SoruCevap
Yeni Üye
- Katılım
- 17 Ocak 2024
- Mesajlar
- 350.999
- Çözümler
- 1
- Tepkime puanı
- 17
- Puan
- 308
- Yaş
- 36
Gurbet Şiirleri
En Güzel Gurbet Şiirleri
Zalim gurbet
Genç yaşta gurbete düştüm
Ham idim yandım piştim
Derde kedere alıştım
Yedin beni zalim gurbet
Gurbet gurbet zalim gurbet
Yedin beni zalim gurbet
Gurbet elde yabancısın
Türkiyede almancısın
Yerim yurdum yokmu benim
Yedin beni zalim gurbet
Gurbet gurbet zalim gurbet
Yedin beni zalim gurbet
Yaban elde yalnız kaldım
Sanki susuz kalan göldüm
Yağmura hasret bir çöldüm
Yedin beni zalim gurbet
Gurbet gurbet zalim gurbet
Yedin beni zalim gurbet
Gönül yaram sensiz azdı
Yüreğim sanki sazdı
Çalmaz oldu telim gurbet
Yedin beni zalim gurbet
Hasan muslu
Hasan Muslu
Gurbet
Gözümde ufuklar gözümde hasret,
Sevdiğim uzakta adı da gurbet.
Gurbet gurbet sen çok zalımsın gurbet,
Gurbet gurbet evin yıkılsın gurbet.
Denizleri dağları aşamam gurbet,
Yüreğimde acıyla yaşamam gurbet.
Senden zalımını tanımam gurbet,
Gurbet gurbet belin bükülsün gurbet.
Uzakta sevdiğim bekler yolumu,
Aşılmaz dağların kırdı kolumu.
İnsafsız yüreğin görmez halimi,
Gurbet gurbet dalın kırılsın gurbet.
Orhan Özçelik
Gurbet
Başımda bir deli sevda
Dolaşırın gurbet gurbet
Yanar şu yüreğin narda
Dolaşırın gurbet gurbet
Zalim gurbet olmasaydı
Bağda gülüm solmasaydı
Bülbül dalına konsaydı
Gezer miydim gurbet gurbet
Özlen özlem olur gözüm
Küllenmiş yanmıyor közüm
Ağıt olmuş her bir sözüm
Dolaşırım gurbet gurbet
Garip bir hal gelir başa
Güllerim tutulur taşa
Bülbül feryat eder boşa
Dolaşırım gurbet gurbet
Vurguni ahvalin söyler
Dil matemde yürek neyler
Akar gözlerimden seller
Dolaşırım gurbet gurbet
Abdullah Oral
Gurbet Diyor
Türkülerde feryat eden
Sözler gurbet gurbet diyor
Uzaklara dalıp giden
Gözler gurbet gurbet diyor
Hasretin yürek yaktığı
Yaşın sel gibi aktığı
Gidenlerin bıraktığı
İzler gurbet gurbet diyor
Viran olmuş illerinde
Gariplerin dillerinde
Aşıkların ellerinde
Sazlar gurbet gurbet diyor
Sevdiğine varamamış
Doya doya saramamış
Yuvasını kuramamış
Kızlar gurbet gurbet diyor
İbrahim der bizi yutmuş
Umutları yosun tutmuş
Artık gülmeyi unutmuş
Yüzler gurbet gurbet diyor
İbrahim Yavuz
Gurbet Akşamları
Hiç istemem yine gelir,
Çatar gurbet akşamları
Yüreğime hançer olur,
Batar gurbet akşamları
Öldürecek beni dertler,
Bende geçti bini dertler,
Dertlerime yeni dertler
Katar gurbet akşamları
Bilmiyorum dertten gamdan,
Zevk mi alır intikamdan?
