AdBlock kullandığınızı tespit ettik.

Bu sitenin devam edebilmesi için lütfen devre dışı bırakın.

ABD'nin 1940'lardaki müthiş İstanbul planı

haberci

Yeni Üye
Katılım
4 Şubat 2025
Mesajlar
51.379
Tepkime puanı
1
Puan
1
ABD'nin 1940'lardaki harikulade İstanbul planı
ABD nin planı
Amerika nın planı
ABD nin türkiye ile ilgili planı
Amerika nın türkiye ile ilgili planı
1940'ların sonları İkinci Dünya Savaşı hemen şimdi sona ermiş, dünya ABD ve Sovyetler olmak üzere iki kutba aynlmıştır ABD ayrıca Sovyetler'in sıcak denizlerine inmesini keza de denizaltıları ABD kıyılarını vurmasını alıkoymak için müthiş bir plan yapar İstanbul Boğaz'ı ise planın kilit noktasıdır
1946 Mart'ında yani İkinci Dünya Savaşı'nın derhal gerisinde Truman ve Churchill, Georgia'nın şirin kasabası Fulton'da buluşurlar Mart ayının bariz rüzgârı iki devlet adamının da yüzünü bir ustura gibi okşarken, dünyada estirdikleri soğuk rüzgâr 9 Kasım 1989 Berlin'e dek sürer
Churchill'in meşhur Fulton konuşmasında ilk defa bahsi geçen Demir Perdeifadesi gerçekte yeni başlayan bir mücadelenin, Soğuk Savaşın habercisidir Bu konuşmanın gerisinde Adriyatik'ten Baltık'a dek sosyalist ülkeler Demir Perdeyi oluşturur ABD ise iki sene daha sonra 1948'de Demir Perdeyi başka bir yere, İstanbul Boğazı'na inşa edecektir
1948 İstanbul, İstanbul Boğazı'nın derinlikleri
Hiroşima ve Nagazaki'ye atılan atom bombaları Dünya Savaşı'na emin nokta koyarken, ABD savaşta kayda değer kayıplar vermesine karşın galip ayrılan Ruslar'dan endişe duymaya başlar Nazi tehlikesi geçmiş ama kominizim önemli bir tehdit olarak varlığını sürdürmektedir ABD'nin Rusları güvenli olmayan görmesinin diğer bir nedeni de Moskova'nın nükleer bomba çalışmalarına başlamış olmasıdır Hiroşima'da yasanlar günün birinde Los Angeles için de geçerli olabilirmantığı devreye girer O yıllardaki yegâne Sovyet stratejisi bugün bile tartışılan bir politikadır Putin'in başucunda devlete ait bulunan efsanevi Rus Çarı Çılgın Petro'nun 1700'lü yılların başında uygulamaya koyduğu Ruslar sıcak denizlere inmelidirdüsturunu Sovyet hükümetinin şimdi olduğu gibi o yıllarda da benimsemiş olduğu göz çarpmaktadır
Yani belli başlı nefret Ruslar'm sıcak denizlere inmesfdir Amerikan hükümeti Sovyetler'in nükleer silahlarını ABD topraklarına ulaştırma ihtimalini göz önüne alır En manâlı ayrıntılardan biri, nükleer başlıklı füze taşıyan bir Sovyet denizaltısının İstanbul ve Çanakkale Boğazı'ndan geçerek ABD'yi vuracak olmasıdır ABD ivedi tedbir paketini devreye sokar Plan basittir Boğaz'a çelik halatlar gerilerek Rus gemilerinin geçişi engellenecektir 1948'de Boğaziçi'nin derinliklerine çelik halatlar gerilir Boğaz, Anadolu Kavağı ve Yenimahalle Orduevi'nin bulunduğu noktalardan dibe değin çelik ağlarla örülür Bir sene sonradan ise korkulan olur Stalin, birincil atom bombası denemesini yaparak bir kere daha ABD ilk olarak almak üzere bütün dünyaya korkutma verir
