SoruCevap
Yeni Üye
- Katılım
- 17 Ocak 2024
- Mesajlar
- 350.999
- Çözümler
- 1
- Tepkime puanı
- 17
- Puan
- 308
- Yaş
- 36
Arazi Ürünlerinin Zekatı
Arazi ürünlerinden devletçe alınacak mikdar, arazinin cinsine göre değişir Bu mikdar, zekat, sadaka, haraç ve icar bedeli mahiyetinde olur Şöyle ancak: Bugün müslümanların ellerindeki arazi, başlıca şu dört kısma ayrılmıştır:
1) Öşür Arazisi: Fethedilen bir memleketin halkı kendi rızaları ile müslüman olur da, ellerindeki arazi onların mülkiyetine geçirilirse veya bir memleket güç gücü ile felhedilip arazileri İslam mücahidlerine sahiplik üzere verilmiş olursa, bu gibi topraklar Öşür arazisidir Arab yarımadası bu çeşitlilik arazidir Bu toprakların ürünlerinden onda bir ya da yirmide bir nisbetinde öşüradı ile zekat alındığı için bunlara Öşür Arazisidenmiştir
2) Haraç Arazisi:Bu, uzlaşma veya menfaat olmak suretiyle fethedilip yerli yer alan gayri müslim halka veya öteki gayri müslimlere temlik edilmiş olan topraklardır Irak köyleri ve çevresi bu kısımdandır
Bu çeşit araziden, ya ürününe göre ya da yerinde görülecek kesin bir mikdarda (haraç) adıyla bir vergi alınır Bu zekat değildir
3) Sırf Mal Arazisi: Memleket arazisinden olup Hazineye ait iken sonra bir değerinde karşılığında bazı kimselere satılmış bulunan topraklardır Bunların ürünleri de, sahibleri müslüman olunca, zekat bakımından Öşür arazisinin ürünleri gibidir
Yalnız mal evlerin çevresindeki mal bahçeler, bu evlere emrindeki olduğundan bunların ürünlerinden ve ağaçlarının meyvalarından öşür vesaire alınmaz
4) Memleket Arazisi: Bir Zamanlar müslümanlar kadar fethedilip bir kimsenin mülkiyetine geçirilmeksizin tüm müslümanların yararına bırakılmış olan topraklardır Bunlar tüm insanlar adına devlete ait olup yararlanma hakkı halka tapu ile verilegelmiştir Bunların yalnız yararlanma hakları belirlenmiş kimselere aittir Bu haklara sahib olanlar icarcı (kiralayan) hükmündedir Devlete verecekleri belirli hisse veya vergiler de, icar bedeli hükmündedir Bundan dolayı böyle bir arazinin ürününden öşür ve diğer bir nam aşağıda zekat gerekmez Çünkü öşür ile haraç veya öşür ile bu hükümde yer alan icar bedeli bir arazide toplanmaz Türkiye'deki arazi çoğunlukla bu kısımdandır
Arazi ürünlerinde İmamı Azam'a kadar nisab aranmaz Buğday, arpa, pirinç, mısır, karpuz, hıyar, patlıcan, yonca, şeker kamışı benzeri öşür arazisi ürünlerinde, eksik da olsa fazla da olsa, Öşüradı ile hisse alınır
İki İmam'a göre, beş vask (*) mikdarı olmayan ekinlerden ve insanların elinde bir sene kalmayacak sebzelerden öşür alınmaz
Bir öşür arazisi yağmur veya dere, nehir suları ile sulanırsa, ürünleri onda bir nisbetinde öşürzekatına bağlı olur Eğer dalya, dolap ve hayvan ile ya da satın alınacak sularla bütün sene veya senenin yarısından birçok sulanacak olursa yirmide bir nisbetinde öşür alınır
Tohumlar, amele ücretleri ve diğer masraflar elde edilen üründen çıkarılmaz Bu ürünler üzerinden bir yıl geçmesi de gerekmez Bir yıl içinde birkaç defa elde edilen ürünlerin hepsinden benzer ölçülerle öşür alınır
Öşürde başlıca arazidir, mülk sahibi değildir Bir öşür arazi vakfedilse, çocuklara ya da mecnunlara ait bulunsa, tekrar ürünün'den öşüralınır
Zeytin ve susam tanelerinden öşür alındığı takdirde, sonradan elde edilecek yağlarından her yerde öşür alınmaz Yeniden, öşrü verilen üzümler için daha sonra bitmiş zekat vacib olmaz
Öşür arazisi ürünlerinden alınacak muayyen hisseler, ürünler iyice yetişip elde edildiği süre alınır Bundan önce alınmaz Pek ama, daha yarım kalmış ekinlerin ve belirmemiş meyvelerin öşürlerini belirlemek caiz değildir Fakat bunlar bittiği ve belirdiği süre, sahibleri dilerse öşürlerini verebilirler
