Azim İle İlgili Şiir, Azimle İlgili Şiirler

SoruCevap

Yeni Üye
Katılım
17 Ocak 2024
Mesajlar
350.999
Çözümler
1
Tepkime puanı
17
Puan
308
Yaş
36
Azim Şiirleri


Azimle İlgili Şiirler


Başarı Yolunda 'Azim' Ve 'İnanmak'
Başarı yoluna boş bir heybe ile girersen, yolun dik, hedefin uzak oluşu seni bu yoldan alıkoyabilir. Ama yola çıkmadan önce 'azmin' kapısını çalıp heybene 'inanmak' kelimesini koyarsan, başarı yolunun ne kadar düz, hedefin ne kadar yakın olduğunu görürsün.


Mehmet Ali Güneş


AZİM

Sa'dî, o bizim Şark'ımızın rûh-ı kemâli,
Bir ders-i hakîkat veriyor, işte meâli:

"Vaktiyle beş on kâfile sahrâya düzüldük;
Gündüz yürüdük hep, gece bir menzile geldik.

Çok geçmedi, baktım, bir adam hâsir ü hâib
Koşmakta... Meğer eylemiş evlâdını gâib.

Bîçâre gidip haymelerin hepsine sormuş;
Bir taş bile görmüşse, hemen oğluna yormuş.

Avâre peder, nerde bulursun onu! derken...
Gördüm ki ciğer-pâresinin tutmuş elinden,

Lebrîz-i meserret geliyor bizlere doğru,
Taşmış da gözünden akıyor şimdi sürûru!

Yaklaştı şütürbâna nihayet, dedi yekten:
"Evlâdımı buldum... Nasıl amma? Onu bilsen...

Karşımda ne görsem, “O!” dedim geçmedim aslâ.
Aldatsa da tahmînimi binlerce heyûlâ,

Azmimde fütûr eylemedim, ye'si bıraktım...
Mâdâm ki dünyâdadır elbet bulacaktım...

Kumlarda yüzüp, zulmetin a'mâkına daldım;
Hep rûh kesildim... Ne boğuldum, ne bunaldım.

Tevfık-i İlâhî edip en sonra inâyet,
Gördüm gözümün nûrunu karşımda nihâyet. "

İm'ân ile baksak oluyor işte nümâyan,
Sa'dî bize göstermede bir meslek-i irfan:

Bir gâye-i maksûda şitâb eyleyen âdem,
Tutmuşsa bidâyette eğer azmini muhkem,

Er geç bulacak sa'y ile dil-hâhını elbet.
Zîrâ bu şuûunzâr-ı tecellîde, hakîkat,

Tevfik, taharrîye, taharrî ona âşık;
Azmin de emel lâzımıdır, gayr-ı müfârık.

Olsun da emel azm ü taharrîye mukârin;
Tevfik zuhûr eylemesin sonra... Ne mümkin!

Ba'zen iki üç haybet olur rehzen-i ümmîd...
İnsan o zaman etmelidir azmini-teşdîd.

Ye'sin sonu yoktur, ona bir kerre düşersen
Hüsrâna düşersin; Çıkamazsın ebediyyen!

Mahkûm olarak ye'se şu bîçâre peder de,
Evlâdını şâyed o karanlık gecelerde,

Vaz geçmiş olaydı aramaktan, ne bulurdu?
Elbet biri candan, biri cânandan olurdu.
mehmet akif ersoy




Umut ve Azim

Kapkaranlık bir gece düşünki ve sen yolda kalmışşsın!
Işığın da, azığın da yok ve herkesten uzaktasın!

Sapmşsın yanlış bir yola, ne gelir elden kayıpsın!
Teselli edecek bir yoldaşın da yok, yapayalnızsın!

Korku ve endişe bütün bir benliğini kaplamış!
Sert rüzgar, tipiyi yüzüne savurmaya başlamış!

Kurt ulumalari her yanda yankılanırken!
Kendi nefesini ensende hissetmeye başlamışken!
Şartlar aleyhinde birleşip Savas acmışken!
Bütün Bir gelecegin cepecevre kusatılmışken!

İradeni ve azmini bırakıp teslim mi olacaksın?
Yasli anana, hasta babana kimler baksın?

Kalk yürü! Koş ve mücadele et ölesiye!
Olum de oldurmez yoksa seni, korkaksin diye!

Öleyim de kurtulayım diye ümitsizliğe kapılmayasın!
Çekersin bir de üstüne gazabını yüce Hakkın!

Şartlara hükmü geçendir o, ferah tut kalbini!
Kaybedenler ancak Allahın rahmetinden keser ümidini!

Soğukmus, karanlikmis, pesetme, sabret!
Sevdiklerinin gözlerindeki mutluluğu hayalet!

Ellerim dondu, Ayaklarımı hissetmiyorum, unut!
Bak şimdiden sana gülümsemeye başlamış umut!

Azmettikce, verdikce iradenin hakkını!
İnan bana kucaklayacaksin aydınlık yarını!

Yürüdukce, mücadele ettikçe ilahi inayet yetişecek!
Herkes seni bekliyor, ellerinde bir demet çicek!


Şirkan Hatay
 
Geri
Üst