
Sevdiğinden ayrı düşmüş
Ağlar gözü yaşlı geyik
Yavru geyik bir yaşında
İkisinde tosun geyik
Avcı vurmuş yaralamış
Hadi geçmiş olsun geyik
Ali YÜCE
Arılar
Emdiniz arılarım elma çiçeklerini,
Doldurdunuz bahçenin bütün peteklerini
Şimdi, tutun baharın, tutun eteklerini,
Gökte vızıldayarak uçun, uçun arılar.
Beyaz beyaz dallara, çiçeklere kondunuz,
Tepeler çıktınız, ovalara indiniz,
Bir çiçekten emip bir bu ota döndünüz
Haydi tepemden halka halka geçin arılar.
Böğürtlen içinde altın bir eviniz var,
Odalarınız sarı sarı balla doludur,
Beni de evinize davet edin bu bahar,
Sofranızda bana da bir yer açın arılar.
Ceyhun Atuf KANSU
Aslan
Kuyruğu var yelesi var
Önü geniş arkası dar
Görkemli bir gövdesi var
Hayvanlar kralı aslanın
Ormanda yüzlerce cariyesi
Binlerce kölesi var
Parkları meydanları
Müzeleri süsler yontusu
Ağzı mağara kapısıdır
Dişleri diş değil hançer
Yoktur kimseden korkusu
Ali YÜCE
Balıklar
Şaşıyorum şu küçük balıklara:
Nasıl yaşıyorlar denizde
Böyle ömürlerinin sonuna kadar?
Hiç merak etmiyorlar mı yeryüzünü,
Doğan ayı, batan günü?
Sudan başka yer bilmiyorlar,
Ne mevsimlerin değiştiğinden,
Ne günlerin geçtiğinden haberleri var.
Kıskanıyorum şu ufacık balıkları :
Neden bizden iyi yüzüyorlar?
Onların bizim gibi
Ne eli, ne ayağı var!..
Şükrü Enis REGÜ
KELEBEK
Yel estikçe uçuşan
Yapraklara benziyor.
Durmadan yorulmadan
Daldan dala geziyor.
Kanatları ipektir,
Bozulur dokununca.
Sanki canlı çiçektir,
Açar bahar olunca.
Ben onu çok severim.
Koşup tutmak isterim.
Fakat kaçar yaramaz,
Uçmadan yaşayamaz.
Hasan Ali YÜCEL
RENGİN
Beyaz kedim,
Siyah kedim,
Sarı kedim,
Adı "Rengin" olsun dedim.
Rengin ablamın adıdır;
O şimdi kızacak bana,
Fakat öğretmenim söyledi ya?
Rengin demek renkli demek,
Bunda ne var gücenecek ?
Lâkin ablam,
Rengin ablam.
Hain ablam.
Sofra başında dün akşam,
Astı bana çehresini.
Belki biraz hakkı vardı,
Çünkü Rengin onun adı,
Fakat ne var gücenecek;
Rengin demek, renkli demek;
Benim kedim de üç renkli,
Hem de benekli.
Beyaz kedim,
Siyah kedim,
Sarı kedim,
Adı "Rengin" olsun dedim.
Tevfik FİKRET
SERÇELER
Bir gün gelir, geçer bu geceler
Tırtıllar tırmanır yapraklara
Damla damla sızmaz dudaklara
Kalbin kaynağından bu heceler
Alnı işleyerek düşünceler
Gözyaşı döker zambaklara
Ve üşüşür olgun başaklara
Akşamın dallarından serçeler.
Ahmet Muhip DIRANAS
Geyik
Ormanlarda yaşar geyik
Yüce dağlar aşar geyik
Boynuzları çatal çatal
Ağaç mısın be kardeşlik
Suda gölgesini görmüş
Bakar kara kaşlı geyik
Sevdiğinden ayrı düşmüş
Ağlar gözü yaşlı geyik
Yavru geyik bir yaşında
İkisinde tosun geyik
Avcı vurmuş yaralamış
Hadi geçmiş olsun geyik
Ali YÜCE
Arılar
Emdiniz arılarım elma çiçeklerini,
Doldurdunuz bahçenin bütün peteklerini
Şimdi, tutun baharın, tutun eteklerini,
Gökte vızıldayarak uçun, uçun arılar.
Beyaz beyaz dallara, çiçeklere kondunuz,
Tepeler çıktınız, ovalara indiniz,
Bir çiçekten emip bir bu ota döndünüz
Haydi tepemden halka halka geçin arılar.
Böğürtlen içinde altın bir eviniz var,
Odalarınız sarı sarı balla doludur,
Beni de evinize davet edin bu bahar,
Sofranızda bana da bir yer açın arılar.
Ceyhun Atuf KANSU