Daha öşrü verilmemiş olan ekinlerden ya da ağaç üstündeki meyvelerden yenmemelidir bununla beraber öşrünü hesab edip ödemek niyeti ile yenilmesi helal olur Çünkü yediğini ödemiş olacaktır
Öşür arazisi ürünlerinin öşrü veya memleket arazisinin icar bedeli vaktinde verilmeyip daha sonra zayi olsa veya sahibi ölse, bunu ödemek gerekir
Mer'alardan ve çayırlardan biçilip toplanan otlardan, mubah kabul edilen dağlarda yetişip kendiliğinden gelişen kerestelik ağaçlardan, kamışlardan veya kendiliğinden yetişmiş diğer ağaçlardan, derelerden avlanan balıklardan öşür alınmaz
Ama dağlardan toplanan meyvelerden öşür alınacağı gibi, ağaçlık, kamışlık edinilen yoksa mera olmak için su verilen öşür arazisinden ve müslümanlara ait mülk araziden her sene kesilip satılacak ağaçlardan, kamışlardan ve otlardan da öşür alınır
Tekrar, bu arazide bulunup kendisi ile ipek böceği beslenilen dut yapraklarından öşür alınır, ipeğinden alınmaz Bu ipekli hayvana bağlıdır, ipekli böceği öşre alt olmadığından, onun bir parçası farzedilen ipek de öşre yan olmaz
Öşür arazisi ürünlerinden ya da memleket arazisi ürünlerinden bir kısmı, sahibleri tarafindan ticaret maksadı olmaksızın anbarda saklanır da üzerinden bir yıl geçtikten daha sonra satılırsa, bedelleri olan paralar nisab mikdarı olsa bile, bunlara zekat belirlemek gerekmez Çünkü zekat, öşür ile veya kira bedeli ile birleşmez Oysa satılıp alınan bedeller üzerinden bir sene geçerse o vakit zekat gerekir
Yeniden bu ürünlerin sahibine bir ay veya bir yıl gıda olmak üzere yetecek mikdardan fazlası nisab mikdarına ulaşır da, ticaret niyeti ile saklanırsa, üzerinden bir yıl geçince zekata emrindeki olur
* Bir vaskaltmış sa'dır Bu da (62400) dirheme eşittir Bunun beş katı da adeta 950 kgdır *
Arazi ürünlerinden devletçe alınacak mikdar, arazinin cinsine göre değişir Bu mikdar, zekat, sadaka, haraç ve icar bedeli mahiyetinde olur Şöyle ancak: Bugün müslümanların ellerindeki arazi, başlıca şu dört kısma ayrılmıştır:
1) Öşür Arazisi: Fethedilen bir memleketin halkı kendi rızaları ile müslüman olur da, ellerindeki arazi onların mülkiyetine geçirilirse veya bir memleket güç gücü ile felhedilip arazileri İslam mücahidlerine sahiplik üzere verilmiş olursa, bu gibi topraklar Öşür arazisidir Arab yarımadası bu çeşitlilik arazidir Bu toprakların ürünlerinden onda bir ya da yirmide bir nisbetinde öşüradı ile zekat alındığı için bunlara Öşür Arazisidenmiştir
2) Haraç Arazisi:Bu, uzlaşma veya menfaat olmak suretiyle fethedilip yerli yer alan gayri müslim halka veya öteki gayri müslimlere temlik edilmiş olan topraklardır Irak köyleri ve çevresi bu kısımdandır
Bu çeşit araziden, ya ürününe göre ya da yerinde görülecek kesin bir mikdarda (haraç) adıyla bir vergi alınır Bu zekat değildir
3) Sırf Mal Arazisi: Memleket arazisinden olup Hazineye ait iken sonra bir değerinde karşılığında bazı kimselere satılmış bulunan topraklardır Bunların ürünleri de, sahibleri müslüman olunca, zekat bakımından Öşür arazisinin ürünleri gibidir
Yalnız mal evlerin çevresindeki mal bahçeler, bu evlere emrindeki olduğundan bunların ürünlerinden ve ağaçlarının meyvalarından öşür vesaire alınmaz
