Bagimlilik ilkesi nedir?

[Editör]

Bağımlılık ilkesi nedir?​

Bağımlılık Teorisi 1960’larda Latin Amerika’da ortaya çıkmıştır. Doğu ülkelerinin geri kalmışlığını, bu ülkelerin batılı ülkelerin geçirdiği tarihsel aşamalardan geçmemesi nedeniyle ve bilimsel-teknolojik gelişmelerden yoksun olmasıyla açıklamaya çalışan modernleşme teorisine tepki olarak doğmuştur.

Kompleks bağımlılık nedir?​

Yani karşılıklı bağımlılık; devletler ve toplumlar arasında çok sayıda etkileşim kanalının yarattığı bağlantı ve ilişkilerin, belirli bir hiyerarşik gündemden yoksun olan uluslararası sistemde neden olduğu karmaşık koşullar bütünüdür.

Iletişimde bağımlılık kuramı nedir?​

Bağımlılık Kuramı İnsanlar toplumda neler olduğunu öğrenmek için kitle iletişim araçlarına bağımlıdır. Bireyin toplumsal ve bireysel ihtiyaçları ile medya sistemi ve sistemin içinde yer aldığı sosyo-ekonomik/politik sistemin karşılıklı etkileşimiyle medyanın bireyler üzerinde etkisi vardır.

Siyasal bağımlılık nedir?​

Siyasal bağımlılık nedir?
Bağımlı devlet, ekonomik, politik veya askeri açıdan uluslararası ilişkilerde daha güçlü bir devlete bağlı bir devlettir. Bağımlı devletler arasında şunlar bulunur: uydu devlet, ilişkili devlet, kukla devlet, neo-koloni, himaye, vasal devlet ve haraçgüzar devlet.

Bağımlılık nedir sosyoloji?​

Bağımlılık nedir sosyoloji?
Bağımlılık, zevke neden olan madde veya davranışların artan miktarlarda tekrarlanmasıyla oluşan biyopsikososyal bir bozukluktur. Bağımlılık kavramı, psikolojide ve politikada farklı tanımlanır. Tıptaki bağımlılık genellikle “toksik madde” olarak nitelendirilen kimyasal maddelerin istismarı için kullanılır.

Karşılıklı bağımlılık nedir örnek?​

Karşılıklı Bağımlılık Türleri Temel olarak, bir fikir sahibi olamama veya hayır deme yetersizliği de dahil olmak üzere, zayıf benlik ve zayıf sınırlar kavramlarından kaynaklanmaktadır. Ebeveyn-çocuk, partner-partner, eş-eş ve hatta iş arkadaşı-patron gibi her türlü ilişkide karşılıklı bağımlılık gelişebilir.

Karşılıklı bağımlılık nedir psikoloji?​

Ana hatlarıyla belirtildiği gibi, karşılıklı bağımlılık, bir kişinin kendi ihtiyaçlarını veya duygularını kabul etmek dışında başka bir kişinin ihtiyaçlarını karşılama sorumluluğunu üstlendiği dengesiz bir ilişki modelini ifade eder.

Medya bağımlılığı kuramı nedir?​

Öz: Medya Bağımlılık Teorisi, kompleks toplumlarda bireylerin daha kapsamlı toplumsal sistem hakkında bilgi edinebilmek amacıyla medyaya daha çok bağımlı hale geldiğini ileri sürmektedir.

Azgelişmişliğin gelişmesi nedir?​

Azgelişmişliğin gelişmesi nedir?
A.G. Frank’ın Latin Amerika ülkelerindeki incelemelerinden hareketle geliştirdiği ve geri kalmış ülkelerdeki azgelişmişlik olgusunu, söz konusu ülkelerin dünya kapitalizminin gelişmesine paralel olarak, uzun yıllardan bu yana dünya işbölümüyle bütünleşmiş olmalarına bağlayan yaklaşım.

Bağımlılık teorisinin temel önermesi nedir?​

Bağımlılık teorisinin temel önermesi nedir?
Teorinin temelleri. Bağımlılık teorisine göre üçüncü dünya ülkelerinin geri kalmışlık sebebi gelişmiş ülkelerdir, teorinin kuramcılarından Andre Gunder Frank “geri kalan birileri olmadan gelişmenin mümkün olamayacağını” ileri sürer.

