AdBlock kullandığınızı tespit ettik.

Bu sitenin devam edebilmesi için lütfen devre dışı bırakın.

Adonis (Şair)

  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan Admin
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

Admin

Yönetici
Site Sorumlusu
Katılım
17 Ocak 2024
Mesajlar
265.352
Çözümler
5
Tepkime puanı
1
Puan
38
Adonis (Şair) Biyografisi
Araplar’ın yaşayan en büyük şairi ADONİS
Adonis (Şair), 1 Ocak 1930 tarihinde Suriye’de Lazkiye yakınlarındaki bir dağ köyü olan Kassabin köyünde doğmuştur. Asıl adı Ali Ahmed Said Eşber’dır. Küçük yaşlarda tarlalarda çalışmaya başladı. Aynı dönemde babası kendisine şiirler ezberletmeye başladı. Çok geçmeden kendi şiirlerini yazmaya başladı. 14 yaşına kadar burada yaşadıktan sonra Tartus’ta bir Fransız lisesinde okudu.
Adonis, 1943 yılında dönemin Suriye cumhurbaşkanı Şükrü el Kuvvetli‘nin önünde şiir okuma fırsatını yakaladı ve bu vesileyle burslu olarak Lazkiye’de devlet lisesinde okuyarak mezun oldu. Ardından da 1950 yılında Şam‘da Suriye Üniversitesi’ne gitti. 1954 yılında felsefe ve edebiyat bölümlerinden mezun oldu. İlk şiirlerini bu sırada yayınladı.
Şiirlerini topladığı “Şamlı Mihyar’ın Ezgileri” 1961 yılında yayımlandığında modern Arap şiirinin kurucu eylemlerinden biri olarak görülür. Eserinin 1983 yılında yayımlanan Fransızca tercümesi, Adonis için dünya çapında tanınmasının başlangıcına işaret eder. 1955 yılında, Suriye’nin neredeyse bütün Ortadoğu’ya yayılmasını savunan bir parti olan Suriye Halk Partisi’ne mensup olmaktan altı ay hapse atıldı.
1956 yılında serbest kalmasının ardından Beyrut’a kaçar ve orada 1957 yılında, Suriye– Lübnanlı şair Yusuf el-Khal’la birlikte Şi’r (Şiir) dergisini çıkarttı.
1956 yılında Beyrut‘a yerleşti. Beyrut Saint Joseph Üniversitesi‘nde doktorasını yaptı. Burada Charles Baudelaire ve Rainer Maria Rilke‘nin şiiriyle tanıştı. “Şiir” dergisini çıkarttı. Bu dergi tüm Arap dünyasını etkiledi. Ortadoğu‘dan Fas‘a kadar tüm Arap şiirini etkileyen Adonis, Arap şiir geleneğinden koparak şiiri özgünleştirdi. Arap şiirinin kendi kimliğini yitirmeksizin dünya şiiriyle ilişki kurmasına çalıştı.
1961 yılında Lübnan uyruğuna geçti ve Adonis ismini aldı.
1968 yılında Mavakif (Tutumlar) dergisini kurdu. Bir özgürlük alanı ve şiirin “yapısını parçalayan” bir yenilenme laboratuvarı olma iddiasındaki dergi Arap dünyasında hemen yasaklandı. Adonis bu dergide Charles Baudelaire’i, Henri Michaux’yu, Saint-John Perse’i Arapçaya ve Ebul Ala el-Maarri’yi de Fransızcaya çevirdi.
Lübnan İç Savaşı yüzünden 1980 yılında ülkeyi terk ederek Paris‘e yerleşti. Mistisizme ilgilendi. 1983 yılında Paris’te Stephen Mallarme Akademisi Üyesi seçildi.
1971 yılında Suriye -Lübnan En İyi Şair Ödülü’nü, 1986’da Brüksel‘de Uluslararası Şiir Bienali Büyük Ödülü’nü kazandı. 1995 yılında İstanbul‘da Nazım Hikmet Uluslararası Şiir Ödülü’nü kazandı. 2005 ve 2006 yıllarında Nobel Edebiyat Ödülü için adı geçenlerden biriydi.
Adonis (Şair), 1956 yılında Khalida Said ile evlendi. Arwad Esber, Ninar Esber adlarında iki çocuğu vardır.
Hâlen Paris‘te yaşamaktadır.
2017 yılının 15 Eylül – 14 Ekim tarihleri arasında İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından 2.si düzenlenen “İzmir Uluslararası Edebiyat Festivali”ne şair Özdemir İnce ile birlikte onur konuğu olarak katıldı.
Fransızcaya çevrilmiş eserleri arasında şunları sayabiliriz: Chants de Mihyar le Damascene (Poesie-Gallimard, 1983) Le temps des villes (Mercure de Fraııce, 1900) Memoire du vent (Poemes 1957-1990) (Poesie-Gallimard, 1991) La Priere et l’Epee: essai sur la culture arabe (Mercure de France, 1993) Tombeau pour New York (Sindbad-Actes Sud, 1999).
