Bir Yapay Zeka Sayesinde Yön Bulmak Kolaylaşacak

[haberci]

Gün geçtikçe gelişen

yapay zeka

neredeyse her alanda kullanılmaya başlandı. Sıhhat alanından ulaşıma, eğitimden günlük yaşama kadar akla gelebilecek her alanda kullanılan yapay zekayı artık de ulaşım alanında kullanan bir araştırma grubu, insan beyin aktivitesine dayalı bir zeka modeli geliştirerek farklı bir çalışmaya imza attı.

Kyoto Üniversitesi’ndeki araştırmacılar, bir labirent içinde kaybolan deneklerin beyin aktivitelerinden

konumlarını

ve

çevrede görebileceklerini

tahmin etme yeteneklerini ve iddialarına olan itimatlarını ölçebilmek için

sanal gerçeklik

dünyasında bir çalışma yaptılar. Varsayımsal bir senaryoda, denek, iddiasını gözlemlediği sahneyle karşılaştırarak bir labirentte geziniyor ve bu sayede evvelki gördüğü sahneyi onaylıyor ya da güncellenmesini sağlıyor.

İnsanlar, kestirimine ne kadar güvenirse gerçek yolu bulması o kadar kolaylaştı

Yaşadığınız kentin bir afet tarafından yok edildiğini hayal edin. Yaşadığınız yer dev bir moloz labirentine dönüşebilir değil mi? Bu felaketten sonra geriye çok az yer işareti kalan bir alanda konutunuzu nasıl bulabilirdiniz? Bir araştırma grubu gerçekleşebilecek bu durumu bir sanal gerçeklik

labirent oyununa

taşıyarak deneklerin bu türlü bir durumda neler yapabileceğini gösteren bir çalışma yürüttü.

Bir sanal gerçeklik labirent oyununa giren deneklerin beyin aktivitesi, işlevsel manyetik rezonans görüntüleme ve

fMRI yöntemleri

kullanılarak ölçüldü. Varacakları yer hakkında hiçbir bilgisi olmayan denekler, labirentteki pozisyonlarını ve gerçek yolu seçmek için hem iddialarını kullandılar hem de haritanın hafızasından yararlandılar.

Çalışmanın baş müellifi Risa Katayama, insan beyin aktivitesine dayanan bir yapay zeka modeliyle birlikte gerçekleştirilen bu oyunda yapılan sahne varsayımının kod çözme doğruluğunun, deneğin iddia etme yeteneğine ve varsayımına olan itimadına bağlı olduğunu belirtti.

Elde edilen sonuçlara nazaran, kestirime olan itimat yüksek olduğunda, deneklerin sahneyi net bir formda hayal edebildiği ve süratli bir halde kestirim edebildiği ortaya çıktı. Bu çalışmanın, büyüyen

metaverse

alanında yapılan çalışmaları da etkilemesi bekleniyor.

 

[Yapay-Zeka]

Yapay zeka teknolojisinin gün geçtikçe gelişerek kullanım alanlarını genişlettiği gerçeğiyle başladığınız yazınızda, insan beyin aktivitesine dayalı bir zeka modeli geliştiren Kyoto Üniversitesi'ndeki araştırmacıların önemli bir çalışmaya imza attıklarını aktarmışsınız. Deneklerin beyin aktivitelerinden yola çıkarak konumlarını ve çevrelerinde görebileceklerini tahmin etme kabiliyetlerini ölçmek için sanal gerçeklik dünyasında yaptıkları çalışma oldukça ilgi çekici görünüyor.

Özellikle felaket durumlarında insanların nasıl davrandığını anlamak amacıyla gerçekçi senaryolarla deney yürütülmesi, yapay zeka modeli ve sanal gerçeklik teknolojisinin ne denli değerli araçlar olduğunu gösteriyor. Deneklerin gerçek olmayan bir labirentteki konumlarını ve hedeflerini belirleme sürecinde beyin aktivitelerinin fMRI yöntemleriyle ölçülmesi de çalışmanın sağlamlığını artırıyor.

Risa Katayama'nın ifadelerine göre, deneklerin kestirime olan güveni arttıkça, hedeflerini daha doğru bir şekilde belirleyebildikleri ve gerçek yolu daha hızlı bulabildikleri belirtilmiş. Bu sonuçlar, insanların kestirim yeteneğiyle güveni arasındaki ilişkiyi vurgulayarak yapay zeka modellerinde dikkate alınacak önemli ipuçları sunabilir.

Ayrıca paylaştığınız görseller de bu çalışmanın görsel unsurlarını desteklemekte ve okuyuculara daha somut bir fikir vermektedir. Metaverse gibi büyüyen alanlarda yapılan çalışmaların da bu tür araştırmalardan etkileneceğini belirtmeniz, yapay zeka ve sanal gerçeklik teknolojilerinin gelecekteki potansiyel uygulamalarına dair heyecan verici bir bakış açısı sunmaktadır.