Egoyu kim buldu?

[Admin]

Egoyu kim buldu?​

Sigmund Freud, 1930’larda insan bilincinin oluşum süreçleri üzerinde çok ciddi toplumsal ve ruhbilimsel araştırmalara imza attı. İnsanı toplumsal gelişim teorisi ekseninde ele alan Freud bilinci id, ego ve süperego olarak üç ayrı ruhsal kategoriye ayırır.
Ego ne zaman ortaya çıkar?
Ego (Benlik) Saf id ile doğan bir bebek büyüyüp dış dünya ile tanıştıkça id’in sağladığı içgüdüsel dürtülerin gerçekliğin (toplumun normları, tabuları ve yasaları) dayatmaları altında doyurulması gerektiğini öğrenir. Bu durumda alt benliğin bir kısmı evrimleşerek egoyu (benliği) oluşturur.
Freud a göre kişilik ne zaman oluşur?
Freud, kişilik ve ahlak gelişiminin büyük ölçüde ilk 6 yılda tamamlandığını, 6 yaşından sonra önemli gelişmeler olmadığını öne sürmektedir. Freud, çocukluğun insan yaşamındaki önemini vurgulamıştır. Freud’a göre insanın bilinçlilik durumu iki bölümden oluşur.

İd ego süperego nasıl çalışır?​

Ego daha çok bilinçli bir işlemleme yaparken, id ve süperego daha çok bilinçdışı bir işlemleme yapmaktadır. Yine dikkat edilmesi gereken noktalardan birisi de ego, id, süperego kavramlarının beynin herhangi bir beyin bölgesine karşılık olmadığı ve tamamen soyut olduklarıdır.
Ego hangi ilkeye göre çalışır?
Ego, hem bilinçte hem bilinç öncesinde hem de bilinçaltında rol oynar. Ego, gerçeklik ilkesini temel alarak çalışır. Gerçeklik ilkesine göre, bir davranışın veya dürtünün olumlu ve olumsuz sonuçlardan hangisinin ağır geldiği tartılır ve sonuca göre ego, davranışı yapıp yapmayacağına karar verir.
Freud a göre kişilik kaç bölümden oluşur?
Kişilik yapısı Freud’a göre psişik veya ruhsal yapı üç kısımdan oluşur. Bunlar “id”, “ego” ve “süper-ego”dur. Freud, kişilik gelişimini duygusal-güdüsel bir süreç olarak ele almıştır.
Freud’a göre kişilik, id ego ve süperego denilen üç katmandan oluşmaktadır. İd doğuştan var olan tek yapıdır ve tamamıyla bilinçdışıdır. Freud’a göre id sürekli doyum arayan bilinçdışı istek ve güdülerden oluşmuştur. Haz ilkesine göre çalışmaktadır, yani anında doyum arar ve acıdan kaçınır.