Baharı ve baharın güzelliklerini anlatan bir kompozisyon yazınız.

[SoruCevap]

Baharı ve baharın güzelliklerini anlatan bir kompozisyon yazınız

Cevap: Baharı ve baharın güzelliklerini anlatan bir kompozisyon yazınız

Çağala ağaçlarının çiçek açması baharın müjdecisi olmuştur her zaman Her ne dek Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırırdeyişi halen geçerli olsa da, Mart gelince terminolojik olarak İlkbahar mevsimini idrak ettiğimizi varsayarız
Baharın şu birincil günlerinde çiçeklerden, kuşlardan, börtü böcekten, insanların yüreklerinin pır pır etmesinden, aşktan, sevgiden söz etmek istiyor gönül İçinde bulunduğumuz koşullar fazla artı bulutların üstünde dolaşmamıza, etrafımıza toz pembe gözlüklerle bakmamıza olanak vermiyor ve fakat içimizdeki coşkuyu da topyekun kaybetmemek lüzumlu dahası


bir kere şöyle derin derin solumalı ve pak havayla ciğerlerimizi böylece bir doldurmalıyız ki, fizyolojik olarak vücudumuzu bahara hazırlayalım evvela Burda şöyle bir itiraz gelebilir anında: Pak hava nerde?İstanbul'un veya diğer herhangi bir kentin göbeğinde onu bulmanın şiddet olduğunu benimsemek zorundayım Lakin size hemencecik alternatif sunabilirim İstanbul'da iseniz Çamlıca Tepesi'ne, Ankara'da iseniz Kızılcahamam'a, İzmir'de iseniz Narlıdere, Birecik'te iseniz Yeşildağ'a çıkar, ardığınız pak havayı bulursunuz O halde her yerde yılgınlığa lüzum yok Ne değin üzüntülü olursanız olun; hiçbir süre içinizdeki son umut kırıntısını değil etmeyin çok büyük doğal afetler yaşamaz isek, kıştan sonradan baharın geleceği kesin Nasıl ancak gecenin en karanlık hatıra sabaha en yakın olan an ise baharın habercisi de kıştır Bütün iş bahara ve sabaha hazırlıksız yakalanmamakta


Kimi süre kendinizi böylece yalnız ve biçare hissedersiniz oysa sığınacak bir liman ararsınız Her taraf fırtınayla ve bilcümle doğasal ve insansal gazapla per perişan olmakta iken bile defalarca soluk aldığınız bir yer vardır Hoş, yeri geldiğinde denize başlamak ve fırtınalı denizin dalgalarıyla boğuşmak var ya, o da kahramanlığın şartlarındandır zaten Gel gelelim bu kahramanlık gösterisinden önce gerçi şöyle bir benzi atmış almanız halin icabıdır İşte gecenin en karanlık hemencecik ve kışın en sert günlerinde soluğu limanımızda alır ve denizlere açılacağımız günü, baharın iğde kokulu sabahlarını bekleriz Ne var ama ara sıra kendimizi pek kapana kısılmış hissederiz fakat, kötülüğün iyiliğe galabe çalacağı şayiası yedi düvelde dolaşırken, limanın etrafında kümelenen, limanı ele geçirerek oraya sığınmış gemileri yağmalamak ve fırtınanın ortasına sürerek batırmak isteyen deniz korsanları etrafınızı sarabilir Bu durumda bile, limanımızı korumamız gerektiğini ve gidecek diğer bir liman da olmadığını gayet iyi biliriz Bütün denizleri korsanlar sarsa bile bizim limanımız, soluk aldığımız yer, katiyen ve katiyen terkedilemez İşte bu inançtır bizi birbirimize kenetleyen

Epeyce kederli gibi görünen bu tabloda kesinlikle ama bir detaylar göze çarpmakta Köklerini derinlere salmış ve yaşadığı onca afetin bir türlü yokedemediği, tablodan silemediği, limanın hemen yanıbaşındaki bahçenin içinde dallarını bir el gibi bize içten sallayan çağala ağacı, yaklaşık olarak şöyle seslenmekte: Uzaklardan göz kırpan güneşi görüyor musun? İşte bak çiçek açıyorum Bu açık pembe çiçekler baharın habercisidir Mutluluğun resmini görmek mi istiyorsun? O halde bana bak ve yaşadığın bu sıkıntı ve yorgunluğu unut Dallarımı kıran insanın hoyratlığına inat, doğanın sana sunduğu bu cömertliği al ve ardına kadar yaşa onu Sonra derin bir solgun al ve açıl sonsuz maviliğe


İşte baharı müjdeleyen çağala ağacı, gecenin karanlığına, kışın sert rüzgarlarına ve limana musallat olan korsanlara karşısında günü geldiğinde söyleyeceğimiz şu veciz sözü anımsatıyor bana :Çağala bağala, herkes evine dağıla
Seçme Parça *