- Katılım
- 17 Ocak 2024
- Mesajlar
- 265.095
- Çözümler
- 3
- Tepkime puanı
- 1
- Puan
- 38
Birinci Yeni Hangi dönem?
Garip Akımı (Birinci Yeni Edebiyat Akımı) ve Özellikleri. Türk Edebiyatında 1940’lara gelindiğinde, biçim açısından serbest şiire yoğun bir ilgi vardır. Heceyi, hemen hemen yalnızca Behçet Kemal Çağlar sürdürmekte; Ahmet Kutsi Tecer, Ülkü dergisi çevresinde halk şiiri geleneğinin yaygınlaşmasına çalışmaktadır.Garipçiler hangi edebi akımın etkisinde kaldılar?
*İroni (istihza – ince alay) ve mizah, Garipçilerin ayırıcı özelliklerindendir. *Şiirde o güne kadar işlenmedik konulara da yer vermişlerdir. *Sürrealizm (gerçeküstücülük) ve dadaizmden etkilenen sanatçılar bilinçaltını, düşleri ve çocukluk heyecanlarını sık kullanmışlardır.Garip Akımı hangi akıma karşı çıkmıştır?
Garip Akımı hangi akıma karşı çıkmıştır?İlk şiirlerde konu edilen romantizmden sıyrılarak toplumsal olaylarla ilgili şiirler yazmışlardır. Garip akımı genel olarak kural ve kalıplara karşı çıkmıştır. Şiirlerde şairanelik ve mecazlı söyleyiş kabul edilmiştir.
Garipçiler hece ölçüsünü kullanmış mıdır?
İlk çağlarda “İkinci dizenin daha kolay hatırlanması için bir araç olarak kullanıldığına inandıkları ölçü ve uyağı şiirden dışlamış. “Hece ölçüsü de aruz ölçüsü de gereksizdir.” felsefesini ilke edinmişlerdir. Serbest şiir benimsenmiştir.Garip şiirinde imge var mı?
Melih Cevdet,Oktay Rifat ve Orhan Veli’nin ilk kitaplarında yayımladıkları şiirlerin çoğu kısa dizelerle ve 15-20 sözcükle kurulmuştu; yüksek sesle okuma olanağı vermiyorlardı.Gülmece ve ince yergi en önemli öge durumuna gelmişti. Şairler imge ve lirizm öğelerini kullanmaktan özellikle kaçınıyorlardı.2 yeniciler hangi anlayış?
2 yeniciler hangi anlayış?İkinci Yeni, Türk şiirinde 1950’li yıllarda ortaya çıkmış bir şiir hareketidir. Garip akımının şiir anlayışına tepki olarak doğmuş ve büyük bir şair topluluğu tarafından benimsenmiştr.
Şiirde her türlü kurala ve belirli kalıplara karşı çıkmışlardır. Şiirde ölçü, kafiye ve dörtlüğe karşı çıkmışlardır. Şiirde şairaneliği, mecazlı söyleyiş ve sanatları kabul etmediler. Süslü, sanatlı dile karşı çıkıp sade bir dil kullandılar.