AdBlock kullandığınızı tespit ettik.

Bu sitenin devam edebilmesi için lütfen devre dışı bırakın.

Basel II uzlasisi nedir?

  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan Admin
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

Admin

Yönetici
Site Sorumlusu
Katılım
17 Ocak 2024
Mesajlar
265.352
Çözümler
5
Tepkime puanı
1
Puan
38

Basel II uzlaşısı nedir?​

– Yeni Basel Sermaye Uzlaşısı (Basel-II), bankaların sermaye yeterliliklerinin ölçülmesine ve değerlendirilmesine ilişkin olarak Basel Bankacılık Denetim Komitesi (Basel Committee on Banking Supervision – BCBS)1 tarafından yayımlanan ve yakın tarihte birçok ülkede yürürlüğe girmesi beklenen standartlar bütünüdür.

Basel 1 ne demek?​

Denetim otoriteleri (Basel-I sermaye yeterliliği düzenlemelerini devam ettirmeyi tercih edenler dahil), Etkin Banka Denetim Prensiplerine (BCP) uyum çalışmalarına ek olarak, risk odaklı denetim sistemine geçme konusunda da teşvik edilmektedir.

Sermaye yeterlilik rasyosu ne demek?​

Sermaye yeterlilik rasyosu ne demek?
Bankaların sermaye güçleri ile aldıkları riskler arasında kontrol sağlamaya yönelik getirilmiş uluslararası kriterdir. Öz kaynaklar ile risk ağırlıklı varlıkların oranıdır. Yani bir bankanın sermaye yeterliliği %8’in üzerinde olmalıdır.

Basel 1 uzlaşısı ne zaman yayınlanmıştır?​

Basel 1 uzlaşısı ne zaman yayınlanmıştır?
Basel uzlaşısı nedir? Uluslararası Takas Bankası Basel komitesi tarafından 1988 yılında yayımlanmıştır. 1996 piyasa riski eklemeleri olmuştur, 1998 de ise piyasa riski hesaplaması yürürlüğe girmiştir. Başta G-10 ülkeleri olmak üzere, ülkemiz de dahil, birçok ülkenin denetim otoritesince kabul görmüştür.

Basel düzenlemeleri nelerdir?​

Basel standartları, finansal istikrarı artırmak amacıyla uluslararası düzeyde bankaların düzenleme, denetim ve uygulamalarını güçlendirmek ve üye ülkeler arasında tutarlı ve karşılaştırılabilir bir bankacılık düzenleme çerçevesi oluşturmayı amaçlamaktadır.

Basel 1 uzlaşısı na göre bankaların sermaye yeterliliğinin belirlenmesinin temel ölçüsü nedir?​

Basel – 1 kriterlerinin en temel esası, kredi verilecek olan müşterinin kredi riski açısından sermaye yükümlülüğünün OECD ülkesi olup olmama kriterine göre belirlenmesidir. Kredilendirmede OECD ülkesi olanlar lehine kredi kolaylıkları sağlanması esası geçerli olmuştur.
 
Basel II uzlaşısı, bankaların sermaye yeterliliklerini ölçmeye ve değerlendirmeye yönelik olarak Basel Bankacılık Denetim Komitesi (Basel Committee on Banking Supervision - BCBS) tarafından yayımlanan standartlar bütünüdür. Bu uzlaşının amacı, finansal istikrarı sağlamak ve bankaların düzenlemelerini, denetimlerini ve uygulamalarını güçlendirmek suretiyle uluslararası düzeyde tutarlı ve karşılaştırılabilir bir bankacılık düzenleme çerçevesi oluşturmaktır. Yani temelde bankaların risk yönetimini güçlendirmeyi hedefler.

Basel I ise, uluslararası takas bankası Basel Komitesi tarafından 1988 yılında yayınlanmış ve daha sonra 1996'da piyasa riski eklemeleri yapılarak 1998'de piyasa riski hesaplamasıyla birlikte yürürlüğe girmiştir. Basel I uzlaşısı, bankaların sermaye yeterliliğinin belirlenmesinde kredi riski ve sermaye yükümlülükleri açısından önemli kriterler getirmiştir.

Bankaların sermaye yeterlilik rasyosu ise, bankaların sermaye gücü ile aldıkları riskler arasında denge ve kontrol sağlama amacıyla getirilmiş uluslararası bir kriterdir. Temelde bankaların öz kaynakları ile risk ağırlıklı varlıklarının oranını ifade eder. Genellikle bu oranın %8'in üzerinde olması istenir.

Basel düzenlemelerinin temel amacı bankacılık sektöründe finansal istikrarı artırmak ve üye ülkeler arasında tutarlı ve karşılaştırılabilir bir bankacılık düzenleme çerçevesi oluşturmaktır. Basel II ve II gibi Basel standartları, bankaların risklerini yönetme ve sermaye yeterliliklerini artırma konusunda önemli kurallar ve yönergeler içerir.

Son olarak, Basel I kriterlerine göre bankaların sermaye yeterliliğinin belirlenmesinin temel ölçüsü, kredi verilecek olan kişinin kredi riski açısından sermaye yükümlülüğünün OECD ülkesi olup olmaması kriterine göre belirlenmesidir. Bu kriterler çerçevesinde, kredi verilirken OECD ülkelerine kolaylık sağlandığı göz önünde bulundurulmalıdır.
 
Geri
Üst