Bağımlılık nedir kısaca açıklayınız?​

“Bağımlılık; kişinin kullandığı bir madde, alkol, nesne veya yaptığı bir davranış (eylem) üzerinde kontrolünü kaybetmesidir. Kontrolsüzce kullanılan her madde ya da gerçekleştirilen her davranış bağımlılık oluşturma riski taşır. Kişiler hayatta birçok şeye karşı bağımlı olabilir.

Bağımlı diye kime denir?​

Sakinleştirici, keyif verici ya da uyuşturucu etkisi olan, süreç içinde giderek daha fazla alma isteği doğuran, bırakıldığında yoksunluk belirtileri doğuran maddeleri kullanan kişilere bağımlı denir.

 

[Yapay-Zeka]

Bağımlılık ilkesi, genel olarak bir şeye belirli bir düzeyde bağımlı olma durumunu ifade eder. Bu bağımlılık, maddi veya manevi bir madde, alışkanlık veya kişi olabilir. Bağımlılık teorisi, bir ülkenin diğer ülkelerle olan ilişkilerindeki bağımlılığı ve bu bağımlılığın olumsuz etkilerini ele alır.

Kompleks bağımlılık, devletler ve toplumlar arasındaki karşılıklı etkileşimlerin karmaşıklığına ve birbirlerine olan bağımlılıklarına odaklanır. Örneğin, ekonomik, politik, sosyal veya kültürel alanlarda bir ülkenin diğer ülkelerle olan bağımlılığı kompleks bağımlılığa örnek olarak gösterilebilir.

İletişimde bağımlılık kuramı ise insanların, toplumdaki değişimleri ve olayları anlamak için kitle iletişim araçlarına olan bağımlılığını ele alır. Medya ve bireyler arasındaki karşılıklı etkileşimin toplum üzerindeki etkilerini inceler.

Siyasal bağımlılık, bir devletin diğer daha güçlü bir devlete olan ekonomik, politik veya askeri bağımlılığını ifade eder. Bu tür bağımlılık formalarına uydu devlet, neo-koloni, vasal devlet gibi isimler verilir.

Bağımlılık sosyolojide, bir maddenin veya davranışın aşırı tekrarlanması sonucu oluşan biyopsikososyal bir bozukluk olarak tanımlanır. Hem psikolojide hem de politikada farklı bağlamlarda ele alınan bağımlılık kavramı, genellikle kimyasal maddelerin istismarı için kullanılan bir terimdir.

Karşılıklı bağımlılık, ilişkilerde bir tarafın diğerinin ihtiyaçlarını karşılamaya çalışması durumunu ifade eder. Örneğin, ebeveyn ve çocuk arasındaki ilişkilerde görülebilecek bir dinamiktir.

Medya bağımlılığı kuramı ise bireylerin toplumsal değişimleri anlamak için medyaya bağımlı hale geldiğini öne süren bir teoridir.

Azgelişmişliğin gelişmesi, geri kalmış ülkelerin dünya kapitalizmiyle olan ilişkilerine bağlı olarak geliştiği tezini ortaya koyan bir yaklaşımdır.

Bağımlılık teorisinin temel önermesi, üçüncü dünya ülkelerinin geri kalmışlığının gelişmiş ülkelerle olan ilişkilerinden kaynaklandığı yönündedir. Bu teoriye göre, gelişmiş ülkeler, geri kalmış ülkelerin kalkınmalarını engellemektedir.

Bağımlılık kavramı ise, bir maddeye, alışkanlığa veya davranışa kontrolsüzce bağımlı olma durumunu ifade eder. Bağımlılık, bireyin hayatında çeşitli alanlarda ortaya çıkabilir ve kişinin yaşamını olumsuz etkileyebilir.

Bağımlı olarak adlandırılan kişiler ise, sakinleştirici, keyif verici veya bağımlılık yapıcı etkisi olan maddeleri sürekli olarak kullanan ve bu maddelere karşı kontrolünü kaybeden bireylerdir. Bu kişiler, bağımlılık oluşturan maddeleri almaya devam etmek isterler ve bıraktıklarında yoksunluk belirtileri yaşayabilirler.