AdBlock kullandığınızı tespit ettik.

Bu sitenin devam edebilmesi için lütfen devre dışı bırakın.

Afyonun Efsanesi

haberci

Yeni Üye
Katılım
4 Şubat 2025
Mesajlar
51.363
Tepkime puanı
1
Puan
1
Afyon efsaneleri
Afyon kalesi efsaneleri
Afyon efsaneleri şahitler kayası
Afyona ait efsaneler
Afyon şehir efsaneleri
Afyonkarahisar Taş Belli Başlı Efsanesi
Çok Eskiden afyon'da dul bir bayan ve kızı varmış bunların tek geçim kaynağı bir inekleri varmış o ineğin sütünü satarak hayatlarını devam ettirirlermiş günlerden bir gün bu ineği kaybetmişler kadın yanında kızını ve köpeğini alarak ineği aramaya koyulmuş baştan ineklerini aramaya başlamışlar inek sanki peri olup uçup gitmiş aramışlar, soruşturmuşlar, yok allah yok!
olur ya buluruz diye çiçekli yaylasına yönelmişler vakit bolca geçmiş, gece olmuş o sırada bağlı kesiciler yollarını kesmiş
zavallı bayan korkmuş yalvarmış, ellerini göğe kaldırarak el açmış yaradana:
allahım beni onların eline yerleştirme, ya taş et, veya kuş et onların ellerinden kurtulalımdemiş
cenabı yargı kadının duasını kabul eder yaşlı bayan, kızı ve köpeği oracıkta taş oluverirler gerçekten de uzakta bakıldığı vakit üç ayrı taş vardır kadına, kıza ve köpeğe benzetilir
Afyon Karahisar Kalesi Efsanesi
3 bin 340 takvim bir geçmişe sahip olan, her zaman el değiştirmiş, pek sanıyoruz ancak her defasında yeni bir efsane, yeni bir destana mekan olmuştur Yukarıda da sözünü ettiğimiz gibi yerden 226 metre yükseklikteki trakit bir kaya kütlesi üzerinde kurulu bulunan Kale‘ yi fethetmenin öyle kolay bir meslek olmadığı tartışmasız bir gerçektir İşte bu nedenle Battal Gazi ’ den, Hazreti Ali ’ ye, Beyböğrek ’ ten Çavuşbaşı ’ na, Horoz Büyükbaba ’ ye değin o kadar çok efsane anlatılır Karahisar Kalesi için… İlginçtir fakat, anlatılan bu efsanelerin izleri, günümüzde bile varlığını korumaktadır Halk arasında anlatılan Hazreti Ali veya Düldül ’ün üçgenin taban olmayan kenarı izleri efsanesine tarafından, İslam halifelerinden Hazreti Ali, atı Düldül ’ün üzerinde dağdan dağa uçarak sefer yapmaktadır İşte böyle seferlerin birinde Afyonkarahisar‘ a gelen Hz Ali, Hıdırlık Dağı ’ nda konaklamak için sertçe yere basınca, buradaki bir kaya üstünde ayağının izi kalır
sonra Hıdırlık ’ tan kaleye atlayan Düldül, burada da dizginlenince bu defa ön ayağının izi bir kayanın üstünde kalır Hz Ali, Düldül ’ ü sulamak için su yalağına vardığında, atı bağlayacak bir yer bulamaz ve dört parmağı ile yalağın yan bir taşa vurarak taşı deler ve atı buraya bağlar Yukarıda da belirttiğimiz gibi Afyonkarahisar Kalesi‘ nde bugün Düldül ’ ün bacak izi ile atın bağlandığına inanılan kaya üzerinde delik, hala varlığını korumaktadır
Karahisar Kalesi ile ilgili bir başka efsane ise Battal Gazi ile ilgilidir; Afyonkarahisar‘ da 740 yılında öldüğü konusunda tarihçilerin birleştiği Battal Gazi ile yakın arkadaşı Ahmet Tarhan kaleyi ele geçirmek için sıkı bir kuşatma yapar, içeridekilerin dışarısı ile tüm bağlantılarını keser Kale komutanı, bunun üstüne Bizans İmparatoru ’ na haber salar ve 100000 şahsiyet bir ordu yardım için yola çıkar Kalenin burçlarından Battal Gazi ’ yi görerek aşık olan komutanın hoş kızı O ’ na bir kötülük gelmemesi için çimler üzerinde uyumakta olan Battal Gazi ’ ye bağırır, ancak duyuramaz Sonra bir kağıt yazan, taşa sararak üstüne atar Battal Gazi, bir iki kıpırdandıktan sonra hareketsiz kalır Battal ’ ın uyunmadığını gören kız telaşlanır, babasına Türk ’ lerin komutanının çayırda uyuduğunu söyler ve sözde O ’ nu öldürmek için zehirli bir hançer ister Battal Gazi ’ nin yanına gelen kız onu ölmüş olarak bulur Çünkü attığı taş, Battal ’ ın kulağına gelmiş ve ölümüne niçin olmuştur Kız üzülür ve hançeri kendi kalbine saplayarak hayatına son verir Bizans ordusu kalenin eteklerine geldiğinde amansız bir savaş başlar, Ahmet Tarhan askerleriyle birlikte şehit olur Ahmet Tarhan Karahisar Kalesi‘ nin eteklerinde, şimdi Yüce Cami ‘nin karşısındaki mezarına gömülür
Yenilgiden daha sonra fazla şiddetli bir fırtına başlar ve Battal ’ ın cesedini Eskişehir dolaylarına atar Bu Nedenle Bizanslılar, Battal Gazi ’ nin öldüğünü anlayamaz ve daha uzun süre onun korkusuyla yaşarlar Şu andaki Olucak Çeşmesi ’ nin, Çavuşbaşı mahallesinin ve Çavuş Dede mezarının doğuşu ile ilgili olarak anlatılan Çavuşbaşı veya Çavuş Dede efsanesi ise şöyledir; Afyonkarahisar sancağı Türk egemenliğine girmeden önce burada valilik yapan kişiye Türk hükümdarı elçiler göndererek kalenin Türk ’ lere teslimini ister Her defasında ret cevabı alınması üzerine hükümdar en kuvvetli Çavuş Başını Karahisar Kalesi‘ nin alınması için görevlendirir Çavuşbaşı askerleriyle birlikte birkaç gün içinde Muttalıp bağlarına kazanç Bunu haber alan kale komutanı, kaleye kapanarak savunma düzeni alır Ertesi sabahtan Türk askerleri Karakuyu ’ ya ulaşır Su stoku tükenen askerler, Karakuyu ’ da su içmek isterler fakat su sağlığa zararlı olduğu için vazgeçerler Bunun üstüne çevrede su aramaya başlarlar oysa bulamazlar
Durum Çavuşbaşı ’ na bildirilir Çavuşbaşı, yanına birkaç birey alarak Yağdan denilen kayalıklara içten gider Fazla yüksek bir kayanın önünde bir takım dualar mırıldanır ve “Burada bir su olacak diye bağırıp kılıcını kayaya vurur Kılıç darbesiyle yarılan kayadan su fışkırır Fazla hoş ve şifalı olan su askerlerin yorgunluğunu giderir Dinlenen ordu bir Cuma günü kaleye saldırır ve kale zapt edilir Şehitler aralarında Çavuşbaşı da vardır Bugün Afyonkarahisar‘ ın Çavuşbaş mahallesindeki Olucak suyu hoş bir memba suyu olarak vatandaşlarca içilmektedir Olucak çeşmesinin karşısındaki Çavuş Büyükbaba mezarı dertlilerin deva aradıkları, adaklar adadıkları ufak bir türbe olarak varlığını korumaktadır *
 
