SoruCevap
Yeni Üye
- Katılım
- 17 Ocak 2024
- Mesajlar
- 350.999
- Çözümler
- 1
- Tepkime puanı
- 17
- Puan
- 308
- Yaş
- 36
Almanca Atasozleri ve Turkceleri
Almanca Atasozleri
Turkce acıklamalı Almanca Atasozleri
Turkcealmanca atasozleri
Alte Liebe rostet nicht(Eski aşk paslanmaz)
Liebe macht blind(Aşk kor eder)
Geteilte Freude ist doppelte Freude(Paylaşılan sevinc iki katına cıkar)
Es ist nicht alles Gold, was glänzt (Her parlayan sey altin degildir)
Steter Tropfen hohlt den Stein (Surekli damla taşı deler)
Eile mit weile(Acele işe şeytan karışır)
Jeder ist seines Gluckes Schmied (Herkes kendi kaderinin demircisidir)
Im Becher ersaufen mehr Leute als im Bach (Ufak hırsızlar asılır, buyuk hırsızlar serbest bırakılır)
Arbeit bringt Brot, Faulenzen Hungersnot (Calışmak ekmek, tembellik kıtlık getirir)
Arbeit zieht Arbeit nach sich (İş, işi ceker)
Auf alten Pfannen lernt man kochen (Yemek pişirmek eski tavalar ile oğrenilir)
Bäume wachsen nicht in den Himmel (Ağaclar gokyuzunde yetişmez)
Beiß nicht in die Hand, die dich futtert (Seni besleyen eli ısırma)
Besser den Spatz in der Hand, als die Taube auf dem Dach (Eldeki serce, damdaki guvercinden iyidir)
Besser einäugig als blind (Tek gozlu olmak kor olmaktan iyidir)
Geteiltes Leid ist halbes Leid (Paylaşılan bir acı yarıya iner)
In der Liebe und im Krieg ist alles erlaubt (Aşkta ve savaşta herşey mubahtır)
Ein Mensch ohne Bildung ist ein Spiegel ohne Politur (Eğitimsiz insan, cilasız aynaya benzer)
Der Fisch stinkt vom Kopf her(Balık baştan kokar)
Ein Bauer zwischen zwei Advokaten ist ein Fisch zwischen zwei Katzen (İki avukat arasında kalan ciftci, iki kedi arasında kalan balığa benzer)
Auge um Auge, Zahn um Zahn (Goze goz, dişe diş)
Almanca Atasozleri
Turkce acıklamalı Almanca Atasozleri
Turkcealmanca atasozleri
Alte Liebe rostet nicht(Eski aşk paslanmaz)
Liebe macht blind(Aşk kor eder)
Geteilte Freude ist doppelte Freude(Paylaşılan sevinc iki katına cıkar)
Es ist nicht alles Gold, was glänzt (Her parlayan sey altin degildir)
Steter Tropfen hohlt den Stein (Surekli damla taşı deler)
Eile mit weile(Acele işe şeytan karışır)
Jeder ist seines Gluckes Schmied (Herkes kendi kaderinin demircisidir)
Im Becher ersaufen mehr Leute als im Bach (Ufak hırsızlar asılır, buyuk hırsızlar serbest bırakılır)
Arbeit bringt Brot, Faulenzen Hungersnot (Calışmak ekmek, tembellik kıtlık getirir)
Arbeit zieht Arbeit nach sich (İş, işi ceker)
Auf alten Pfannen lernt man kochen (Yemek pişirmek eski tavalar ile oğrenilir)
Bäume wachsen nicht in den Himmel (Ağaclar gokyuzunde yetişmez)
Beiß nicht in die Hand, die dich futtert (Seni besleyen eli ısırma)
Besser den Spatz in der Hand, als die Taube auf dem Dach (Eldeki serce, damdaki guvercinden iyidir)
Besser einäugig als blind (Tek gozlu olmak kor olmaktan iyidir)
Geteiltes Leid ist halbes Leid (Paylaşılan bir acı yarıya iner)
In der Liebe und im Krieg ist alles erlaubt (Aşkta ve savaşta herşey mubahtır)
Ein Mensch ohne Bildung ist ein Spiegel ohne Politur (Eğitimsiz insan, cilasız aynaya benzer)
Der Fisch stinkt vom Kopf her(Balık baştan kokar)
Ein Bauer zwischen zwei Advokaten ist ein Fisch zwischen zwei Katzen (İki avukat arasında kalan ciftci, iki kedi arasında kalan balığa benzer)
Auge um Auge, Zahn um Zahn (Goze goz, dişe diş)