Kanlım gibi şu yakamdan,
Tutar gurbet akşamları
Şimdi akşam bak şu anda,
Zindandayım ben zindanda,
Zindan ne ki zindandan da
Beter gurbet akşamları
Acılara beler beni,
Kesip doğrar diler beni,
Parça parça böler beni,
Yutar gurbet akşamları
Memleketim ilim obam,
Kavim, gardaş, dost, akrabam,
Gözlerimde anam, babam,
Tüter gurbet akşamları
Kadir Mevla’m yardım etsin
Ozan Arif yurda gitsin
Bitsin artık bitsin bitsin
Yeter gurbet akşamları
Ozan Arif
Gurbet Şiiri
Ben gurbet çiçeğiyim
Uzaklarda açarım
Siz görmeseniz koklamasanız da
yaz-kış demem
soğuk-sıcak demem
Ben gurbet çıçeğiyim
Gözlerim ege mavisi,dallarım karadeniz yeşili
serviye benzer boyum
yapraklarım bayrak rengi al al
hem kekik kokarım ben,hem fındık çiçeği
hem lale ,nülifer
bazen limon kokarım,bazen portakal
sararmak istemiyorum
solmak istemiyorum
köklerim kurumasın,boyum bükülmesin idiyorum
uzatın ellerinizi bana
su istiyorum
dicleden fırattan yeşilırmaktan ,
torosların karlı sularından kana kana içmek istiyorum
hava istiyorum toprak istiyorum
yurdun dört bir köşesınden Ardahan ı Edirneyi
Rizeyi İzmiri solumak istiyorum
Harranın güneşinde yanmak
Rizenin yağmurunda ıslanmak istiyorum
yeşermek güzel koku saçmak istıyorum
dünyaya anadoludan
Abant nilüferi kokmak ıstıyorum
Muş ovasında lale
Mersin de limon çiçegi olmak ıstiyorum
Toroslarda kardelen
Çukurovada papatya
Egede nergis .sümbül
Ispartada gül açmak ıstıyorum
uzatın ellerınızı uzatın bana
Anadoluyu istıyorum.
Merdan TUFAN
Gurbet
Yaz gününde karlar yağdı başıma,
Giden ömre, dur diğilmez boşuna,
Kırgın olma dar gününde eşine,
Kalem gurbet,kağıt gurbet,yar gurbet.
İçin için yanar yürek derinden
Gözyaşları çağlar akar teninden,
Ayrılırmı seven nazlı yarinden,
Kalem gurbet, kağıt gurbet,yar gurbet.
Uzak olur şu gurbetin yolları,
Dikenlidir yokuşları düzleri,
Kokusuzdur karanfili, gülleri,
Kalem gurbet,kağıt gurbet,yar gurbet.
Başın belli değil sonun da senin,
Anlımın yazısı karalı benim,
Dertlerim olmuş sıralı benim,
Kalem gurbet, kağıt gurbet yar, yar,yar gurbet.
Funda Filiz Kotan
En Güzel Gurbet Şiirleri
Zalim gurbet
Genç yaşta gurbete düştüm
Ham idim yandım piştim
Derde kedere alıştım
Yedin beni zalim gurbet
Gurbet gurbet zalim gurbet
Yedin beni zalim gurbet
Gurbet elde yabancısın
Türkiyede almancısın
Yerim yurdum yokmu benim
Yedin beni zalim gurbet
Gurbet gurbet zalim gurbet
Yedin beni zalim gurbet
Yaban elde yalnız kaldım
Sanki susuz kalan göldüm
Yağmura hasret bir çöldüm
Yedin beni zalim gurbet
Gurbet gurbet zalim gurbet
Yedin beni zalim gurbet
Gönül yaram sensiz azdı
Yüreğim sanki sazdı
Çalmaz oldu telim gurbet
Yedin beni zalim gurbet
Hasan muslu
Hasan Muslu
Gurbet
Gözümde ufuklar gözümde hasret,
Sevdiğim uzakta adı da gurbet.
Gurbet gurbet sen çok zalımsın gurbet,
Gurbet gurbet evin yıkılsın gurbet.
Denizleri dağları aşamam gurbet,
Yüreğimde acıyla yaşamam gurbet.
Senden zalımını tanımam gurbet,
Gurbet gurbet belin bükülsün gurbet.
Uzakta sevdiğim bekler yolumu,
Aşılmaz dağların kırdı kolumu.
İnsafsız yüreğin görmez halimi,
Gurbet gurbet dalın kırılsın gurbet.
