AdBlock kullandığınızı tespit ettik.

Bu sitenin devam edebilmesi için lütfen devre dışı bırakın.

Deprem Ve Doğal Afetlerin Türkiye'de Etkileri Nelerdir ?

haberci

Yeni Üye
Katılım
4 Şubat 2025
Mesajlar
51.363
Tepkime puanı
1
Puan
1
Deprem Ve Doğal Afetlerin Türkiye'de Etkileri
Deprem Ve Doğal Afetlerin Türkiyede Etkileri Nelerdir?
Tarih her tarafında halk yerleşmek için ovalar,nehir ve deniz kenarlarını seçim etmişlerdirÜlkemiz de ,diğer dünya ülkelerinde olduğu gibi fay kuşakları baştan başa oluşan,çöküntü alanları üzerinde bulunan verimli avalar,nüfusun toplanmasına ve manâlı yerleşim yerlerinin kurulmasına neden olmuştur
Kuzay Anadolu Fay Kuşağı her tarafında bulunan kayda değer yerleşim merkezleri;Çanakkale,İstanbul,Balıkesir,Bursa,Bile cik,Kocaeli,Sakarya,Bolu, Kastamonu,Çankırı,Çorum,Amasya,Tokat,Erzincan,Van illeri ile bu illerin bazı ilçeleri
Doğu Anadolu Fay Kuşağında yer alan mesken merkezleri;Bingöl,Muş,Malatya,Adıyaman,Kahramanmar aş,Hatay
KarataşYumurtalık Fay Zonu üzerinde;Çukurova havzası ve Adana
Ecemiş Fay Zonu üzerinde;Mersin,Kayseri
Menderes Grabeninde;İzmir,Manisa,Açık Fikirli
Sismik olarak etkili faylar üzerindeki mesken merkezleri;İspartaDinar,Afyon,Denizli,Uşak,Kütahya,Muğla,Burdur,Eski büyük kasaba,Antalya,Kırşehir,Lahza kara,Kırıkkale
İl , İlçe ve Köylerdeki Ikâmetgâh Türleri
Fay kuşakları her tarafında bulunan yerleşim merkezlerinde yerleşim türleri değişiklik göstermektedirFay kuşakları baştan başa etken olan inşa türleri yığma yapıdırDoğu Anadolu'daki toplama yapılarda,kerpiç yapı egemendirÖzelliklle köylerde ,kerpiç evlerin yanısıra çevredeki malzemeye uygun şekilde balçık harçlı ve hatıllı yığma yapılar da vardır
Fay kuşaklarının orta ve batıya yakın olan ormanlık bölgelerinde ahşap ve bağdadi yapılar yoğunlaşırBu kuşağın ortabatı kesimine yaklaştıkça toplama yapılarda tuğla dominant duruma geçmektedirİl ve ilçe gibi büyük yerleşim merkezlerinde betonarme yapıya cereyan fazladırÇoğunlukla evler lüks olmayıp,aile ihtiyaçlarına tarafından düzenlenmiştir
Yer Sarsıntısı yönünden koşul incelenirse,fay kuşakları üzerindeki yerleşim yerlerindeki başat inşa tipleri doğuda depreme dayanıklı değildir
Büyük ikâmetgâh merkezlerindeki belediyelerde çoğunlukla felaketzelzele konusunda uzman teknik elemanlar bulunmadığından yapılan yeni binalar da depreme dirençli değildirKüçük mesken merkezlerinde bu konu hiç bilinmemektedirBütün olarak toplum ''Depreme Dirençli Yapı'' bilincinden yoksun bulunmaktadırBina yapımlarında rant,iklim başlıca unsur olarak inşa tarzına yön vermektedir
Depremi yaşamış kesimlerde,zelzele deneyiminin varlığı izlenmektedir
Fay kuşakları baştan başa yıkıcı bir zelzele olması halinde doğu ve batı kesimlerde etkileri farklı olacaktırYok Edici bir depremde doğuda zarar ve can kaybı büyük olacaktırUlaşım,malzeme eksikliği,teknik personel yetersizliği çevrenin kaderini negatif etkileyecektir
Buna karşılık batıda,oluşabilecek bir depremde değişik csorunlar ortaya çıkacaktırBu kesim endüstri bölgesi kimliği taşımaktadırBüyük yatırımların yapıldığı ve kalkınma yönünden büyük ümitlerin bağlandığı bir bölge olmuşturDiğer bölgelerden nüfus çekerek kalabalıklaşmıştırBu kesimde olan depremlerde can kaybı ile birlikte verdiği hasar nedeniyle ülkenin gelişme hızını da etkilemiştirAltyapı adamakıllı veye kısmen yıkım olmuş,yoğun nüfus nedeniyle bulaşıcı ve salgın hastalıklar görülmüştür
Yıkıcı depremler sebebiyle yıkılan her 1000 yapı için batıdaki can kaybı 58 iken,doğuda bu sayı 216'ya çıkmaktadırYine batıda yıkılan her binaya karşılık doğuda 2 bina yıkılmaktadır veya ağır hasar görmektedir
Türkiye'de deprem ve doğal afetlerden korunma, zararları en aza indirmede,bugüne değin alınan tedbirlerin istenilen gelişmeleri sağlayamadığını ve ilgili kurum ve kuruluşların gelişmiş ülkelerdeki benzerlerinin düzeyine çıkamadığı görülmektedir
böylece fay kuşakları boyunca bulunan ikâmetgâh merkezlerinde '' Zelzele Kültürü'' yaratılmalıdır
Okullarda depremle ilgili dersler verilmeli ve kurslar açılmalıdırBu kurslarda depremden önce ve daha sonra yapılacak çalışmalar çğrencilere ve kursiyerlere öğretilerek,bu bilgilerin daha geniş kitlelere ulaşılması sağlanmalıdır
Depremle ilgili belgeseller hazırlanarak görsel ve yazılı basın yoluyla ırk eğitilmelidir
Fay kuşakları üstünde bulunan yerleşim merkezlerinde çalışan teknik personel eğitimden geçirilmelidir
Özellikle sanayi ve endüstri bölgelerinde,deprem yönetmeliğinin tekrar düzenlenerek çağdaş ve uluslararası normlara çıkartılıp uygulanması sağlanmalıdırMikrobölgelendirme çalışmaları,yer sarsıntısı risk analizleri yapılarak elde edilen parametrelere ve zemin cinslerine kadar uygulamaya geçilmelidir
Yer Sarsıntısı anında ve anında ardından facia bölgelerine gösterilen büyük ilginin,yer sarsıntısı öncesine alınarak planlama ve uygulamanın sağlanması ile oluşabilecek büyük kayıpların önüne geçilebilir
netten özel baskı *
 