Bundan Böyle Sovyetler Büyük Kuvvetcilt Süper Baskıstatüsüne yükselmiştir O yıllar iki ülkenin de nükleer bomba taşıyabilen denizaltısı yoktur ama birkaç sene içinde sessiz sedasız göreve çıkmaya hazır ışık halkası geleceklerdir Beklenen olur fakat ABD'nin fikriyle Boğaz'ın derinliklerine gerilen çelik halatlar iyi bir koruyucu tedbir olmuştur Atom bombası içeren deniz altılar Boğaziçi'ni geçemez Hatta yıllarca geçemez Rus donanmasının kıtalararası balistik füze içeren 26 stratejik, 72'de strateji denizaltısmdan birçoğu, o dönem Boğaz'daki çelik perdeyi aşamadıkları için Anadolu Kavağı önlerinden tornistan edip soluğu Karadeniz'de alırlar Buna rağmen ABD hâlâ bakımlı değildir
1963 İstanbul, Deniz Kuvvetleri İstanbul Boğaz Komutanlığı
ABD karşısındaki süper baskı Sovyetlerden çekinmektedir Tek güvencesi çelik ağlardır Oysa çelik halatları denetleyecek ve tesadüfen ağları aşan Rus denizaltılarıyla Boğaz'ı geçmeden su aşağıda taarruz edecek Türk birlikleri yoktur Fiilen Türk ordusunun su birlikleri mevcutsa da su altı timleri yoktur Türk SAT'ı (Sualtı Taarruz), bir anlamda ABD'nin nükleer korkusunun bir ürünü olarak ortaya çıkar ABD kendi çıkarları doğrultusunda baskın, sabotaj, savunma ve istihbarat yapacak bir birliğin acil bir şekilde kurulmasını ister İki süper zor arasındaki nükleer gerilim irtifa noktasına çıkarken, 1963 yılında Türk SAT'ının kurulmasına karar verilir ABD'ye gönderilen Türk subaylar, Binbaşı Bob Gallagher'dan bütün donanımlı bir eğitimden geçerler Türk subaylar, çoğu konuda eğitim alır ve şu an dünyanın en iyileri olarak kabul edilen Türk SAS ve SAT komandolarının temelleri atılır
Hem o yıllarda Türk subayları bir nevi sanayi casusluğu yaparak Amerika'nın kullandığı beyaz fosfordenilen ve 800 bilye atan mayınlarını, silahlarını ve patlayıcılarını da uçakla Türkiye'ye kaçırır Ülkeye dönen birlikler Beykoz'da stratejik öneme sahip Mania Grubu'na devir olur Boğaz'ın altından gelecek her türlü saldırıyı önlemeye hazırlanmış durumdaki bu grup, Rus tehdidiyle karşılaşırsa birincil sıcak teması sağlayacak denizde, denizaltında, havada ve karada aralıksız savaşacaktır
1968 İstanbul, Boğaziçi
Artan teknolojiyle çelik ağlar işlevini yitirir Denizaltı peşine düşüp takip ve tahrip sistemleri de ortaya çıkınca ağlar 1968'de sökülür Soğuk Savaş döneminden kalma Mania Grubu ise hâlâ atama başında ve Boğaz'ın herhangi bir aksi durumda kalması halinde iki saat içinde çelik perdeyle kapatılabileceğini söylüyor Sonuç Olarak Demir Perde harap olsa bile İstanbul Boğazı'na inen perde iyice kaldırılmış yok
ekolay *
 
ABD'nin 1940'lardaki İstanbul planı hakkında detaylı bir bilgi vermişsiniz, teşekkür ederim. Anlatımda, 1940'ların sonlarından itibaren ABD'nin Sovyetler ile olan gerilimlerini ve İstanbul Boğazı'nın stratejik önemini vurguluyorsunuz. ABD'nin Sovyetler'in sıcak denizlere inmesini engellemek için İstanbul Boğazı'na çelik halatlar gerdiği ve bu sayede Rus denizaltılarının geçişini engellediği anlatılmış. Ayrıca, Türk SAT birliğinin kurulması ve Türk subaylarının eğitilmesi gibi detaylara da değinilmiş. İstanbul Boğazı'nın stratejik önemi ve Soğuk Savaş dönemine ait güvenlik önlemleri hakkında bilgilendirici bir metin paylaşmışsınız. Eğer konuyla ilgili daha fazla detay veya sorunuz varsa, memnuniyetle cevap verebilirim.
 
Geri
Üst