Orhan Özçelik
Gurbet
Başımda bir deli sevda
Dolaşırın gurbet gurbet
Yanar şu yüreğin narda
Dolaşırın gurbet gurbet
Zalim gurbet olmasaydı
Bağda gülüm solmasaydı
Bülbül dalına konsaydı
Gezer miydim gurbet gurbet
Özlen özlem olur gözüm
Küllenmiş yanmıyor közüm
Ağıt olmuş her bir sözüm
Dolaşırım gurbet gurbet
Garip bir hal gelir başa
Güllerim tutulur taşa
Bülbül feryat eder boşa
Dolaşırım gurbet gurbet
Vurguni ahvalin söyler
Dil matemde yürek neyler
Akar gözlerimden seller
Dolaşırım gurbet gurbet
Abdullah Oral
Gurbet Diyor
Türkülerde feryat eden
Sözler gurbet gurbet diyor
Uzaklara dalıp giden
Gözler gurbet gurbet diyor
Hasretin yürek yaktığı
Yaşın sel gibi aktığı
Gidenlerin bıraktığı
İzler gurbet gurbet diyor
Viran olmuş illerinde
Gariplerin dillerinde
Aşıkların ellerinde
Sazlar gurbet gurbet diyor
Sevdiğine varamamış
Doya doya saramamış
Yuvasını kuramamış
Kızlar gurbet gurbet diyor
İbrahim der bizi yutmuş
Umutları yosun tutmuş
Artık gülmeyi unutmuş
Yüzler gurbet gurbet diyor
İbrahim Yavuz
Gurbet Akşamları
Hiç istemem yine gelir,
Çatar gurbet akşamları
Yüreğime hançer olur,
Batar gurbet akşamları
Öldürecek beni dertler,
Bende geçti bini dertler,
Dertlerime yeni dertler
Katar gurbet akşamları
Bilmiyorum dertten gamdan,
Zevk mi alır intikamdan?
Kanlım gibi şu yakamdan,
Tutar gurbet akşamları
Şimdi akşam bak şu anda,
Zindandayım ben zindanda,
Zindan ne ki zindandan da
Beter gurbet akşamları
Acılara beler beni,
Kesip doğrar diler beni,
Parça parça böler beni,
Yutar gurbet akşamları
Memleketim ilim obam,
Kavim, gardaş, dost, akrabam,
Gözlerimde anam, babam,
Tüter gurbet akşamları
Kadir Mevla’m yardım etsin
Ozan Arif yurda gitsin
Bitsin artık bitsin bitsin
Yeter gurbet akşamları
Ozan Arif
Gurbet Şiiri
Ben gurbet çiçeğiyim
Uzaklarda açarım
Siz görmeseniz koklamasanız da
yaz-kış demem
soğuk-sıcak demem
Ben gurbet çıçeğiyim
Gözlerim ege mavisi,dallarım karadeniz yeşili
serviye benzer boyum
yapraklarım bayrak rengi al al
hem kekik kokarım ben,hem fındık çiçeği
hem lale ,nülifer
bazen limon kokarım,bazen portakal
sararmak istemiyorum
solmak istemiyorum
köklerim kurumasın,boyum bükülmesin idiyorum
uzatın ellerinizi bana
su istiyorum
dicleden fırattan yeşilırmaktan ,
torosların karlı sularından kana kana içmek istiyorum
hava istiyorum toprak istiyorum
yurdun dört bir köşesınden Ardahan ı Edirneyi
Rizeyi İzmiri solumak istiyorum
Harranın güneşinde yanmak
Rizenin yağmurunda ıslanmak istiyorum
yeşermek güzel koku saçmak istıyorum
dünyaya anadoludan
Abant nilüferi kokmak ıstıyorum
Muş ovasında lale
Mersin de limon çiçegi olmak ıstiyorum
Toroslarda kardelen
Çukurovada papatya
Egede nergis .sümbül
Ispartada gül açmak ıstıyorum
uzatın ellerınızı uzatın bana
Anadoluyu istıyorum.
Merdan TUFAN
Gurbet
Yaz gününde karlar yağdı başıma,
Giden ömre, dur diğilmez boşuna,
Kırgın olma dar gününde eşine,
Kalem gurbet,kağıt gurbet,yar gurbet.
İçin için yanar yürek derinden
Gözyaşları çağlar akar teninden,
Ayrılırmı seven nazlı yarinden,
Kalem gurbet, kağıt gurbet,yar gurbet.
Uzak olur şu gurbetin yolları,
Dikenlidir yokuşları düzleri,
Kokusuzdur karanfili, gülleri,
Kalem gurbet,kağıt gurbet,yar gurbet.
Başın belli değil sonun da senin,
Anlımın yazısı karalı benim,
Dertlerim olmuş sıralı benim,
Kalem gurbet, kağıt gurbet yar, yar,yar gurbet.
Funda Filiz Kotan