Kitapları : 1961 – Şamlı Mihyar’ın Şarkıları 1989 – New York’a Mezar 2002 – Arap Şiirine (poetikasına) Giriş
Şiirlerinden örnekler :
Söyleyin Dostlar! ölmek istedim olmadı, Yasamak istedim, neye yarası Söyleyin dostlar yaşamın, ne anlamı var… Sevmek istedim, sevdim Sevilmek istedim, sevilmedim Söyleyin dostlar yaşamın, ne anlamı var… ölmek olmadı Sevmek olmadı Sevilmek olmadı Söyleyin bana dostlar, Yasamanın sebebini
Kadın: senin için ölüyorum. sana olan sevgimden bir yanım eksik uyandığımı görmüyor musun? senin için ölüyorum, kararsızlığın içine düşüyorum. benliğimi duyumsamadan, bedenimi duyumsamadan, nerede yaşadığımı bilmeden bu güzel bedenimin ardında. her şeyi.. neden, oysa, neden açığa vurmuyorum: oysa hayatın eşsiz olmasını istiyorum neden, oysa, neden insan gibi doğal yaşayamıyorum, ölümüm söylediğim her yerde: sen vatanım olmasan zamanın düşmanı olan şey dostum olur mu? (sessizlik..) böylece ey aşkın bedeni sesimi sana bırakıyorum bana, yolumdaki zerreciklerin yarasını ellerinle sunman için kuldum- belki de tanrı diye kocamın aşkını bildim. kocam- şimdi tapınağım diye bildiğimdi. isteklerimizden başka hiçbir şey gidip gelmez aramızda. (sessizlik..) ey gurbet seni yeryüzünün her köşesinde seviyorum, çocuğuma ne söyleyebilirim kendi beşiğinde gurbetteyken? babasının yatağını unuttum, bana şehvet olan şeyi de, yıllardır kullanıldığımı bilerek arıyorum şimdi, söylesem mi? günahkarlığı onaylar gibi. iştahla, güzelliğiyle yağarken gökyüzü ve yeryüzü bardağımıza. gökyüzü inlediğinde peygamberler bilir ne olduğunu görüyor musun, filinta damatların mutluluğunu? ancak aydınlatana bedenini ver bana, ey sen, koynuna al beni, esiri olayım beni büyüleyen organlarının. (sessizlik..) bağrından ve boğazından gelen bir kokun var senin, son buluşmamızdan damla damla damlayan, içine boşaldığın ve boşaldığım. açılırken içime akan bir şelale olan. gecemin ışığında şeffaf. yarılan – yerde depremi kendine kardeş yapan göbeğimde gizli, saldırganlığını ve savunmasını yalnızlaştıran. iyileşeceksin, içindekini yeter ki uyandır. benliğimle ve ölümümle yüzleşmeme sen neden olacaksın, özgürlüğüm gibi. günahlarımla selamlaşacağız bu sürecin sonunda. ölümüm. ecelimle kısmetim benliğinle. resim ve şiiri gibi bir iklimdir sende ve içimde yitenle, içindeki zerreciklerle daha da çoğalırım, orman gibi. içinde görmediğim mevsimlerim bile olacak, içinde – ne ateşim ne toz. ot su birikintileri gibi fışkırır topraktan, içinde yitişini görüyorum, yitişimi, al beni. bedenim aşkın çamurudur, işte benliğimi sana teslim ediyorum.
Ben Senin Yerine Ağlayacağım
Beni terk edip gittiğin zaman Sanma ki kal diye yalvaracağım Ben senin yerine ağlayacağım
Aşkımızın sonsuz olması için İsmini dağlara haykıracağım Islak gözlerini görmemek için Ben senin yerine ağlayacağım
Barış
çölün yalnızlığında ilerleyen yüzlere ot ve ateş giyinmiş Doğu’ya
denizin yıkadığı toprağa ve onun sevdasına barış
yağmurlarını verdi bana baş döndürücü çıplaklığın kendini bana adıyor yıldırım benim bağrımda olgunlaştı zaman bak işte Doğu’nun parıltısı kanım su çeker gibi çek beni ve yok ol yitir beni yankısı ve şimşeği var oylukların su çeker gibi çek beni gövdemle örtün nirengidir ateşim ve yıldızdır yön yaramdır benim heceliyorum bir yıldızı heceliyorum resmini çiziyorum kaçaktır yurdumda yurdum heceliyorum onun çizdiği yıldızı yenik günlerinin ayak izlerinde
ey sözün külü gecende bir çocuğu daha var mı tarihimin? …..
“Bu Benim Adımdır” Şiirinden
Kollarında bir güneş ölür, Gece gömmem onu diye tutturmuştur, Sürekli dalgalanmalarla Deniz öğretti ona, Nasıl çıkacağını kendinden, Hem de hep kendi kalıp.
 