4) Memleket Arazisi: Bir Zamanlar müslümanlar kadar fethedilip bir kimsenin mülkiyetine geçirilmeksizin tüm müslümanların yararına bırakılmış olan topraklardır Bunlar tüm insanlar adına devlete ait olup yararlanma hakkı halka tapu ile verilegelmiştir Bunların yalnız yararlanma hakları belirlenmiş kimselere aittir Bu haklara sahib olanlar icarcı (kiralayan) hükmündedir Devlete verecekleri belirli hisse veya vergiler de, icar bedeli hükmündedir Bundan dolayı böyle bir arazinin ürününden öşür ve diğer bir nam aşağıda zekat gerekmez Çünkü öşür ile haraç veya öşür ile bu hükümde yer alan icar bedeli bir arazide toplanmaz Türkiye'deki arazi çoğunlukla bu kısımdandır
Arazi ürünlerinde İmamı Azam'a kadar nisab aranmaz Buğday, arpa, pirinç, mısır, karpuz, hıyar, patlıcan, yonca, şeker kamışı benzeri öşür arazisi ürünlerinde, eksik da olsa fazla da olsa, Öşüradı ile hisse alınır
İki İmam'a göre, beş vask (*) mikdarı olmayan ekinlerden ve insanların elinde bir sene kalmayacak sebzelerden öşür alınmaz
Bir öşür arazisi yağmur veya dere, nehir suları ile sulanırsa, ürünleri onda bir nisbetinde öşürzekatına bağlı olur Eğer dalya, dolap ve hayvan ile ya da satın alınacak sularla bütün sene veya senenin yarısından birçok sulanacak olursa yirmide bir nisbetinde öşür alınır
Tohumlar, amele ücretleri ve diğer masraflar elde edilen üründen çıkarılmaz Bu ürünler üzerinden bir yıl geçmesi de gerekmez Bir yıl içinde birkaç defa elde edilen ürünlerin hepsinden benzer ölçülerle öşür alınır
Öşürde başlıca arazidir, mülk sahibi değildir Bir öşür arazi vakfedilse, çocuklara ya da mecnunlara ait bulunsa, tekrar ürünün'den öşüralınır
Zeytin ve susam tanelerinden öşür alındığı takdirde, sonradan elde edilecek yağlarından her yerde öşür alınmaz Yeniden, öşrü verilen üzümler için daha sonra bitmiş zekat vacib olmaz
Öşür arazisi ürünlerinden alınacak muayyen hisseler, ürünler iyice yetişip elde edildiği süre alınır Bundan önce alınmaz Pek ama, daha yarım kalmış ekinlerin ve belirmemiş meyvelerin öşürlerini belirlemek caiz değildir Fakat bunlar bittiği ve belirdiği süre, sahibleri dilerse öşürlerini verebilirler
Daha öşrü verilmemiş olan ekinlerden ya da ağaç üstündeki meyvelerden yenmemelidir bununla beraber öşrünü hesab edip ödemek niyeti ile yenilmesi helal olur Çünkü yediğini ödemiş olacaktır
Öşür arazisi ürünlerinin öşrü veya memleket arazisinin icar bedeli vaktinde verilmeyip daha sonra zayi olsa veya sahibi ölse, bunu ödemek gerekir
Mer'alardan ve çayırlardan biçilip toplanan otlardan, mubah kabul edilen dağlarda yetişip kendiliğinden gelişen kerestelik ağaçlardan, kamışlardan veya kendiliğinden yetişmiş diğer ağaçlardan, derelerden avlanan balıklardan öşür alınmaz
Ama dağlardan toplanan meyvelerden öşür alınacağı gibi, ağaçlık, kamışlık edinilen yoksa mera olmak için su verilen öşür arazisinden ve müslümanlara ait mülk araziden her sene kesilip satılacak ağaçlardan, kamışlardan ve otlardan da öşür alınır
Tekrar, bu arazide bulunup kendisi ile ipek böceği beslenilen dut yapraklarından öşür alınır, ipeğinden alınmaz Bu ipekli hayvana bağlıdır, ipekli böceği öşre alt olmadığından, onun bir parçası farzedilen ipek de öşre yan olmaz
Öşür arazisi ürünlerinden ya da memleket arazisi ürünlerinden bir kısmı, sahibleri tarafindan ticaret maksadı olmaksızın anbarda saklanır da üzerinden bir yıl geçtikten daha sonra satılırsa, bedelleri olan paralar nisab mikdarı olsa bile, bunlara zekat belirlemek gerekmez Çünkü zekat, öşür ile veya kira bedeli ile birleşmez Oysa satılıp alınan bedeller üzerinden bir sene geçerse o vakit zekat gerekir
Yeniden bu ürünlerin sahibine bir ay veya bir yıl gıda olmak üzere yetecek mikdardan fazlası nisab mikdarına ulaşır da, ticaret niyeti ile saklanırsa, üzerinden bir yıl geçince zekata emrindeki olur
* Bir vaskaltmış sa'dır Bu da (62400) dirheme eşittir Bunun beş katı da adeta 950 kgdır *