Ayet ne çağırmak
Sözlükte açık alâmet, işâret, emâre, iz ve nişânedemektir Çoğulu ây ve âyât'tır Allah'ın varlığına delâlet eden şeylere ve
peygamberlerin yargı olduğunu kanıt eden mucizelere de âyet denir Kur'ân'da bu kelime; aynı esas anlamları içerecek şekilde
mucize (Bakara, 2211; Mü'min, 4078), alâmet (Bakara, 2248), ibret (Nahl, 1611), acâib meslek (Mü'minûn, 2350), kanıt (Rûm, 302025; İsrâ, 1712)
ve Kur'ân âyeti (Nahl, 16101) karşılığı olarak kullanılmıştır
Kur'ân, sûrelerden, sûreler de âyetlerden oluşmuştur Âyet, sonu ve başı belirli olan, uzun veya kısa, bir harf veya birkaç kelime
veya cümleden oluşan Allah'ın sözlerine denir Her âyet Kur'ân'dır Manalı en kısa âyet bir sözcük olan ve yemyeşil
anlamındaki müdhâmmetândır (Rahmân, 5564) En uzun âyet ise bir sayfadır (Bakara, 2282) Fâtiha sûresinin başındaki besmele
dâhil, Kur'ân da 6236 âyet vardır Diğer sûrelerin başlarındaki âyetler, sûreleri birbirinden ayırmak için konulmuştur, o
sûreden birer âyet değildir Âyetlerin son kelimelerine kendisinden sonra gelen âyeti ayırdığı için fâsıla(çoğulu, fevâsıl)
denir Âyetlerin sûrelerdeki dizilişi vahiy ile belirlenmiştir (tevkîfî) Âyetlerin bir kısmı Mekke'de bir kısmı da Medine'de
inmiştir Manalarının anlaşılırlığı bakımından âyetler muhkem ve müteşâbih kısımlarına ayrılmakla birlikte (Âli İmrân, 37)
sağlam ve hoş olma bakımından tüm âyetler, muhkem ve müteşâbihtir (Hûd, 111; Zümer, 3923) Ilk inen âyetler Alâk
sûresinin birincil beş âyetidir Son inen âyetler hakkında görünüm birliği yoktur Bakara sûresinin 278 ve 281, Nisâ sûresinin 176,
Tevbe sûresinin 128129, Nâs sûresinin 13 ve Mâide sûresinin 3 âyetlerinin son inen âyetler olduğu söylenmektedir *
Sözlükte açık alâmet, işâret, emâre, iz ve nişânedemektir Çoğulu ây ve âyât'tır Allah'ın varlığına delâlet eden şeylere ve
peygamberlerin yargı olduğunu kanıt eden mucizelere de âyet denir Kur'ân'da bu kelime; aynı esas anlamları içerecek şekilde
mucize (Bakara, 2211; Mü'min, 4078), alâmet (Bakara, 2248), ibret (Nahl, 1611), acâib meslek (Mü'minûn, 2350), kanıt (Rûm, 302025; İsrâ, 1712)
ve Kur'ân âyeti (Nahl, 16101) karşılığı olarak kullanılmıştır
Kur'ân, sûrelerden, sûreler de âyetlerden oluşmuştur Âyet, sonu ve başı belirli olan, uzun veya kısa, bir harf veya birkaç kelime
veya cümleden oluşan Allah'ın sözlerine denir Her âyet Kur'ân'dır Manalı en kısa âyet bir sözcük olan ve yemyeşil
anlamındaki müdhâmmetândır (Rahmân, 5564) En uzun âyet ise bir sayfadır (Bakara, 2282) Fâtiha sûresinin başındaki besmele
dâhil, Kur'ân da 6236 âyet vardır Diğer sûrelerin başlarındaki âyetler, sûreleri birbirinden ayırmak için konulmuştur, o
sûreden birer âyet değildir Âyetlerin son kelimelerine kendisinden sonra gelen âyeti ayırdığı için fâsıla(çoğulu, fevâsıl)
denir Âyetlerin sûrelerdeki dizilişi vahiy ile belirlenmiştir (tevkîfî) Âyetlerin bir kısmı Mekke'de bir kısmı da Medine'de
inmiştir Manalarının anlaşılırlığı bakımından âyetler muhkem ve müteşâbih kısımlarına ayrılmakla birlikte (Âli İmrân, 37)
sağlam ve hoş olma bakımından tüm âyetler, muhkem ve müteşâbihtir (Hûd, 111; Zümer, 3923) Ilk inen âyetler Alâk
sûresinin birincil beş âyetidir Son inen âyetler hakkında görünüm birliği yoktur Bakara sûresinin 278 ve 281, Nisâ sûresinin 176,
Tevbe sûresinin 128129, Nâs sûresinin 13 ve Mâide sûresinin 3 âyetlerinin son inen âyetler olduğu söylenmektedir *