Ali Ahmed Said Eşber, sanat adıyla Adonis olarak bilinen önemli bir Arap şairidir. 1 Ocak 1930 tarihinde Suriye'nin Lazkiye yakınlarındaki Kassabin köyünde doğmuştur. Babası tarafından küçük yaşlarda şiirlerle tanıştırılan Adonis, yeteneğini erken yaşlarda göstermiş ve kendi şiirlerini yazmaya başlamıştır. Eğitimine devam eden Adonis, felsefe ve edebiyat alanında eğitim alarak Suriye Üniversitesi'nden mezun olmuştur.

Adonis, modern Arap şiirinin önemli isimlerinden biri olarak kabul edilir. "Şamlı Mihyar'ın Ezgileri" adlı eseri, modern Arap şiirinin temellerinden biri olarak değerlendirilir. Bu eser, 1983 yılında Fransızca'ya çevrildiğinde uluslararası alanda tanınmaya başlamıştır. Adonis, Arap şiir geleneğini dünya şiiriyle buluşturarak özgün bir tarz yaratmış ve Arap dünyasında etkili bir şair olarak kabul edilmiştir.

Adonis, şiirin yanı sıra edebi çalışmalarıyla da tanınmaktadır. Mavakif dergisini kurarak şairelerin eserlerini yayınlamış ve farklı kültürleri tanımalarına olanak sağlamıştır. Şiirlerinde mistisizm ve aşk temalarını sıklıkla işlemiştir.

Uluslararası alanda da başarılı bir kariyere sahip olan Adonis, birçok ödülün sahibi olmuştur. Suriye-Lübnan En İyi Şair Ödülü, Uluslararası Şiir Bienali Büyük Ödülü ve Nazım Hikmet Uluslararası Şiir Ödülü gibi prestijli ödüllerin sahibi olmuştur. Nobel Edebiyat Ödülü için de aday gösterilen Adonis, etkileyici şiirleri ve edebi çalışmalarıyla geniş bir hayran kitlesine sahiptir.

Adonis, kişisel hayatında da dengeyi korumayı başarmıştır. 1956 yılında Khalida Said ile evlenen şairin Arwad Esber ve Ninar Esber adlarında iki çocuğu bulunmaktadır. Paris'te yaşayan Adonis, edebi çalışmalarına devam etmekte ve uluslararası edebiyat etkinliklerine katılmaktadır. İzmir Uluslararası Edebiyat Festivali'ne onur konuğu olarak katılan Adonis, eserleri Fransızca'ya çevrilen tanınmış bir şair olarak dünya çapında etkisini sürdürmektedir.
 
Geri
Üst