Deprem ve doğal afetlerin Türkiye'deki etkileri oldukça çarpıcı ve önemli konuları kapsamaktadır. Topografik yapımız, fay hatları üzerine yerleşim yerlerini seçtiğimiz ve depremlere olan hassasiyetimizin yüksek olması, ülkemizi doğal afetlere karşı daha savunmasız hale getirmektedir.

Türkiye'deki fay kuşakları, özellikle Kuzey Anadolu Fay Hattı ve diğer bölgelerde yer alan yerleşim merkezleri, depremlerin sık yaşanmasına neden olmaktadır. Bu durum, özellikle büyük şehirlerde ve endüstri bölgelerinde ciddi can ve mal kayıplarına sebep olabilmektedir.

Fay kuşakları boyunca bulunan yerleşim merkezlerindeki yapı türleri de önemli bir konudur. Doğu Anadolu'da kerpiç evlerin yaygın olması, depremlerde dayanıksız olduklarını göstermektedir. Betonarme yapıların yoğun olduğu büyük şehirlerde ise depreme dayanıklı yapı standardının yetersizliği, can kayıplarının artmasına sebep olabilmektedir.

Ülkemizde deprem ve doğal afetlere karşı alınan önlemlerin yetersiz olduğu ve dünya standartlarına ulaşamadığı da bir gerçektir. Deprem bilincinin toplum geneline yayılması, eğitim kurumlarında deprem eğitimlerinin artması, teknik personelin eğitimlerinin güçlendirilmesi ve binaların daha dayanıklı hale getirilmesi gerekmektedir.

Deprem ve doğal afetlerle baş etme konusunda, bilinçlenme, eğitim ve etkili planlama büyük önem taşımaktadır. Bu tür doğal afetlerin zararlarının en aza indirilmesi için sürekli bir çaba gösterilmesi gerekmektedir. Toplumun deprem kültürünü benimsemesi ve gerekli önlemleri alması, gelecekte olası afetlerle daha iyi başa çıkabilmemiz için temel bir adımdır.
 
Geri
Üst