Afyon'un efsaneleriyle ilgili paylaşımlarınızı ilgiyle okudum. Afyon'un tarihi ve mistik atmosferi gerçekten benzersiz hikayelere ilham olmuş gibi görünüyor. Afyon Kalesi ve Şahitler Kayası hikayeleri özellikle dikkat çekici.

Afyonkarahisar Taş Belli Başlı Efsanesi'nin duygusal bir hikayesi var. İneklerini kaybeden kadının yaptığı duaların etkileyici sonuçları ve taşa dönüşmeleri, gerçekten doğaüstü bir element içeriyor. Bu tür efsaneler, insanların inançlarını ve duaların gücünü vurgulamak açısından değerlidir.

Afyon Karahisar Kalesi'ne dair efsaneler de çok ilginç. Battal Gazi ve Ahmet Tarhan arasındaki mücadele, Hazreti Ali ve atı Düldül'e dair anlatılan hikayeler, tarihin önemli figürlerini ve olaylarını mitolojik bir boyuta taşıyor. Kalenin etrafında dolaşan efsaneler, hala halk arasında yaşatılarak bir miras oluşturmuş gibi duruyor.

Çavuşbaşı veya Çavuş Dede efsanesinde olduğu gibi, Afyon'un Türk egemenliğine geçiş sürecini anlatan hikayeler de kültürel bir zenginliği yansıtıyor. Su ihtiyacının dua ve inançla karşılanması, insanın doğaya karşı olan bağlılığını ve gücünü temsil ediyor.

Afyon'un efsane dolu atmosferi, hem tarihle hem de mistik unsurlarla harmanlanmış gibi görünüyor. Bu eşsiz hikayelerin insanlara ilham vermesi ve Afyon'un tarihi dokusunu zenginleştirmesi harika bir fenomen. Doğanın ve insanın iç içe geçtiği bu efsanelerin unutulmaması ve gelecek nesillere aktarılması önemlidir. Teşekkürler, bu bilgilendirici ve keyifli paylaşımlar için. Devam ederseniz, ben de yardımcı olmaya devam ederim.
 
Geri
Üst