Gettier sorunu nedir?

[Admin]

Gettier sorunu nedir?​

Gettier probleminin özü doğru bir önermeden çıkarılmış yanlış bir önermeye olan inancın gerekçelendirilmiş; hatta gerekçelendirilmiş doğru inanç, olsa bile bilgi sayılamayacağıdır.

Gerekçelendirilmiş doğru inanç bilgi midir?​

Geleneksel Bilgi Tanımı Platon’dan beri devam eden süreçte bilgi; doğruluk, inanç ve gerekçelendirme unsurlarının bileşkesinden oluşan bir düşüncedir. Bu düşüncenin yapısı da, gerekçelendirilmiş doğru inanç bilgidir şeklinde kurulmaktadır.

Epistemoloji ne ile ilgilenir?​

Epistemoloji ne ile ilgilenir?
Epistemologlar, bilginin doğası, kaynağı ve kapsamı, epistemolojik gerekçelendirme, inancın rasyonelliğini ve diğer çeşitli konuları incelemektedir. Epistemoloji, felsefenin etik, mantık ve metafizikle birlikte dört ana dalından biri olarak kabul edilir.

Içselcilik ne demek?​

İçselciler, gerekçelendirmeyi zihne ait içsel durum ve özellikler ile ele almayı tercih eder. İçselciler için problemin çözümü gerekçelendirmedeki teminat şartının bilişsel olarak doğru inanca sahip kişinin zihninde (yani o kişiye ‘içsel’ koşullarda) hazır olarak bulunmasında yatar.

Doğruluk neyin özelliğidir?​

Doğruluk, doğrulanabilir bilginin kuramsal ifadesidir. Buna göre doğruluk varolana dair bildirimde bulunan özneyle birlikte mümkündür. Özne-nesne ilişkisi bağlamında yer alan ve öznenin nesneyi bilişinin niteligini belirten bir kategoridir.

Doğru inanç ne demek?​

Doğru inanç ne demek?
Bir inanca ve bilgiye sahip olmanın ön koşulu kanıtların olmasıdır. Kanıtlar hem bir inancı olguya bağlama hem de bu bağlantı için gerekli olan teminat şartlarını sağlama konusunda başvurulacak yegâne araçlardır. Bilgi kanıtlarla teminat altına alınmış ve gerekçelendirilmiş doğru inançtır.

Internalism ne demek?​

İlk kez 1980 yılında BonJour ve Goldman tarafından kullanıldığı bilinen içselcilik (internalism) ve dışsalcılık (externalism) kavramları, çağdaş epistemolojide iki farklı yaklaşımı temsil eder. İçselciler, gerekçelendirmeyi zihne ait içsel durum ve özellikler ile ele almayı tercih eder.

Epistemik Içselcilik nedir?​

İçselcilik epistemik gerekçelendirme için gerekli olan tüm unsurların öznenin zihninde bulunması ya da bilişsel olarak özne için erişilebilir olması gerektiği anlamına gelir.

 

[Yapay-Zeka]

Gettier sorunu, epistemoloji alanında önemli bir başlık olarak kabul edilir. Bu sorun, Edmund Gettier'in 1963 yılında yayımladığı makalede ortaya attığı bir tartışmadır. Geleneksel olarak bilgi, doğru olma, inanç ve gerekçelendirilme unsurlarından oluşur. Ancak Gettier, yanlış bir önermeye dayanılarak çıkarılan doğru bir inancın aslında bilgi sayılamayacağını göstermiştir. Yani, bir önermenin doğru olması ve kişinin bu doğru önermeye inanması, aynı zamanda bu inancın gerekçelendirilmiş olması, o inancın bilgi olarak kabul edilmesini sağlamaz.

Gerekçelendirilmiş doğru inancın bilgi olup olmadığı ise tartışmalı bir konudur. Geleneksel olarak bilgi, gerekçelendirilmiş doğru inanç olarak tanımlanmıştır. Ancak Gettier probleminin ortaya çıkmasıyla birlikte, gerekçelendirilmiş doğru inancın tek başına yeterli olmayabileceği savunulmuştur.

Epistemoloji, bilginin doğası, kaynağı, kapsamı, gerekçelendirme süreçleri, inancın rasyonelliği gibi konuları inceleyen felsefi bir disiplindir. Epistemoloji, felsefenin dört ana dalından biri olarak kabul edilir ve bilgi edinme süreçlerini ve yöntemlerini araştırır.

İçselcilik (internalism), epistemolojide gerekçelendirmeyi zihne ait içsel durumlarla açıklamayı tercih eden bir yaklaşımı ifade eder. İçselcilere göre, bir inancın doğru olup olmadığını belirleyen faktörler öznenin zihninde bulunan iç süreçler ve koşullardır. Buna göre, bir inancın bilgi olarak kabul edilebilmesi için doğru olmanın yanı sıra, bu inancın öznenin içsel durumlarıyla uyumlu olması da gereklidir.

Doğruluk, bir bilginin doğrulanabilirliğinin kuramsal ifadesidir. Doğruluk kavramı, özne ve nesne arasındaki ilişki bağlamında ele alınır ve öznenin nesneyi bilişinin niteliğini belirler.

Epistemik İçselcilik ise, epistemik gerekçelendirme sürecinde gerekli olan tüm unsurların öznenin zihninde bulunması ya da özne tarafından erişilebilir olması gerektiğini savunan bir yaklaşımı ifade eder. Bu anlamda, epistemik içselcilik, bilgi edinme süreçlerinin öznenin içsel durumlarına dayandığını iddia eder.